İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

ZAMAN: Öğrencisiz Rum okulları, devlet korumasında

Türkiye, öğrencisi olmayan Rum cemaatine ait
İstanbul’daki okullara yıllardır müdür atıyor. Lozan Antlaşması hükümleri gereği
atanan müdürler sayesinde okullar kâğıt üzerinde açık görünüyor.

Kapısına kilit vurulan okulların bir kısmında yaşlı Rumlarla fakir Rum
aileler kalıyor. Okul kimliğini kaybederek meskene dönen binalara atanan
müdürler ise Türk–Yunan ilişkilerinin bozulmaması için hem yıllardır öğrenci
bekliyor hem de okullara gidip gelerek buralarda adeta nöbet tutuyor.

İstanbul’da Rum cemaatine ait 15 ilköğretim okulu, 6 lise bulunuyor. Milli
Eğitim’e bağlı okullardan Tarabya, Yeniköy, Kurtuluş, Ayakonstantin, Merkez ve
Bakırköy Özel Rum ilköğretim okulları fiilen kapalı. Heybeliada’daki Rum Erkek
Lisesi, Beyoğlu’ndaki Özel Merkez Rum Lisesi ile Özel Yuvakimyon Rum Kız Lisesi
de aynı akıbeti paylaşıyor.

Rum cemaatine ait okullarda toplam 122 ilköğretim, 66 lise öğrencisi
bulunuyor. Öğrenciler açık okullara dağıtıldığında ise her okula 10–15 arasında
öğrenci düşüyor. Öğrencisizlikten kapalı olan okulların hepsinde birer Türk
müdür yardımcısı bulunuyor. Atamaların Lozan’ın ihlal edilmemesi için yapıldığı
belirtiliyor. Lozan hassasiyeti Türkiye’ye 20 yıldır okul mührü ve beratı
olmayan Yeniköy Özel Rum İlkokulu’na bile müdür atattırıyor.

Eğitim hizmeti verilmeyen okullardan biri olan Özel Yeniköy Rum İlköğretim
Okulu kimsesiz ve fakir Rum kadınlarının evi haline gelmiş. Sait Halim Paşa
Caddesi’ndeki okulda, Atatürk’ün ‘Bağımsızlık ve özgürlük benim karakterimdir.’
sözü ve büstü ile okul tabelası dışında eğitime dair hiçbir işaret kalmamış.
Okulun Milli Eğitim Bakanlığı’nda kayıtlı olduğunun simgesi ve belgesi olan
müdürlük beratı ve mührü 20 yıl önce çıkan bir yangında kaybolmuş. Devlet
mühürsüz ve beratsız olmasına karşın bu okula yıllarca müdür atamış, maaşını
ödemiş. Öğrencisi olmadığı için fiilen kapalı olan okulun mührünün kaybı ise,
geçen sene okula ‘müdür başyardımcısı’ olarak atanan Nuray Gözay’ın
araştırmaları sayesinde ortaya çıkmış. Şimdi ilçe milli eğitim yetkilileri,
soruşturmayla mührünün kayıp olduğunu ve okulun mührünün varlığını ispatlamaya
çalışıyor. Masası bile bulunmayan atandığı okulda Nuray öğretmen de resmi
kayıtlarının eksikliklerini doldurmak için uğraşıyor. Okulda 5 Rum yaşıyor.

18 yıldır okulda ikamet eden 87 yaşındaki Madam Mari Kadakos, çürüyüp giden
100 yıllık tarihî binanın yaşadıklarının adeta şahidi. Öğrenci olmadığı halde üç
beş yılda bir okula müdür yardımcısı atandığını söyledi. Okulun 20 yıldır
öğrencisiz olduğunu söyleyen 58 yaşındaki Asimina Kaçeli ise, eğitim aldığı
okulu ev ve barınak olarak kullanmalarının tuhaflığını anlatıyor. Okulun
elektrik ve su paralarını ödediklerini, iç ve dış temizliğini yaptıklarını
söyleyen Kaçeli “Bu okullara ne vakıf karışıyor, ne devlet. Okulun bir Türk
müdürü var. Evraklarını bile gelip giderken elinde taşıyor.” dedi. Özel Tarabya
Rum İlköğretim Okulu’nda da 4 kişilik bir Rum aile ikamet ediyor. Hademe Sabah
Yılmam’ın verdiği bilgiye göre müdür iki üç günde bir gelip okulu kontrol ediyor.
Öğrencisi varmış gibi çalışan müdür yardımcısı görevini yerine getirmek için Rum
aileden de yardım alıyor.

Yunanistan hassas değil

Yetkililer, bu durumu Lozan’ın şartları arasında yer alan İstanbul Rumları ve
Yunanistan’daki Batı Trakya Türklerinin mübadele dışı kalması nedeniyle tanınan
eğitim haklarına Türkiye’nin saygısı olarak değerlendiriyor. Batı Trakya
Türklerinin haklarının en güçlü savunucularından Sadık Ahmet’in eşi Işık Ahmet
öğrencisiz okullara müdür atanmasını skandal olarak nitelendiriyor. Işık Ahmet,
Yunanistan’ın Batı Trakya Türklerine öğretmen ataması yapmadığına işaret ediyor.
Sadık Ahmet’in kızı Funda ise, “Türk devleti Avrupa Birliği standartları
açısından yaptığı fedakarlıkları gündeme getirip, Yunanistan’daki Türk
azınlıklar için önemli destek sağlayabilir.” diye konuştu. Işık Ahmet’in verdiği
bilgiye göre İstanbul’daki Rum azınlığın mütekabili Batı Trakya’da Türkler için
240’a yakın okul bulunuyor. Ancak son yıllarda bu okullara bırakın Yunan
öğretmeni, Türk öğretmen bile atanamıyor.

 

Lozan Antlaşması ne diyor?

24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması’nın 37, 38, 39 ve 40.
maddeleri azınlık haklarını içeriyor. Okullarla ilgili kısım 40. maddede yer
alıyor. Bu maddeye göre Müslüman olmayan azınlıklara mensup Türk uyrukları, hem
hukuk bakımından hem de uygulamada, öteki Türk uyruklarıyla aynı işlemlerden ve
aynı güvencelerden yararlanıyor. Ayın madde azınlıklara dinî ve sosyal kurumlar,
her türlü okullar ve benzer öğretim ve eğitim kurumları kurmak ve yönetme ile
denetleme hakkı veriyor. Türkiye ise azınlık okullarına müdür yardımcısı atıyor.
Müdür yardımcısı ‘müdür başyardımcısı’ sıfatını taşırken müdürle aynı haklara
sahip oluyor.

Yorumlar kapatıldı.