Fikret Ertan
Rus lider Putin’in en çok sevdiği, önem verdiği ülkelerin başında herhalde Ermenistan geliyor. Nitekim, bu ülkeyi daha önceleri 1999, 2001 ve 2002 yıllarında üç defa ziyaret eden Putin geçen hafta dördüncü defa Erivan’daydı. Bu da bize Putin’in Ermenistan’a özel önem verdiğini açıkça gösteriyor.
Putin’in bu son ziyaretinde pek çok konu masaya yatırıldı, görüşüldü. Bunlar ‘Ermenistan’da Rus Yılı’ denen faaliyetten enerjide, ticarette, sanayide işbirliğine; demirdışı metallerde yeni yatırımlardan bankacılığa, inşaattan ulaştırmaya, askeri-teknik yardımlaşmadan borçların tasfiyesine kadar pek çok konuyu kapsadı. Bu konularda hangi alanlarda yeni açılımlar yapılabildi, hangi alanlarda işbirliği artırıldı, bugün tam bilemiyoruz; çünkü bu konularda her iki taraftan da somut açıklamalar henüz yapılmadı; yapıldığı zaman muhtemelen bunları da zamanı gelince değiniriz burada.
Rusya ve Ermenistan arasındaki ilişkiler malum çok sıkı ve güçlü. Rusya hâlâ Ermenistan’ın neredeyse bir numaralı stratejik ortağı. İki ülke arasındaki ekonomik, siyasi ve askeri ilişkiler yıllardan beri çok güçlü ve sıkı biçimde devam edip duruyor. Bugün Ermenistan’da binlerce Rus askeri ve birkaç askerî üs var. Sınırlarımızın hemen karşısındaki Gümrü, Rusya’nın bu ülkedeki en büyük üssü. Rus ve Ermeni askerleri hem Türk ve hem de İran sınırlarını birlikte koruyor, kontrol ediyorlar.
İki ülke arasında ortak sınır olmamasına rağmen hem askeri ve hem de ekonomik ilişkiler oldukça iyi. Gürcistan yoluyla bağlantı sağlanan ekonomik ilişkilerde geçen yıl 208 milyon dolarlık bir hacim gerçekleşmişti. Putin son ziyaretinde bu hacmin daha da yükselmesi ve Ermenistan’da faaliyet gösteren Rus şirketlerinin bu konuda üstlerine düşeni yapmaları için büyük çaba gösterdi.
Bugün Ermenistan’da kayıtlı 589 Rus şirketi var. Bunlardan 300 kadarı iyi iş yapıyor. Ermeni-Rus İşbirliği Hükümetlerarası Komite’nin Ortak Başkanı İgor Levitin’e göre Armenal ve Sibir Havacılık şirketleri ülkede iş yapan Rus şirketlerinin en başarılı olanları. Ermeni ekonomisinde oldukça etkili bir ağırlığa sahip olan Rus şirketlerinin ileride daha büyük ağırlık kazanmaları da söz konusu. Ne var ki, bunun olabilmesi için Rusya’nın Ermenistan’ın kendisine olan borçlarının tasfiyesi karşılığında devraldığı birtakım eski Ermeni şirketlerinin sermaye yapılarını güçlendirmesi, faal olmayan bazılarını da faal hale getirmesi şart. Bunlardan mesela şunlar çok önemli şirketler: Matematik Makinalar Bilimsel Araştırma Enstitüsü (ki bunu 2,75 milyon dolara aldı), SRI denen İşletme-Otomatik Sistemleri (3,37 milyon dolar), Mars tesisi (56,29 milyon dolar) ve Hırazdan Hidroelektrik Santralı (31 milyon dolar). Rusya kısa zamanda bunları güçlendirir, yeni yatırımlar yapar ve açarsa Rus şirketlerinin Ermeni ekonomisindeki ağırlığı daha da artacak şüphesiz. Ama bugüne kadar Rusya bunu başaramadı; bundan sonra başarabilir mi, söylemesi zor; çünkü söz konusu şirketler için Rusya’nın çok para harcaması şart: Mesela sadece Mars’ın tekrar faal olması için 21 milyon dolar gerekiyor.
Ermeni hükümeti, Rusya’nın bu şirketler konusunda ağırdan almasından şüphesiz şikayetçi durumda bugün. Ayrıca ve bundan da önemli olarak hem hükümet ve hem de muhalefet çevrelerinde Rusya’ya karşı yavaş yavaş su yüzüne çıkmaya başlayan bir genel memnuniyetsizlik de söz konusu bugün Ermenistan’da. Hem hükümetin ve hem de tabii olarak muhalefetin Ermenistan’ın yönünü Rusya’dan Amerika’ya doğru değiştirmeyi ciddi ciddi düşündükleri ülkeden gelen haber ve yorumlarda yer alırken Amerika’daki güçlü Ermeni diyasporasının Ermenistan’ı Amerika’ya yaklaştırma yönünde büyük çabalar içinde olduğu da söyleniyor.
Bunlar bizim Ermenistan ve yeni muhtemel yönü hakkında duyduklarımız ve okuduklarımızdan edindiğimiz kanaatler. Kısaca söylemek gerekirse, Rus-Ermeni ilişkileri giderek zayıflarken Ermeni-Amerikan ilişkileri güçlenme, sıkılaşma eğilimine girmiş bulunuyor. Nitekim buna örnek Amerika’nın Avrupa Kuvvetler Komutan Yardımcısı Korgeneral Charles Wald’ın geçen gün Erivan’a yaptığı resmi ziyareti burada zikredebiliriz.. Kim billir, bundan başka neler de oluyor.
Uyduruk 1915 soykırım iddia ve tartışmalarına hapsolan Türkiye, Ermenistan’a anlattığım yönlerden de bakmalı bana göre…
Yorumlar kapatıldı.