İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Suçlu Talat Paşa

Mehmet Kamış

Yeghisapet Kesabyan 105 yaşında. Lübnan’da yaşıyor. Tehcirin son tanıklarından. Türkçeyi çok iyi biliyor. 1915 yılında gerçekleşen tehcir sırasında Hatay’dan o zamanlar Osmanlı toprağı olan Suriye’ye gelmiş.

Seyahat sırasında çok zorluk çektiklerini, günlerce yürüdüklerini, kimse saldırmasın diye de askerlerin onları koruduklarını anlatıyor. Kesabyan ve akrabaları Bekaa Vadisi’nin Ancak bölgesine yerleştikten bir yıl sonra memleketi Samandağı’na geri dönerler. Burada evlenir. 23 yıl burada kalır. 1939 yılında Hatay Türkiye’ye dahil olunca Fransızların telkinleriyle Lübnan’a geri döner.

Aksiyon dergisinin son sayısında Haşim Söylemez’in kaleme aldığı, Selahattin Sevi’nin fotoğrafladığı ‘Öteki Ermeniler’ dosyası bu konuya bakışınızı çok değiştirecek. Beyrut’un göbeğinde Türkçe konuşan, Türkiye’yi adım adım izleyen, Anadolu’da yaşarken edindikleri gelenek ve görenekleri orada günümüzde de yaşatmaya devam eden 100 bin Ermeni’nin hikayesi sizi çok etkileyecek. Kablolu yayından sürekli Türk televizyonlarını izleyen, futbol ligimizden bir takım tutan, İbo’yu dinleyip Hakan Şükür’e hayran olan, kebap yiyen ve yediden yetmişe herkesin Türkçe bildiği bir yer Lübnan’daki Ermeni mahallesi.

1900’lerin başı Osmanlı için hakikaten talihsiz yıllar. Serüven peşindeki akılsız yöneticilerin başımıza bela ettiği 1. Dünya Savaşı’yla birlikte büyük devletlerin kışkırttığı milliyetçilik akımları Osmanlı’yı çok zorluyor; bu arada Rusya Ermeni milliyetçilerini kışkırtıyor. Doğu Anadolu karmakarışık. Rusya’nın kışkırttığı Taşnak çeteleri korku saçıyorlar. Bunlar bildik hikayeler. Ortada bir sorun var; ancak bu sorunun çözümü çok anlamsız. Talat Paşa’nın başını çektiği bir grup, garip bir kararla Doğu’da yaşayan bütün Ermenileri güneye sürme kararı alıyor ve bunu da ısrarla uyguluyor.

Hani şu; Abdülhamit’i derdest edip iktidara geçen, ardından ülkeyi 1. Dünya Savaşı’na sokan ve ülkenin paramparça olmasına sebep olan, posta memuru Talat Paşa. Doğu’daki karışıklığı çözmek için Taşnak çetelerini cezalandırmak yerine bütün çoluk çocuk, yaşlı sivil ne varsa bütün Ermenileri tehcire zorlamak gibi son derece akılsız ve hukuksuzca bir iş yapan, ahmakça soktuğu savaştan Osmanlı’nın yenilgiyle ayrılmasından sonra tası tarağı toplayıp Almanya’ya kaçan Talat Paşa.

Soner Yalçın’ın ‘Efendi’ kitabında ‘Sabetaycı’ diye tanımladığı Talat Paşa, bütün bunları başımıza açmakla kalmadı, bugün de ölümünden bilmem kaç yıl sonra ortaya çıkan not defterinde yaptıklarını abartarak yazıp başımıza çorap örmeye devam ediyor. Tarihçilerin en abartılı ifadelerinde bile tehcir edilen Ermeni sayısının 500 bini geçmezken, Talat Paşa’ya ait olduğu söylenen not defterinde bu sayı 924 bin gibi bir rakama ulaşıyor. Bu Talat Paşa’nın bizim kalemize attığı bir başka gol.

Bosna-Hersek’te yapılanlar hafızalarımızda henüz çok taze. Tam 110 bin Boşnak, tarihin ve dünyanın gözleri önünde katledildi. Çoluk çocuk demeden, kadın erkek ayırt etmeden binlerce insanı şehit edildi. Sonra ne oldu? Sırplar öldürdükleriyle kaldılar, Miloseviç’i savaş suçlusu ilan ederek Lahey’de yargılıyorlar. Alacağı ceza ne olacak ki? Tamamen sembolik bir olay. Miloseviç yargılandı, bütün Sırbistan aklandı. Batı, bütün tarihi utançlarını böyle birkaç kişiye yükleyerek kendini aklamayı beceriyor.

Ermeni tehciri, Osmanlı’nın ve Türklerin bir sorunu değil. Talat Paşa ve avenesinin sorunu. Zamanında halledilip çözülmesi gereken bir problem ustalıkla bütün Türklerin ve Türkiye’nin sorunu haline getirildi. Talat Paşa’nın inanç takipçileri, bu konuyu bütün bir devlete ve millete mal etmeyi başardı. Türkiye Cumhuriyeti zamanında Talat Paşa’dan ve Taşnakçılardan yaptıklarının hesabını sorarak bu konuyu çözmeliydi.

Sivil dünyada birbirleriyle bin yıl birlikte yaşamış Türklerle Ermeniler, karşılıklı olarak birbirlerinde çok derin izler bırakmışlar. İsteseler de bunları silip atamıyorlar. Bu izleri merak ediyorsanız bilgi dağarcığınıza bir şeyler ekleyecek olan Aksiyon dergisinin bu haftaki sayısında yer alan ‘Öteki Ermeniler’ dosyasını mutlaka okuyun.

Yorumlar kapatıldı.