Necdet Sevinç
Adam bize “utanmaz!” dedi, kimsenin sesi çıkmadı! “Türk yaratılmayı en büyük şeref ve şan” saymayışlarından mıdır, en evvel ve herşeyden evvel temsil ettikleri milletin şeref ve haysiyetini korumakla mükellef olduklarını idrak etmeyişlerinden midir, yoksa muhtaç oldukları o asil kudretin esasen damarlarında bulunmayışından mıdır, her nedense, Vartan Oskanyan”ın bütün Türk Milleti”ne savurduğu ağır hakareti de sineye çekiverdiler! Ben böyle bir hazım kabiliyeti görmedim.
Böylesine mezhebi geniş adamlara da rastlamadım! Ermenistan Dışişleri Bakanı “utanmaz Türkiye!” diye bas bas bağırdığı hâlde, bizimkiler diş macunu reklamı yapan mankenler gibi sırıtıp duruyordu.
Eğer Türk Milleti değil de Vartan Oskanyan”ın muhatapları, mesela Divan”da böyle bir hakarete uğramış olsalardı bendenizi derhâl derdest edip savcının karşısına dikerlerdi.
Allah encamını hayrelesin. Hepimiz ölü gibiyiz. Ermenistan”ın alçakça hakaretlerine bile başeğiyorsak zaten yaşıyor sayılmayız ki. Yaşasaydık Vartan Oskanyan “utanmaz Türkiye” diyebilir miydi hiç? Harut Mardirosyan “maskara” diyebilir miydi? Ve Türkiye”de ağır misafir muamelesi yaptığımız, yedirip – içirdiğimiz şu Vertanes Kalaycıyan denen papaz Atatürk”e “kasap” diyebilir miydi? Eğer hâlen yaşıyor olsaydık, dinlemekten bıktığımız 90 yıl öncesine ait palavralarla başımızı ağrıtmaya devam eden şu Ermenistan”a bir ültümoton verip, “iki saat içinde işgal altında bulundurduğu Azerbaycan topraklarından çekilmesini” istememiz gerekmez miydi? Yerinden yurdun edilen Azerbaycan Türkü için tazminat talep etmemiz, alçakça katledilen diplomatlarımızın kanını gütmemiz gerekmez miydi? Oysa bizimkiler Ermenistan”a gidecek uçakların Türk hava sahasını kullanmasına izin vermekle yetinmemiş olacaklar ki, şimdi de Ermenistan”ı memnun etmek için sınır kapısını açmaya çalışıyorlar.
Yorumlar kapatıldı.