İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

“Mama mia il Turci” – “Ma uno Papa”

Altemur KILIÇ

Başlıktaki İtalyanca sözlerin çevirisi; “Ana, Türkler geliyor!” – “Ama ne Papa?” Bu iki cümle, şu sırada Türkiye ile Papalık arasındaki ilişkileri ifade ediyor. Tarihimizde, Osmanlılarla Papalık arasındaki mücadele önemli bir yer tutar. Ve bu mücadelede, Osmanlı donanmasının İtalya sahillerine yaptığı saldırılardan “Ana Türkler geliyor!” korkusu “Viyana Muhasaraları” gibi, Avrupa ortak hafızasından silinmemiştir… Avrupa halkı arasında, Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğine karşı olumsuz tavırların altında, bu sendromlar – “Türk” korkusu- ve şimdi “Genç Türklerin” Avrupa’ya gene egemen olmaları korkusu var. Nihayet güncel olarak, Vatikan’la-Katolik ve Ortodoks kiliselerinin, eski düşmanlıklarını unutarak, Türk korkusuna karşı ve “Ekümeniklik” statüsü emelleriyle birleşmeleri amacı var! (Katolikler, Haçlı askerleri 13. yüzyıl başında İstanbul’u işgal edip, talan etmişlerdi) Tarih çok insafsız. Bazı tarihi olayları ve husumetleri “Bunları unutalım, biz unuttuk” desek de, ötekiler unutmuyor, “kaşınınca” ortaya çıkıyor…
Kaşıma
İşte şimdiki Papa 16. Benediktus’un, 28 Kasımda -yarın- ülkemize yapacağı ziyaret, eski emel ve husumetlerin “kaşınması” ! Bundan önce iki Papa; 6. Paulus 1967’de, 2. Jean Paul da tesadüfen gene 28 Kasım 1979’da Türkiye’ye gelmişlerdi. Papaların asıl emelleri aynı olmuş olsa bile, mesele olmamış ve fazla tepkilere yol açmamıştı. Hatta uzun yıllar Vatikan Temsilcisi olarak Türkiye’de bulunan ve Vatikan tarafından Aziz ilan edilen Papa 23’üncü Jean Roncalli gibi gerçek Türk dostu bir Papa da vardı! Ama şimdiki Papa, 16. Benediktus öylesine bir Papa ki ve Türklere karşı husumeti, Müslümanlığa karşı düşünceleri öylesine bağnaz ki ve şu bağlamda, Türkiye bir taraftan AB’nin desteklediği, Katolik-Ortodoks kıskacında sıkıştırılırken, ziyareti başka anlamlar ifade ediyor.
Profesör İnalcık’ın tespitleri Bilgisi, bilgeliği ve ünü dünyaca müsellem tarihçimiz, Profesör Halil İnalcık, bu ziyareti nasıl tarihi perspektifine oturtuyor ve değerlendiriyor: “Tarihî bir olayın eşiğindeyiz. Sayın Papa bu ziyareti ne için yapıyor? Din adamları, papalar, patrikler, hiçbir zaman siyasetten uzak kalmamışlardır. Kitleleri devlet başkanları idare eder, fakat kitlelerin ruhuna işleyen bu büyük din adamlarıdır. Gelişi inşallah dinî ve samimidir. Memleketimiz böyle algılamaktadır. Fakat dikkat ediniz, İstanbul’un fethine çok yakın bir zamanda iki kilisenin birleşmesi ilan edildi… Bu birliği Ayasofya’da ilan ettiler. Biz misafirperver tutumumuzu terk etmemeliyiz. Patrikliği ziyaret edecek. Hıristiyanlıktaki, uzun süren “şizme” (bölünmeye) son vermek, Hıristiyanlığı İslam karşısında bir cephe haline getirmek. Benim müşahadem budur. Papa İstanbul’a turistik bir şeyle gelmiyor. Türk devletine hürmet için gelmiyor. Bunu bilmeliyiz!”
Evet, salt gerçek budur. Papa’nın şu sırada “Ekümenik” Rum Ortodoks Patriği ile buluşmak ve Ayasofya’da ibadet etmek istemesine başka ne anlam verilebilir? AB üyelerinin, Patriğin “Ekümenik statüsünün” tanınması ve Ruhban okulunun açılması için, Türkiye’ye “baskı” yapılması kararı almaları başka nasıl izah edilir? Bu, AB sürecinde daha nasıl başka baskılarla karşılaşacağımızı da gösteriyor. Evet bunları, bu ziyaretin asıl maksatlarının ne olduğunu, Papalığın ne olduğunu ve Papa 16. Benediktus’un kim ve ne olduğunu bilelim. Ancak, bazılarının yaptığı gibi bu ziyaretin konukseverliğimizi ve hoşgörümüzü göstereceği, “imajımızı” düzelteceği ve AB’ye üyeliğimize yardım edeceği, hayallerini beslemeyelim! Papa 16. Benediktus bir defa geliyorum dedi ve gelecek. Şimdi “def’i bela” kabilinden, devletçe kabul edilecek. Bu Türk misafirperverliğinin şanındandır. Ancak, AKP iktidarının çil yavrusu gibi toz olmaları, belki hem Papaya fazla yakın görünmenin cemaatlerinin tepkilerini çekeceği için hem de olası nahoş olaylardan dolayı! Ben de son söz olarak, bu ziyaretin gerçek amacını bilelim, ve unutmayalım diyorum. Ama önlenmesi artık mümkün olmayacak tepkilerin şiddete dönüştürülmemesini, Türklüğe yakışır biçimde vakur davranmalarını milliyetçi-ulusalcılardan bilhassa rica ediyorum. Gene de “top” Papa da. Türklerı daha da kızdıracak hareketler yapar, gene münasebetsiz sözler söylerse, tepkilerin sorumlusu o olacaktır!

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/yazidetay.asp?AuthorID=78&ArticleID=3359

Yorumlar kapatıldı.