Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Türkiye’nin sözde Ermeni soykırımını tanıması yönünde aldığı kararla ilgili olarak, “Konunun siyasi platformlarda görüşülmesinin hiç kimseye yarar sağlamadığını bir kez daha hatırlatmak isteriz” dedi.
Tan, konuya ilişkin bir soruyu yanıtlarken, hukuki bağlayıcılığı bulunmayan tavsiye kararında üyelik öncesinde “Ermeni soykırımı”nın tanınması ve AP’nin 1987’de kabul ettiği karara Türkiye’nin uymadığı yönünde ifadelere yer verildiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Bu kararla birlikte sözde Ermeni soykırımı bir kez daha AP gündemine taşınmış olmaktadır. Konunun siyasi platformlarda görüşülmesinin hiç kimseye yarar sağlamadığını bir kez daha hatırlatmak isteriz. Türkiye her zaman tarihin tartışmalı dönemlerinin tarihçiler tarafından değerlendirilmesi gerektiğini savunmuş ve arşivlerini bütün araştırmacıların hizmetine açmıştır.” Türkiye’nin geçmişte olduğu gibi gelecekte de yapıcı katkılarını sürdürmeye devam edeceğini belirten Tan, şöyle devam etti:
“Hatırlanacağı üzere, 1999 Helsinki Zirvesi’nde ülkemize adaylık statüsü verilmesi kararının, AP’nin Ermeni soykırımına ilişkin 18 Haziran 1987 tarihli kararına aykırı olduğu, bu eylemiyle AB’nin Ermeni toplumuna zarar verdiği gerekçesi ve zararın tazmini ile Türkiye’nin adaylık statüsünün kaldırılması talebiyle 9 Ekim 2003’te Avrupa Adalet Divanı Birinci Derece Mahkemesi’nde bir dava açılmıştı.
Divan, 3 Şubat 2004’te davacıların iddialarını, zirvenin (AB Konseyi)
hukuki bir AB organı olmadığı, AP kararlarının hukuki değil siyasi bir belge teşkil ettiği, iddia edilen zarar ile AB arasında illiyet bağı bulunmadığı, doğduğu iddia edilen zararın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın esasına girmeden hem Birinci Derece Mahkemesi’nde, hem de temyiz aşamasında reddetmişti.”
Yorumlar kapatıldı.