ÖDP Başkanı Kozanoğlu, “Ermeni tehcirine ezenlerin değil, ezilenlerin gözüyle bakılmalı” dedi: “Ermeni yurttaşlarımızın rencide edilmesinden sakınılmalı. Sınır kapısı açılmalı. Tarihin özgürce tartışılmasını engelleyen kısıtlamalar kaldırılmalı”.
——————————————————————————–
BİA Haber Merkezi
21/04/2005
——————————————————————————–
BİA (İstanbul) – Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Hayri Kozanoğlu, 1915 Ermeni tehcirinin 90. yıldönümüne dair yaptığı açıklamada, “1915 tehcirine ezilenlerin gözüyle bakabilmeliyiz” dedi.
Kozanoğlu, konuyla ilgili tartışmalara ÖDP’nin bakışını şöyle dile getirdi:
* Tarihte her konuya, 1915 tehcirine de ezenlerin değil mazlumların diliyle, gözüyle, zihniyetiyle bakabilmeliyiz.
* Bu ülkede yaşayan Ermeni yurttaşlarımızın kendilerini bu ülkenin eşit bireyleri hissetmelerinin koşulları yaratılmalı; onları rencide edecek her türlü demeçten sakınılmalıdır.
* Ermenistan sınır kapısı açılmalı, her türlü ekonomik ambargo ve kısıtlamanın özünde yoksul halka bir zulüm olduğunu gözden ırak tutmadan bu komşu ülkeyle ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkiler geliştirilmelidir. Devletlerarası ilişkilerden öte iki halk arasında insani yakınlaşmalara fırsat yaratmaya özel bir önem verilmelidir.
* “Ermeni tehcirine” ilişkin tarihin özgür bir biçimde tartışılmasını engelleyen kısıtlamalar kaldırılmalı, önyargısız bir tartışma ortamı teşvik edilmelidir.
“Geçmişle yüzleşebilmeliyiz”
Kozanoğlu, mevcut konjonktürde, gereksinme duyulanın, “basınçsız, önyargısız bir biçimde bu konuyu konuşabilmek; geçmişle yüzleşebilme cesareti gösterebilmek” olduğunu söyledi.
“Ezilenler, emekçiler ancak her türden baskıya ve zulme karşı çıkabildikleri ölçüde özgür ve sömürüsüz bir dünya mücadelesinde ilerleme sağlanabilir. Tarihle yüzleşebildiğimiz, yapılan hataları toplumsal belleğimizde mahkum edebildiğimiz zaman geleceğe daha güvenle bakabilmek mümkün olur”.
“Irkçı-milliyetçi tarih anlayışıyla Ermenileri dış güçlerin maşası olarak gösterme gayretlerini kabul etmediklerini” ifade eden Kozanoğlu, konunun Alman emperyalizmiyle ilişkisine de dikkat çekti:
“1913’te bir darbeyle iktidarı ele geçiren İttihat ve Terakki’nin Alman emperyalizminin yanında saf tutarak ülkeyi savaşa sokması bir bütün olarak insanlarımızın kıyıma uğramasının aç-bilaç, çaresiz kalmasının temel nedenidir.
Nitekim Sarıkamış’ta kendi askerlerini felakete sürükleyen de bu maceracı kliktir. Ermenilere yönelik tehcir kararı da Meclis’ten, Bakanlar Kurulu’ndan bile gizli İçişleri Bakanlığı aracılığıyla başlatılmış; devlet hiçbir yasal ve insani dayanağı olmadan kendi yurttaşlarını, yaşlıları, kadınları, çocukları kıyıma uğratarak, etnik arındırma politikası izlemiştir”. (TK/EÜ)
Yorumlar kapatıldı.