İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Papazları da istemiyoruz Avrupa Birliği’ni de..

Hasan DEMİR

AB, görüşmeleri askıya almış(mış).

Bu neye benzer, biliyor musunuz? Bu, size karadan ve havadan devamlı saldıran şedit bir düşmanın saldırılarına ara vermesine benzer.

Yani asla üzüleceğimiz bir şey değil..

Biz, yahu bırakın şu “Diyalog” ve “Medeniyetler İttifakı” masallarını ve vazgeçin şu “Avrupa Birliği” rüyâsından dedikçe, birileri bizi, akla hayale gelmeyecek şeylerle suçluyor ve bizi görüşmekten korkan, konuşmaktan kaçan, kendi değerlerine güvenemediği için başka din ve medeniyetlerle yüzleşmekte tereddüt eden çağdışı insanlar olarak takdim ediyordu.

Ne diyelim..

Allah bütün iftiracıları bildiği gibi yapsın..

Oysa biz aslında AB’yi de, Papa’yı da, Diyalog ve Medeniyetler İttifakını da istemiyoruz derken, aslında onların bizi istemediğini görüyor ve bunu söylüyorduk. Biliyoruz ki Papalık, üzerinde yaşadığımız topraklarda Müslüman’a tahammül edemiyor. Edemediği için de “Diyalog” adı altında bu toprakların Hıristiyanlaştırılması için büyük bir seferberlik başlatmış bulunuyor. Bu öyle gizli kapaklı bir şey değil ki. 1965’te toplanan II.Vatikan Konsili’nde Papalık, “Diyalog” la “Mesih’in haçını, Tanrı’nın evrensel sevgisinin âlameti ve tüm ilâhi merhametin kaynağı olarak ilân etti”.. Yine Papalığın II.Vatikan Konsili kararlarına göre “Diyalog” dan amacı, Asya’nın Hıristiyanlaştırılmasıdır.

Yine Vatikan, Türkiye’de Türklüğe de tahammül edemiyor.

Nitekim Jandarma İstihbaratı bir baskınla bizim söylediklerimizi doğruladı. Türkiye’de misyonerlik faaliyetlerine pervasızca devam eden bir kilise, Hıristiyanlaştırdığı Türk çocuklarına, siz aslında Türk değil, Müslümanlaştırılmış Rum, Ermenilersiniz. Türkler bu topraklarda Hıristiyanları kestikleri ve

Müslümanlaştırdıkları için başları deprem felâketi ve PKK teröründen kurtulamayan bir kavim demiş mi, dememiş mi? Demiş. İşte Vatikan bu işlerin para, akıl ve strateji kaynağı. Şimdi sen bir Türk ve Müslüman olarak bu işlere nasıl “Diyalog” diyebilirsin. Adamın niyeti “Diyalog” diyerek seni pasif hale getirmek.

Gelelim “Medeniyetlerarası İttifak” masalına..
SSCB dağılır dağılmaz, ABD ve Avrupa NATO’ya yeni bir düşman lazım o da İslâm dediler mi, demediler mi? Dediler. Ayrıca ABD, Afganistan’a saldırırken Bush, “Ben bir Haçlı savaşı başlattım” dedi mi, demedi mi? Dedi. Yine ABD Irak’ı işgal etmeden önce ve ettikten sonra Ortadoğu’da 22 devletin sınırlarının değişeceğini söyledi mi, söylemedi mi? Söyledi. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu bu ülkelerin tamamı, halkı Müslüman ülkeler mi, değil mi? E, öyle.. Peki, “Medeniyetler İttifakı” nın mimarları bu ABD ve onun destekçisi Vatikan ile AB mi değil mi? Tabii ki onlar.. İyi de, o zaman niyet apaçık ortada değil mi? Bunlar, “Medeniyetler İttifakı” derken, biz Ortadoğu ve Asya’da ülkeleri işgal ederiz, milyonlarca insanı göçe zorlar, Ebu Garip’lerde tecavüzün en iğrencini hayata geçirir, sadece Irak’ta 700 bin Müslüman sivili doğrar ve Filistin’de her gün onlarca Müslüman’ı katlederiz, sizin göreviniz bizim medeniyetimizin bu zulmünü gözden saklamaktır, demek istemiyorlar mı? Yani “Dinlerarası diyalog” nasıl Asya’nın Vatikan tarafından Hıristiyanlaştırılması karşısında halkın zihnini bulandırmak ve refleksini felç etmek ise, “Medeniyetler İttifakı” da aynı coğrafyada Haçlı katliamını örtbas etmek için Müslüman ülke yöneticilerini ‘sahibinin sesi’ haline getirerek kendi halklarının gözü ve basiretinin bağlanmasını onlar eliyle sağlamak değil mi?

Ve şu AB hikâyesi.. Sayın Erdoğan, “Her istenileni yaptık” demesine rağmen AB görüşmeleri niye askıya alıyor? Türkiye ile meselelerini çözmeden AB üyesi yapma terbiyesizliğini gösterdiği Rum için tabii.. Aynı AB, İsrail için GAP’ı, Ermeniler için soykırımı kabullenmemizi istemiyor mu? Bütün bunların Türkiye’nin AB üyeliği ile ne alakası var. Yani, bizi istemeyen onlar; artık uyanın be..

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/yazidetay.asp?AuthorID=123&ArticleID=3401

Yorumlar kapatıldı.