İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ermeni konferansını Başbakan istedi

Erdoğan’ın, ertelenen “Ermeni soykırımı” konferansının 3 Ekim AB müzakereleri öncesinde yeniden düzenlenmesini Rektör Prof. Soysal’dan istediği öğrenildi

ABDULLAH KARAKUŞ Ankara

Boğaziçi Üniversitesi’nde (BÜ) geçen mayıs ayında yapılması planlanan, ancak tepkiler üzerine ertelenen Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin alternatif görüşlerin tartışılacağı konferansın 23 – 25 Eylül’de gerçekleştirileceği açıklamasının perde arkasından ilginç gelişmeler çıktı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, BÜ Rektörü Prof. Ayşe Soysal’a, ertelenmesine Avrupa’dan da tepkiler gelen konferansın, AB ile tam üyelik müzakerelerinin başlayacağı 3 Ekim’den önce düzenlenmesinin yararlı olacağını söylediği öğrenildi.

Üniversitenin, konferansın eylül sonunda yapılacağını duyurmasının ve toplantıya Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün de katılabileceğinin açıklanmasının ardından tartışma yeni bir boyut kazandı.

Konferansın ertelenmesine karşı çıkan Erdoğan’ın, geçtiğimiz günlerde İstanbul’da Prof. Soysal’a müzakereler öncesinde organizasyonun gerçekleştirilmesinden yana olduğunu bizzat söylediği ortaya çıktı. Erdoğan’ın yakın çevresi de, “Başbakanımız kendisi katılsın ya da katılmasın, farklı görüşlerin ifade edilmesini savunan bir siyasetçi. Sayın Gül’ün de katılabileceğini söylemesi bunun açık bir örneğidir” dedi.

‘Suçlu gibi kaçmayalım’

Soysal’ın açılışa katılma davetini kabul eden Gül’ün konferansa New York’ta olacağı için katılmayabileceği açıklandı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan aracılığıyla dün açıklama yapan Gül, konferans ve benzeri toplantıları, “tez ve yaklaşımlarını anlatmak için bir fırsat olarak gördüğünü” belirtti. Tan, Gül’ün görüşlerini, şöyle dile getirdi:

“Davet bana iletildiğinde, programım uygun olursa geniş katılımlı böyle bir konferansa prensip olarak katılabileceğimi bildirdim. Bu konuda her platformu kullanmalıyız. Tezlerimizi başımız dik şekilde anlatmaktan geri durmayacağız. Bu çerçevede herhangi bir kompleksimiz yok. Sanki suçluymuşuz gibi kaçmanın bir manası yok. Bu konuda hiçbir zaman katılmadığım ve bazılarını maksatlı bulduğum bazı aykırı fikirler sanki ilk defa söyleniyormuş gibi bir hava yaratılmak isteniyor.

Önemli olan, bizim tarihi gerçekleri ve Türkiye üzerinde oynanan oyunları net şekilde içeride ve dışarıda konuşmamızdır. Bu bakımdan hükümet ve bakanlık olarak daha aktif olacağız.”

Yorumlar kapatıldı.