İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Sardalya pazarının 80 yıllık LiDER kızı

Sardalyası ile meşhur Gelibolu’nun simgesi haline gelmiş Alaeddin Kızlı Sardalya’nın efsane kapağındaki güzel kız o… Adı belki tüm dünyada olduğu gibi konserve sardalya işinde sadece genç kızların çalışmasından olabilir ‘Kızlı Sardalya’ konulmuş. Bu ismi koyup günümüze kadar gelmesini sağlayan ise cumhuriyetin ilk müteşebbislerinden Alaeddin Kemerli. Alaeddin Kızlı Sardalya markası babadan oğula geçerek üç kuşak boyunca sofralarımıza taşınmış. Efsane markanın öyküsünü şu anda ağabeyi Sahir Kemerli ile Alaeddin Konserve Sanayi’nin başındaki isim olan Selçuk Kemerli’den dinledik.

RUMLARDAN ÖĞRENMİŞ

Cumhuriyet’in kurulmasının ardından 1928 yılında kendi başına bir şeyler yapma duygusu ile iş hayatına atılmış Alaeddin Kemerli. Sardalyası ile meşhur olan Gelibolu’da o dönemler sadece Rumlar bu işle uğraştığı için onlardan öğrenmiş tuzlu balık basmayı. Rumlar Gelibolu’dan gittikten sonra da limanın hemen kıyısında yer alan ve şu anda bir tarihi eser olan binayı satın almış onlardan. Rum ustalardan işi öğrendikten sonra da konserve sardalya imalatına başlamış Alaeddin Kemerli. Dedesinin marka adı olarak neden Kızlı Sardalya’yı tercih ettiğini “Belki deniz kızını çağrıştırmış olabilir. Dedem yakışıklı ve çapkın bir adammış. Belki de beğendiği bir kız vardı resim olarak onu çizdirmiştir. Belki de konserve sardalya işinde sadece kızlar çalıştığı için bu tercihi yapmıştır. O resmi İstanbul’da ressamlara çizdirmiş” sözleriyle açıklamaya çalışıyor Selçuk Kemerli.

O dönemde konserve sardalyayı talep edenler ise sadece Rumlar ve Ermenilermiş. Bu alışkanlık daha sonra Türkler arasında da yayılmış. Ancak hâlâ kırmızı ete aşırı düşkün bir toplum olmamızdan kaynaklanıyor olabilir konserve balık tüketimin istenilen seviyeye hiç çıkmamış. Kısa zamanda işlerini büyütmüş Alaeddin Kemerli. 1932 yılında İzmir’deki fuara katılıp ödül bile almış kendi yarattığ Kızlı marka ile. Her şehirde bir milyoner yaratma sevdası olan yıllarda dönemin Cumhurbaşkanı olan Celal Bayar yatı ile Gelibolu’ya geldiğinde ‘Sana kredi vereyim ne istiyorsan yap” demiş genç müteşebbis Alaeddin Kemerli’ye. Ancak iflas etmiş bir kişinin çocuğu olarak borçtan korkan dede Kemerli, İş Bankası’ndan kredi almaya cesaret edememiş. Coca Cola Türkiye’ye gelince kendisine yapılan teklifi de bu nedenlerle kabul etmemiş. O sadece kendi yarattığı Kızlı Sardalya markası ile uğraşmayı tercih etmiş.

İÇ PAZARDA LİDER

Kızlı Sardalya ile iç pazarın yüzde 80’ine sahip olduklarını, günde 10 bin kutu ürettiklerini belirten Selçuk Kemerli, “Bizde konserve sardalya tüketimi Avrupa ile mukayese edilecek gibi değil. Girdilerimiz çok pahalı olduğu için Avrupa’da fiyat tutturamıyoruz. Avrupa’ya Kızlı Sardalya’dan numuneler yolladık, tadını çok beğeniyorlar ama pazarlayamıyoruz. Akdeniz sardalyası büyüktür ama lezzeti yoktur. Bizim Saros sardalyası ise küçüktür ama lezzetlidir. Zaten sular tatlılaştıkça balığın lezzeti daha da artar. O yüzden bizim sardalyaları çok beğeniyorlar ama fiyatı tutturamadığımız için pazarlama yapamıyoruz” diye konuşuyor.

Hülya ÜNLÜ / İSTANBUL

Yorumlar kapatıldı.