İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

`Hrant n´olur gitme kal!´ turu düzenleyen `aydınlar´ beş şehidimiz için ne düşünüyorlar?

Arslan Tekin

AB”ye sırtlarını dayamışlar pervasızca halkın üzerine geliyorlar. Ermeniler için çıkarılan “Agos” gazetesinin genel yayın müdürü Hrant (Fırat) Dink”in ceza aldığı yazısı üzerinde iki gün durduk. Bilirkişi bu zatın yazısında suç işlemediği neticesine varmış. Peki mahkeme heyeti nasıl suç unsuru bulmuş?… Mahkeme heyetinin görüşü daha açıklanmadı… Türkleri Ermenilerle aynı kefeye koyup aynı “klinik vak”a” içinde gösterdiğini okumuştuk. Atatürk”ün gençliğe hitabesiyle alay ettiği de ortada… Bu tür yazılar yerine göre bir üslûp çeşnisidir; ancak, Hrank Dink varmak istediği netice itibarıyla Mustafa Kemal”in sözlerini “mülevves emellerine” alet etmiştir!, bu sözlerden hareketle Türk milliyetçiliğini yermiştir.

Şuraya geleceğim… Boyunlarına “aydın” yaftası asmış bir grup H. Denk”in gazete bürosuna “Hrant ne n”olur gitme kal!” turu düzenlemişler. (Hrant, ceza alınca çok hissî bir konuşla yapmış: “bu bu ülkeyi terk ederim!” demişti ya…)

“N”olur gitme kal!” turu düzenleyenlerin, “Hrant bir yere gedemezsin, bu yurt senin yurdun!” yazıları yazanların hepsinin geçmişi çakıldaklı… (“Yeni İslâmcı” tabir olunanlar da var… Onlar zavallı… Eski kaşarlanmışlar içinde kendilerine yer tutmaya çalışıyorlar. Kaşarlanmışlar da onları dolgu maddesi olarak kullanıyorlar.)

* * *

Bu yazıyı iki gün önce akşam televizyon kanallarından haberleri dinlerken yazıyorum… Beş askerimiz daha şehit düştü… Şu ramazanda yürekler yine yandı…

Muhakeme safhası neticelenmemiş bir dava için H. Denk”e destek turları düzenleyen “aydın” yaftalı, geçmişi çakıldaklı güruhun aklına bir kere olsun, yürekleri yanan şehit alilerine baş sağlığı dilemek gelmiş midir? (Ve Tayyip Erdoğan ve adamlarının da!)

Bu yazıyı yazmadan biraz önce “Radikal” pazar ekinden kopyaladığım iki yazıyı okumuştum. Biri Ayşe Hür adında bir hanıma ait, diğer biraz daha bilinen isim Ahmet İnsel”e… Bu kişi bir özel üniversitede prof. olacak. İki yazı da insanın aklını dumura uğratıyor. İkisi de PKK”ya destek veriyor. (Nereden çıkarıyorsunuz bunu diyecekler… Şu savaş sürerken yazdıkları bu kapıya çıkar!)

Ayşe Hür yazısına ilmî hava vermeye çalışmış… A. İnsel ise doğrudan PKK”ya arka çıkmış… PKK ile mücadele edenlerin halka zulmettiğini, Abdullah Öcalan”ın hakkının yendiğini, avukatlarıyla görüştürülmediğini, PKK sitelerini dolaşarak topladığı örneklerden hareketle yazıyordu. (Kılavuzu karga yani!)

Bunlar yukarıda “Hrant n”olur gitme kal!” turu düzenleyen güruhla arkadaş.

* * *

“NTV” Emre Kongar”la Mehmet Barlas birbirlerine iltifat ederek atışıyorlar!

Yukarıdaki satırları yazdıktan sonra Emre Kongar”dan: “Güneydoğuda ciddî bir savaş sürüyor ve bu savaşın bilincinde olmamız gerekir.” sözünü duymak beni şaşırtıyor. Ardından şunu söylüyor: “Hangi Avrupa Birliği ülkesinde Güneydoğudaki gibi bir savaş yaşanıyor ki, Güneydoğu için Avrupa Birliği ahkâm kessin!”

E. Kongar İngiltere”den örnek verdi ve suçsuz insanların ne eziyetler çektiğini, Brezilyalı gencin nasıl beyninden virulduğunu anlattı.

“Radikal” ve “Cumhuriyet” sol cenahın iki gazetesi… A. Hür ve A. İnsel “Radikal”de beni ve eminim sizleri de irkilten bu yazıları yazıyor, “Cumhuriyet”in yazarı E. Kongar ise yukarıdaki sözleri söylüyor.

O gün bir haber daha okumuştum. Eski komünist militan Faik Bulut TÜYAP Kitap Fuarında konuşuyor ve: “PKK”nın özellikle sivil, masum insanlara yönelik hedefleri rahatlıkla terörist eylem olarak nitelendirilebilir. Ama buradan yola çıkarak PKK”ya tümüyle terör örgütüdür demek siyaset sosyolojisi açısından yanlıştır. Ancak çarşı ve pazarlara yönelik düzenlenen eylemler terördür. Ama bu bir örgütün terör örgütü olduğu anlamına gelmiyor.” diyebiliyor.

Şuraya geleceğim… Gerçekler ortadayken, askerimiz PKK”yla mücadele ederken, insanlarımız kurşunlara hedef olurken PKK”yı haklı çıkaracak yazılar “fikir hürriyeti”ne girer mi?

Ayrıca; dünyada “Ermeni soykırımı” iddialarıyla baş etmek mecburiyetinde kalındığında, bu iddiaları destekleyenlerin yazdıkları ve söyledikleri için “Fikir hürriyeti var.” diyebilir miyiz?

Bu ülke sadece “resmî ideoloji”yi savunanların mı? Ülke zarar görürse, hepimiz, pervasızca Taşnakçılara, PKK”cılara arka çıkanlar da zarar görmeyecekler mi? Yoksa onlar, ülkemiz işgale uğradığında bazı azınlık mensuplarının ve gafillerin yaptıkları gibi “düşman”ı çiçekle mi karşılayacaklar?

Fikir hürriyetinden bahsediyorlarsa bunu açıkça söylesinler.

Yorumlar kapatıldı.