İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ermeni `Soykırım`ı ve Yahudi lobisi…

Dr. Hüsnü Mahalli

Ermeni ‘Soykırım’ı ve Yahudi lobisi…

15 Eylül Perşembe günkü Hürriyet’te ‘Soykırım tasarısı için Musevi desteği” başlığı ile bir haber vardı. Haberde ‘Başbakan Erdoğan ile görüşen Amerika’daki Musevi örgütleri temsilcileri Türkiye’ye olan desteklerinin sürdüğünü ve Ermeni soykırım tasarılarına karşı koyacaklarını söyledikleri’ belirtiliyordu…

Bu haberden bir gün sonra yani cuma günü Hürriyet’in konu ile ilgili haberinin başlığı ise şöyledi…

‘1 Mart intikamı.’

Haberde; ABD Temsilciler Meclisi Uluslararası İlişkiler Komitesi’nin Ermeni tasarısını kabul ettiğinden söz ediliyor ve Komite’nin Musevi üyesi Tom Lantos’un tasarıya destek verdiğinden söz ediliyor. Lantos’un 1 Mart tezkeresi ve Türkiye’nin Suriye ile ilişkilerini bahane ederek tasarıyı desteklediği söyleniyor.

Kabul edilen iki tasarıya göre Türkiye’nin soykırım iddialarını kabul etmesi, Erivan ile yakınlaşması, ABD Başkanı’nın soykırım konusunu dış politikaya yansıtmasını ve 24 Nisan’ın resmen anılması isteniyor…

Şimdi Uluslararası İlişkiler Komitesi’nde kabul edilen bu iki tasarının Temsilciler Meclisi Genel Kurulu’na gelmesi beklenmektedir.

Yıllardır Amerika’da bulunan meslektaşımız Savaş Süzal’a göre Yahudi lobileri isteseydi tasarılar engellenebilirdi. Süzal ayrıca Temsilciler Meclisi Başkanı Denis Hastert’in tasarıları yakında gündeme alacağını söylüyor.

Peki Başbakan Erdoğan’a tam destek vaadinde bulunan Yahudi lobileri neden tasarıyı engellemedi?

Yoksa bu lobiler Erdoğan ve hükümetten şimdiye kadar koparttıkları tavizleri az mı buluyor!!!

Lobiler ‘soykırım’ tasarılarını bir kart olarak kullanıp Türkiye’nin dış politikasını ipotek altında tutmak mı istiyorlar?

Hatırlayalım…

Mart ve nisan aylarında Erdoğan ve hükümete yönelik ciddi bir kampanya yürütüldü…

‘İsrail’e gitmezsen Bush ile randevu yok…”

Bu baskılar sonucu Başbakan Erdoğan devlet terörü uygulamakla suçladığı İsrail’e gitmek zorunda kaldı…

Bu ziyaretten sonra iki ülke arasında yoğun bir trafik yaşandı.

Son olarak Erdoğan, İsrail Dışişleri Bakanı Silvan Şalom’u Pakistanlı meslektaşı Kasuri ile İstanbul’da buluşturdu…

Amerika’daki Musevi örgütleri de bundan çok memnun olduklarını Başbakan’a iletmişti…

Anlaşılan bu da yetmedi…

Lobiler ‘Türkiye’nin Suriye ile ilişkilerini kesmesini ya da en azından dondurmasını’ istiyor…

Yani son üç yılda sağlanan tüm iyileşme ve gelişmeler yalnızca İsrail’in hatırı için yok sayılacak…

Karşılığında da Türkiye ne alacak o da belli değil…

Amerika’da herkes Orhan Pamuk’un duruşmasını konuşuyor…

Yahudi lobilerinin kontrolündeki medya ise bu işte başı çekiyor… Soykırım tasarıları Komite’de tartışılırken bile Pamuk’un söyledikleri Ermeni lobiler tarafından kanıt olarak sunulmuş…

Savaş Süzal’ın dediği gibi Musevi üyeler de bu söylemleri onaylayarak tasarıya destek vermişler.

Şimdi herkes Musevi lobilerinin tasarılara karşı Temsilciler Meclisi’nde ne yapacaklarını merak ediyor.

Tasarıların kaderi Kongre’de belirlenecektir.

27 Eyalet Meclisi’nde daha önce kabul edilen Ermeni tasarılarının Kongre’de kabul edilmesi ile işler Türkiye için daha zorlaşacak…

Amerika’daki Ermeni lobileri, Rum lobilerinin de desteğini alarak Kongre’den çıkması muhtemel tasarıları belki de BM Genel Kurulu’na da getireceklerdir.

İşte o zaman Türkiye’nin işi gerçekten zor olacak…

Ermeniler yıllardır bunun için çalışıyor…

Cuma günkü yazımda buna değineceğim…

Umarın Amerika’daki Yahudi lobileri Başbakan’a verdikleri sözlerini tutarak Ermeni tasarılarını engellerler…

Aksi takdirde Başbakan Erdoğan onlara ve İsrail’e verdiği bunca tavizin bir anlamı kalmayacak…

Amerika’daki lobiler ve dolaysıyla Yeni Muhafazakarlar Türkiye’ye yönelik şantaj ve aldatma politikaları sürüyor…

Çünkü Uluslararası İlişkiler Komitesi’nde Ermeni tasarılarına destek veren üyeler 1 Mart tezkeresinin intikamını aldıklarını söylemişler..

Oysa 1 Mart tezkeresinin intikamının 4 Temmuz 2003’te 11 askerin kafasına çuval geçirilerek ve Kuzey Irak’ta bulunan beş bin PKK’lıya destek vererek alındığı sanılıyordu…

İskenderun limanına sürekli yanaşan Amerikan savaş gemileri Irak’a savaş malzemesi taşıyor…

Bu malzemeler arasında binlerce ton patlayıcının olduğunu Milliyet’in haberinden öğrendik…

Bu patlayıcılar Habur’den geçerek Kuzey Irak’a taşındı…

Üstelik tam da Amerikan birliklerinin peşmergelerle birlikte Türkmen şehri Telafer’i yerle bir ettiği günlerde…

Bilmem daha ne söylemek gerekiyor…

Yorumlar kapatıldı.