İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

hürriyet: Hangi Türkiye´deyiz?

Oktay EKŞİ

GENELKURMAY Başkanlığı adına dün öğleden sonra yapılan açıklama da ortaya koydu ki… Türkiye’de Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) tarafından kaymakamlıklara (neden valiliklere değil?) ‘‘gizli’’ damgalı talimatlar gönderilirmiş… Bu rutin yani her zaman yapılan iş türünden bir uygulama imiş.

Ama daha önemlisi… Bu rutin uygulama sırasında birileri sizin benim, ötekinin (akıllarına gelen kim varsa herkesin) siyasi eğilimlerimizi, kimlerle düşüp kalktığımızı, kendimizi Türk mü, Laz mı, Kürt mü, Çerkez mi, Roman yahut Arnavut mu (daha çok var da hepsini yazmaya yerimiz yok) saydığımızı bize fark ettirmeden not eder ve bunu Kara Kuvvetleri’ndeki dosyalarımıza girmesi için ilgililere gönderirmiş.

Dünkü Hürriyet’te bildiriliyordu:

KKK tarafından ‘‘2004 yılı Haber Toplama Planı’’ çerçevesinde 12 sayfalık bir form (anket formu gibi bir metin) hazırlanmış. Bu metin KKK’ya bağlı komutanlıklara gönderilmiş. Onlar da (örneğin KKK 15. Kolordu, 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı) Kadıköy, Maltepe, Kartal ve Sultanbeyli kaymakamlıklarına bu formu göndererek gereğinin yapılmasını istemiş.

Gereği çok basit… Kaymakamlıkların ‘‘yüksek sosyete grupları, sanatçılar, zengin aile çocukları’’ gibi kesimlerin ilişkilerini, eğilimlerini vs. öğrenip komutanlığa bildirmeleri isteniyor.

İnsanın aklına hemen Abdülhamid jurnalcılığı dönemi geliyor.

Kulaklarınızla duysanız, gözlerinizle görseniz, elinizle kanıtlarını tutsanız bile bugünün Türkiye’sinde inanılacak gibi değil.

Ama oluyormuş. Hem de ‘‘rutin’’miş.

Gerçi Genelkurmay Genel Sekreterliği, ‘‘Çalışmada yer alan bazı hususların düzeltilmesi maksadıyla da gerekli incelemelere başlanmıştır’’ diyerek bu soruların bazılarının terk edileceği mesajını veriyor ama…

Olayın kendisi yine de, demokratik hukuk devleti kavramı ile yan yana koyduğunuz zaman vahim şekilde sırıtıveriyor.

Genelkurmay’ın yaptığı resmi açıklamada gerekçe olarak, ‘‘5442 sayılı İl İdaresi Kanunu çerçevesinde, mülki idare amirleri; çıkabilecek ve çıkan olayların önlenmesi maksadıyla, gerekli gördükleri hallerde, en yakın kara, deniz ve hava birlik komutanlıklarından kuvvet talebinde bulunabilirler. Çıkabilecek olaylara karşı etkin tedbirlerin alınabilmesi için, önceden planlama yapılması bir ihtiyaçtır.

Söz konusu haberde konu edilen faaliyetin bu çerçevede değerlendirilmesi gerekmektedir’’ deniyor.

Askeri birliği çağırma yetkisi mülki amire ait ise, büyük olaylara karşı önlem planlarını neden mülki amirler değil de askeri birlikler hazırlıyor?

Hadi diyelim onun da bilemediğimiz bir sebebi var.

Peki Hava Kuvvetleri’nin ve Deniz Kuvvetleri’nin soru formları nerede?

Yorumlar kapatıldı.