İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

FIDH, güvenli bir ortamın temini konusunda çağrıda bulunuyor

FIDH, Ermenistan ve Türkiye’ye geçmişte meydana gelenleri ikame edecek güvenli bir ortamın temini konusunda çağrıda bulunuyor

14:13 / 09.04.2010

Erivan’da 6-8 Nisan 2010’da gerçekleşen Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) 37. Kongresi ve kuruluşun Ermenistan ve Türkiye üyesi kuruluşları ortak bir bildiri yayınladılar. Bildiride özellikle şunlar ifade edilmekte: “İnsan haklarının savunulmasının, Türkiye ve Güney Kafkasya’nın tüm ülkelerinde barış yaratıcı süreç, uzlaşı ve iyi komşuluğun sınırın tüm taraflarında yaşayan insanların güvenlik, refah ve onurunun teminatı olacağına eminiz.

Ermenistan ve Türkiye yönetimlerine ve toplumlarına çabalarını bir araya getirme ve geçmişte meydana gelen aralarında etnik, dini ve diğer sebeplerle ayrımcılıklar dahil olmak üzere insan hakları ihlallerini ikame edecek güvenli bir ortamın temini, ayrıca uluslararası hukuki belgelerle kayıtlanmış insan haklarının savunulması kıstaslarına sadık kalınması çağrısında bulunuyoruz.

Bölgede insan haklarına yönelik saygıyı temin amacıyla tüm ükelerde ifade özgürlüğü talep ediyoruz ve ifade özgürlüğünü sınırlayan tüm yasa ve işlemlerden, özellikle Ermeni-Türk diyaloğunu engelleyen Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) m.301’in iptal edilmesini öneriyoruz.

Türkiye ve Ermenistan’da, iktidar ve muhalefetteki tüm siyasi güçlere borçlarını yerine getirmeleri ve iki devlet ve toplum arasındaki ilişkilerin düzenlenmesine yönelik tüm zorunlu adımlara, özellikle dipomatik ilişkilerin tesisi ve sınırların açılmasına ilişkin ikili protkolleri gerçekleştirmelerini [onaylamalarını] tavsiye ediyoruz. Bu doğrultuda ilerleme ve Türkiye’deki demokratik dönüşüm süreci, acılı Ermeni Soykırımı meselesine değinilmesi için elverişli bir ortam şekillendirecektir.

Biz bölge devletlerindeki kimi yapıların militarist iddialarıyla beslenen düşmanlığın tüm şekil ve yansımalarını kınıyoruz.

Ermenistan ve Türkiye arasında daimi barışın tesisi ve gelecekte karşılıklı düşmanlığın önlenmesi amacıyla iki ülke hükümetlerine, Roma Uluslararası Ceza Mahkemesi Tüzüğünü onaylamaları ve hayata geçirmeleri çağrısında bulunuyoruz.

İki toplum arasında köprüler kurmak amacıyla, iki devlete kapsayıcı siyaset ve hayatın tüm alanlarında sınırlı yaklaşımlardan vaz geçmeleri çağrısında bulunuyoruz.

İki ülke hükümetlerine ve sivil toplum kuruluşlarına aralarında basın, eğitim, yönetişim, hukuki uygulama ve kamu hayatının diğer alanlarında eşit ve adil muameleye destek olmaları çağrısında bulunuyoruz. “

FIDH 37. Kongre bildirisinde, kendilerinin Ermeni Soykırımı kurbanları anısına vefa borçlarını ödedikleri de belirtilmekte.

Yorumlar kapatıldı.