İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

`Kaygı verici´

Konferansın iptaline varan süreç, politikacılar ve akademisyenler arasında farklı yorumlara yol açtı

ÖMER ERBİL, TAHSİN AKSU, EZELHAN ÜSTÜNKAYA, SALİHA ÇOLAK

Eski İstanbul Barosu Başkanı Avukat Turgut Kazan: “Konferansı başka insanlar özgürce eleştirebilirler. Ama Adalet Bakanı buna dikkat etmek zorunda. Tazminat davası açılabilir. Ama, hukuka aykırı olan her şey de suç teşekkül etmez.”

İnal Batu (CHP milletvekili): Ben özgürlükçüyüm ama, resmi görüşleri dışlayan bu konferansa katılmazdım. Konferans resmi ve resmi olmayan tüm görüşleri kapsamalıydı.

Prof. Dr. Ayhan Aktar (Tarihçi-Katılımcı): “Hayal kırıklığı yaşıyoruz. Çiçek’in konuşması akıl ve sağduyudan uzaktı. Ülkenin Adalet Bakanı bilimsel bir toplantı için henüz içeriğini öğrenmeden, duymadan yargılayıp mahkûm etti.”

İlter Türkmen (Eski Dışişleri Bakanı): “Daha dengeli bir toplantı düzenlemek lazım. Konferansı tenkit ediyorum. Ancak herkesin fikrine de saygı göstermek lazım. Sayın Bakan ağır cümleler kullandı.

Ramazan Aydın (Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Rektörü): “Tarihi gerçeklerin ortaya çıkarılması ve bunun toplumla paylaşılması için biz de üniversite olarak böyle bir konferans düzenlerdik.”

Şükrü Elekdağ (CHP Milletvekili ve emekli büyükelçi): “Konferansın iptal edilmesi bizi yurtdışında zor duruma düşürmez. Çünkü bu tek taraflı propaganda amaçlı bir konferans. Çiçek’in konuşmasına katılıyorum, hatta az bile buluyorum. Ben kendisinden daha ağır sözler söyledim. ‘İhanet’ dedim. O ‘arkadan hançerlemek’ dedi.”

Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tosun Terzioğlu: “Konferansın peşin hükümlü ve ağır ithamlarla yapılamayacak duruma getirilmesi son derece üzücü. Önemli olan, böyle toplantıların yapılabilmesi özgürlüğüdür.

Gündüz Aktan (Emekli Büyükelçi): “Çiçek’in konuşması çok sertti. Ancak toplantıyı düzenleyen arkadaşlarımız, ‘Ey Türk milleti sen Ermenileri yok ettin, soykırımcı bir milletsin’ dediklerinin farkında değiller.

Prof. Dr. Üstün Ergüder (Katılımcı): “Türk Ermeni Barış Konseyi’nde görev yaptım ve bunun bir soykırım olmadığını savundum. Sonra Sayın Bakan çıkıp bizi ‘hain’ ilan ediyor. O konuşmalara şaşırdım kaldım.

Etyen Mahçupyan (Gazeteci – Katılımcı): “Fikir özgürlüğünün olmadığı bir ülke olarak görüleceğiz. Meclis’te yapılan konuşmalar tahrik içeriyor.”

Yorumlar kapatıldı.