Khorhurt Khorin’ in sırrı   

20 Eylül 2010

“Khorhurt Khorin” (Derin Sır), Ermenilerde “Ekmeğin İsa’nın etine, şarabınsa İsa’nın kanına” dönüşmesini temsil ediyor.

Kurulan iki dev ekranda ayini izleyen çoğunluğu Türk vatandaşı yaklaşık 5 bin Ermeni ile kiliseye giren 50 özel davetli, ilahiye gözyaşlarıyla eşlik etti. Sonra dünyayı temsil eden kilise kubbesinin altına konulan Hz. Meryem ikonunun bulunduğu masanın önüne gelindi. İlk olarak “Kutsal Masa” çevresinde ayinin giriş ritüeli yapıldı. Masaya kutsal kupa, kupanın içine de İsa’nın kanı ve bedeni olduğuna inanılan ekmek/şarap ikilisi yerleştirildi. Gökyüzünden indiğine inanılan İsa’nın selamı, dualar eşliğinde kupanın içine yerleştirildi. Daha sonra da bu selam kilise papazlarınca tokalaşma yoluyla dağıtıldı.
İkinci bölüm, haça gerilmeden önceki son yemeğinde masadaki ekmek ve şaraba ithafen İsa’nın “Alın bu benim bedenim ve kanımdır” sözü hatırlatılarak başladı. Kutsal Kupa’da ekmek ve şarap karıştırıldı. Ateşyan, kutsal kupada hazırlanan karışımı dualarıyla kutsadı. Ardından altı din adamı, kominyon adı verilen ve İsa’nın bedeniyle bütünleşmek anlamına gelen şaraplı ekmek parçalarını cemaate dağıttı.
Ermenice ve Türkçe vaazla sona eren ayinin ardından Ateşyan, kilise bahçesine çıktı. Ermeni teolojisine uygun olarak dünyayı kutsadı. İlk olarak doğuya dönerek, Dünya Ermeni Kiliselerini, ardından batıya dönerek Dünya önderlerini, kuzeye dönerek ayrım yapmaksızın tüm insanlığı ve güneye yönelerek, Tanrının verdiği bereketi kutsadıktan sonra tören sona erdi. Fakat Surp Haç Kilisesi, müze olarak kullanılacağı için Hıristiyan inancı gereği kilise kutsanmadı. Kutsanmış Masa ise ayinin ardından valiliğin gösterdiği özel bir yere konuldu. Haçın kutsanması için ise yerine konulması beklenecek.
Feriköy’de çan
“Kilisede çan bulunmuyor, bize de sesini yüreğimizde hissetmek kalıyor” diyen Aram Ateşyan’a, Türkiye Ermenileri Patrikhanesi rahip ve papazları bir sürpriz hazırladı. Feriköy Ermeni Kilisesi’nin çanından alınan kayıt, tören başladıktan sonra ses sisteminden çalındı. Bu sayede 95 yıl sonra adada ilk defa çan sesi de yankılandı.