İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İstanbul Rumları anavatanda buluşuyor

Dünyanın her bir yanına dağılmış olan İstanbul Rumları, ilk kez kendi konumlarını ve geleceklerini ilgilendiren bir konferans düzenliyor.

NTV-MSNBC

Güncelleme: 18:38 TSİ 29 Haziran 2006 Perşembe

İSTANBUL – İstanbul’un mozaik taşlarından birini oluşturmalarına rağmen çeşitli nedenlerle İstanbul’u terk ederek başka diyarlara göç etmek zorunda kalan İstanbul Rumları , atalarının ve kendilerinin doğup büyüdüğü anavatanları İstanbul’da bir araya geliyorlar.

Dil ve din itibariyle daha çok Yunanistan’a göç eden ancak önemli bir bölümü de ABD, Kanada, Afrika ve Avrupa ülkelerinde yaşamayı tercih eden İstanbul Rumları, gittikleri her ülkede kurdukları dernek ve cemiyetleriyle kendi gelenek ve göreneklerini bugüne kadar korumayı başardılar.

Ancak Rumların başaramadıklarının arasında , uzak diyarlara, yabancı ülkelere göç ettikleri halde bir türlü unutamadıkları ve gönüllerinde yaşattıkları İstanbul’a tekrar dönüp yaşayamamaları oldu..

6-7 Eylül 1955 Olayları

Hiçbir siyasi olaya karışmamalarına karşın, özellikle Türk-Yunan ilişkilerindeki dalgalanmaların ve Kıbrıs sorununun etkisiyle bazen fiili bazen de psikolojik baskıların etkisi altında kalan İstanbul Rumları, 1955 olayları başta olmak 1964 sürgünü ve son olarak 1974 Kıbrıs harekatıyla aşamalı olarak anavatanlarını terk etmek zorunda kalmışlardı.

Bir zamanlar nüfusu 200 bine ulaşan İstanbul’da yaşayan Rumların sayılarının bugün için 2 bin 2 bin 500 olduğu biliniyor.

Arda kalan ve yaş ortalaması 70’i geçen bu İstanbul Rumlarının ileri gelenleri tarafından geçen yıl ortaya atılan bir fikir, bu konferansla bu yıl gerçekleşiyor..

İSTANBUL’DA BULUŞMA- BUGÜN VE YARIN

Tarihinde ilk kez gerçekleşecek olana bu konferansta İstanbul Rumlarının bugünkü konumlarıyla ve İstanbul’da kendilerini nasıl bir “yarın” beklediği irdelenecek.

Bir çok yerli ve yabancı profesörün de katılacağı konferans dört eksenli bir araştırma programı üzerinde hazırlandı.

Demografi (nüfus); Eğitim, Cemaat yapısı ve Azınlık kurumları (vakıflar) üzerinde yapılan bu bilimsel araştırma programı, yaklaşık 800 kişinin yer alacağı konferansta duyurulacak.

BM ve AB’nin desteğinin katkılarından başka, Osmanlı döneminden vatandaşları oldukları Türkiye’nin resmi makamlarının onayıyla düzenlenecek olan bu konferansta dile getirilecek olanlarla ayrıca gelenek ve göreneklerini korumalarına karşın, eski kuşak Rumların yeni kuşak Rumları arasındaki görüşlerin ne boyutta değiştiğini ortaya çıkartacak.

Yorumlar kapatıldı.