İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

radikal: Bir kilisenin öyküsü

RADİKAL – ANKARA – Türkiye, (AB’ye uyum yolunda dini azınlıkların ibadet özgürlüğü konusunda bazı yasal düzenlemeler yapmasına karşın, beklenen ilerlemeyi sağlayamadı. Ankara’da açılmak istenen Protestan kilisesiyle ilgili süreç, AB’nin ‘Uygulamada sorun var’ tespitini doğrular nitelikte. Ekim 2003’te ibadet yeri açan ve bildirimde bulunan Ankara Presbiteryen Kilisesi
‘çeşitli’ nedenlerle devletten olumsuz yanıt aldı.
Ancak 24 Mayıs 2004’te Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün uygulama sorunlarının giderileceğini açıkladığı saatlerde kiliseye kapı yeniden aralandı.

İlk koşul: İmar mevzuatı

Protestan Presbiteryen Kilisesi’nin Baş Pastör’ü Turgay Üçal ve Ankara Presbiteryen Kilisesi (APK) Pastörü Yavuz Kapusuz’un verdiği bilgiye göre, Ankara’daki Presbiteryenler işhanında bir daireyi kilise olarak dekore ettikten sonra Ekim 2003’te Ankara Valiliği’ne bildirimde bulundu. Valilik, iki hafta içinde yanıt vererek, İmar Kanunu’ndaki değişikliğin cami dışında ibadet yeri açmayı mümkün kıldığını, ancak adı geçen yasa ve 24 Eylül 2003 tarihli genelge gereği, imar mevzuatına uygunluk şartının arandığını anımsattı. Valilik yazısında, söz konusu binayla ilgili imar mevzuatının uygunsuz olduğunu belirterek, “Kilise olarak kullanamazsınız” dedi.

Bunun üzerine APK, Yenimahalle Belediyesi’ne başvurarak kilise için yer tahsis edilmesini talep etti. Yenimahalle Belediyesi APK için 11 değişik paftayı kilise yeri olarak önerdi. APK, iki pafta seçerek tercihini belediyeye bildirdikten sonra belediye Batıkent ilçesindeki araziyi kilise inşası için uygun buldu.

Valilikte gerekçe çok

Yenimahalle Belediyesi’nin uygun bulduğu yazıyı valiliğe veren APK, kilise inşa etmek için izin istedi. Valilik, APK’nın başvurusunu değerlendirdikten
sonra yazdığı yazıda, söz konusu bölgede ‘yerleşik cemaat’ bulunmadığını gerekçe gösterek başvuruyu reddetti. Valiliğin ret gerekçesine dayanak
olarak tahsis edilen arazinin bulunduğu muhtarlığın yazısı gösterildi.

Muhtarlık yazısında, söz konusu mahallede Hıristiyan kaydına rastlanmadığı ifade edildi. APK Pastörü Yavuz Kapusuz, cemaatleri içinde nüfus cüzdanlarında din hanesi olmayan 30’a yakın yabancı bulunduğunu anımsatarak, “Muhtarın onların kaydını bulamaması doğal, ancak bizim nüfus cüzdanımızda din hanesine ‘Hıristiyan’ yazıyor. Bunu nasıl görmemişler anlamadık” dedi.

Devlet kurumlarıyla yazışmaları ‘apartman yönetimi’ne benzer bir şekilde yaptıklarını anlatan Pastör Kapusuz, dernek ve vakıf aracılığıyla hareket etmelerinin sakıncalı olduğunu söyledi.

Dernek ve vakıfla olmaz

Pastör Kapusuz, dernek ve vakıf üyeliği konusunda ilgili yasaların din-dil-etnik köken gibi ayrımcılık yapılmasını engellediğine dikkat çektikten sonra dernek ve vakıf örgütlenmesinin sakıncalarını şöyle anlattı:

“Hıristiyan derneğine Müslümanlar da üye olabilir. Yönetim Müslümanlarda olabilir. Örneğin Kayseri’deki Ermeni Kilisesi Vakfı’nı Müslüman biri yönetiyor ve kilise açılmasına karşı çıkıyor. Bu açıdan tüzelkişiliği dernek ya da vakıf üstünden yapmak istemiyoruz” dedi.

Bakan devreye girdi

APK’nın sorunları Reformları İzleme Grubu’nda gündeme gelince, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu devreye girdi.

Daha önce APK’yı geri çeviren Valilik, 24 Mayıs’ta yapılan RİG toplantısı sürerken APK Pastörü Kapusuz’u davet etti. Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde yapılan görüşmede Kapusuz’a, “İzin için yetkili mülki amir Yenimahalle Kaymakamlığı’dır. Oraya başvurun sorununuz çözülecek” denildi. Pastör Kapusuz, sorunun çözüleceğini umut ederken, yetkililer Aksu’nun talimatıyla sorunun çözüme kavuştuğunu belirtti.

Yorumlar kapatıldı.