İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

tercüman: Fişleme şoku

Canan Barlas

Birkaç gündür gündemde olan “Sosyetik Fişleme” şokunu yenmeye çalışıyoruz. Gazeteyi uyku sersemi ele aldığımı düşündüm ve haberi defalarca okudum.
Sonra bu işleri iyi gördüğüne inandığım eşim Mehmet Barlas’a sordum. Çok kızdığı zaman işi hafifletip… en azından beri rahatlatmak ister… “Önemli bir şey değil” dedi.

Ben yine de bu konuyu yazmadan edemedim. Sonra baktım o da yazmış.

İlk defa çocuklarımın geleceğini endişe duyarak düşündüm. Geçtiğimiz günlerde sevgi ile kucakladığımız torunumu da düşündüm. Bunca yıl verilen mücadeleleri düşündüm. “Özgürlük, demokrasi, refah” adına.

Haber sadece Hürriyet gazetesinde var. Bu gazetenin K.K.K mahreçli bir haberi doğrulamadan manşete almayacağını biliyoruz. Belki ki işin içinde bir yanlışlık var. Ama içerik korkunç.

Bizim jenerasyon darbelerle yaşlandı. Darbe korkusunu soluyarak dönemin sonuna geldik sandık. Artık AB kriterleri devlet politikası… Çocuklarımız daha özgür bir dünyada yaşayacak diye heveslendik. O gözlerinin içine bakarak büyüttüğümüz çocuklarımız bizim yaşadıklarımızı yaşamasın istedik.

Sonra Genelkurmay haberi doğruladı. Şimdi inceleme safhasını bekliyoruz. Aksi halde çocuklara (bu yaştan sonra kandırabilirsem) AB ve ABD’ye karşı olmalarını, azınlıklarla pek görüşmemelerini, zengin arkadaşlar edinirken dikkat etmeleri gerektiğini, ruh çağırmak, fal bakmak seanslarına katılmamalarını ve asla internete girmemelerini akıl vermeyi düşündüm.

Bu durumda biz çoktan fişlendik ve öbür dünyaya doğru yolun kabasını da aldık. Şimdiden sonra fiş miş önemli değil. Bizim için genetik fişlenme önemli artık.

Ama bunca mücadele ile onlara öğretmeye çalıştığımız doğruluk, dürüstlük, özgürlük, evrensellik kavramlarını unutturup bu yeni sınırları anlatmak zor olacak.

Hele henüz iki aylık bir şahsiyetmiş gibi duran torunumun yüzüne bakmak daha da zor olacak.

Yorumlar kapatıldı.