İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

lraper: Bu Pazar Pentekost (Hokekalust) Bayramı

Ruh'un gelişi anlamına gelen Hokekalust bayramı, 30 Mayıs günü, yani bu
pazar kutlanıyor.

Patrik Mesrob II Hazretleri, Hokekalust arefesini 29 Mayıs Cumartesi günü
saat 18:00'de Kumkapı'daki Patriklik Merkez Kilisesi'nde kutlarken, Bayram
kutlamalarına da 30 Mayıs Pazar günü saat 10:30'dan itibaren
Balıkpazarı'ndaki Surp Yerrortutyun Kilisesi'nde riyaset ediyor.

Rab İsa Mesih dirildikten sonra kırk gün değişik vesilelerle takipçilerine
görünüp son talimatlarını ve öğretilerini verdi. Mesih'in takipçileri ve
tanıkları olma konusunda hepsi de hayal kırıklığına uğramışlardı;
kendilerine güvenlerini yitirmişlerdi, korkuyor ve saklanıyorlardı. Onların
bu zayıflıklarını iyi bilen Rab, Kurtuluş Müjdesi'ni (İncil'i) tüm dünyaya
yayma işinin sadece insan çabasıyla olamayacağını, ancak Tanrısal bir gücün
içlerine girmesiyle mümkün olduğunu onlara öğretti. Kesin bir dille, KUTSAL
RUH vaadini alana kadar Kudüs'ten ayrılmayıp, beklemelerini emretti. Kutsal
Ruh onlara geldiğinde güçle kuşanacaklar ve dünyanın en uzak köşesine dek
O'nun tanıkları olabileceklerdi (El. İş 1:3-8).

Mesih'in göğe alınışından on gün sonra (yani dirilişinden elli gün sonra),
Kudüs'te, Yukarı Oda'da öğrenciler bu vaadin gerçekleşmesini bekliyorlardı.
"Ansızın gökten, güçlü bir rüzgarın esişini andıran bir ses geldi ve
bulundukları evi tümüyle doldurdu. Ateşten dillere benzer bir şeylerin
dağılıp her birinin üzerine indiğini gördüler. İmanlıların hepsi Kutsal Ruh'
la doldular, Ruh'un onları konuşturduğu başka dillerle konuşmaya başladılar"
(El. İş. 2:1-4).

Kutsal Ruh'la dolmuş yüz yirmi imanlının, yüksek sesle ve farklı dillerle
Tanrı'yı yüceltmesi, Bayram dolayısıyla dünyanın her yerinden oraya gelmiş
insanların dikkatini çekti ve büyük bir kalabalık toplandı. Havarilerden
Aziz Petrus, bu kalabalığa etkili bir konuşma yaptı ve insanlar tövbe edip
vaftiz oldular. Tam üç bin kişi! Bu durum açıkça Kutsal Ruh vasıtasıyla
öğrencilerin İncil'i yayma konusunda neler yapabileceğini gözler önüne
sermekteydi.

Pentekost günü bu yüzden Kilise'nin kuruluş günüdür, doğum günüdür. Tek
Tanrı inancı o güne dek, sadece Yahudi ulusu tarafından biliniyordu. Ama
Kutsal Ruh takipçilere yabancı dillerle konuşma lütfunu vererek, kilisenin
bütün dillerden ve uluslardan oluşacak Tanrı'nın Ailesi olacağını
göstermekteydi. Kutsal Ruh o günden bu yana tüm dünyada işlemekte ve tüm
ulusları Mesih'in gerçeğine yöneltmekte ve imanlıları teşvik etmektedir.

Biz kendi kişisel yeteneklerimiz ve çabamızla Tanrı'nın bizden istediği
mükemmellik standardına asla erişemeyiz.  Kutsal Ruh'un yaşam değiştiren,
yenileyen gücü olmaksızın bizim Hristiyanlığımız asla olması gereken yerde
olamaz. Bizler Kutsal Ruh'un tapınağı olmak üzere vaftiz edildik. Bir bitki
için su ne anlam ifade ediyorsa, ya da soluk bir canlı için ne demekse,
Tanrı'nın yollarında yürümek isteyen imanlı için de Kutsal Ruh aynı anlamı
içerir.

Kısacası, O'nun varlığı yaşam ve bolluktur, yokluğuysa ölüm ve kuraklık
demektir.

Tanrı hakkında bilmek ve inanmak yetmez. Eğer Kutsal Ruh'tan doğmazsak
Tanrı'nın Krallığına giremeyiz (Yuh 3:1-12).

O Ruh bizde ikamet etmiyorsa sevgi, sevinç, esenlik, sabır, iyi yüreklilik,
yumuşak huyluluk ve tutkulara üstünlük gibi erdemlerde hep kısır kalır,
meyve veremeyiz (Gal 5:22-26).

Kutsal Ruh sonsuz yaşamın ve dirilişimizin garantisidir (Rom 8:11).

Günaha, denenmelere, korkuya ve ölüme karşı koymanın ve onları yenmenin en
etkin silahı Ruh'la yürümektir(Rom 8:26-30).

Aklımızı Tanrı bilgisinde aydınlatacak Öğretmen, hüznümüzü sevince
dönüştürecek Tesellici ve İsa'yı yüreklerimize taşıyan yaşam Pınarı, Kutsal
Ruh'tur (Yuh 14: 10-19, 26).

Böylesine zengin armağanların insan yüreğine akmaya başladığı PENTEKOST
günü, bu yüzden insanlık tarihinde bir dönüm noktasıdır. Bu olayla Tanrı
insana en büyük armağanını sunmuştur: Kendini. Bu, O'nun sonsuz sevgisinin
doruk noktasıdır.

Artık Tanrı'nın bize verecek daha değerli bir şeyi kalmamıştır. Kutsal
Üçlük'ten biri olan Ruh-Tanrı, yaşamını bizimle paylaşmaya razı olmuştur;
nasıl ki bir diğeri, Oğul-Tanrı yaşamını bizim kurtuluşumuz için sunmuştur.

Şimdi sıra bizde. Biz de ruhumuzu ve bizde olan herşeyi bir sevgi sunusu
olarak Baba'ya, Oğul'a ve Kutsal Ruh'a vermeliyiz.

Yorumlar kapatıldı.