İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

akşam: Papazlar üniversitede yetişsin

Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden faaliyete geçirilmesi gibi bir taleplerinin olmadığını belirten Patrik, din adamlarının üniversitede açılacak bir bölümde eğitilmesini istiyor

Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II., Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden faaliyete

geçirilmesi konusunda bir taleplerinin olmadığına değinerek, ‘Bizim hükümetten dileğimiz, hem din görevlisi hem de dil ve din öğretmenlerini üniversite seviyesinde yetiştirebilmek’ dedi.

Din adamları bizden

‘Din adamı yetiştirme’ sorununun, İstanbul’da faaliyet gösteren bir üniversite kapsamında, Türkiye Yerel Kültürler Bölümü açılmasıyla çözülebileceğini dile

getiren Patrik, açılacak bu bölüme Ermeni, Süryani, Kıldahi, Rum, Yahudi ve benzeri kültürlerin etüdü için birimler kurulabileceğini de söyledi. Patrik Mesrob II., ‘Her bir birimde, o kültürün eski ve yeni dilleri, edebiyatı, örf ve adetleri, din ve mezhep tarihi, teolojisi, müziği üniversite seviyesinde öğretilir’

dedi. Mesrob II., ‘Ermenistan’dan din adamı getirme’ konusunda ise ‘Eğer mevzuat uygun olsaydı, dünyanın her yanından İstanbul’a gelmeye can atan din görevlileri bulabilirdik. Çok da iyi olurdu. Ama, her nedense, Türkiye

vatandaşı olmayan haham, rahip ve imamlara, devletimiz çalışma müsaadesi vermiyor, sakıncalar görüyor. Bunların ne gibi sakıncaları olduğunu da bürokratlara sormak gerekir’ diye konuştu.

Ekümenik önemli

Tüm dünya Ortodoksları’nın Ekümenik Patriği olma sevdası yolundaki iddiaları da değerlendiren Mesrob II., sözlerini şöyle sürdürdü:

‘Anadolu’nun en eski iki kiliseleri olan Ermeni ve Süryani kiliseleri, Doğu Ortodoks mezhebine aittirler. Tarihte, Bizans Kilisesi, bizler için ‘Batı’ kilisesiydi. Bizler, bu nedenle İstanbul, Trakya ve Balkanlar’daki, Rusya’daki Ortodoks kiliselerine, ‘Batı Ortodoks Kiliseleri’ olarak bakarız. Dünyadaki Bizans menşeli kiliseler, bugün 16 ayrı bağımsız Ortodoks kilise ve patrikhanelerinden oluşan bir ‘federasyon’ gibidir. Her birinin kendi patriği veya eş değerdeki bir ruhanisi vardır. Tarihi gerçek odur ki, bu 16 ruhani reisin eşitler arasında birincisi, bugün İstanbul’da görev yapan Patrik Bartolomeos’tur. İstanbul Ortodoks Patrikliği’nin birincilliği, tüm Hıristiyanlarca evrenselliği kabul edilen ve 381 yılında toplanmış olan 2. İstanbul Konsili’nin kararıyla perçinleşmiştir. ‘Ekümenik’ unvanı da oradan gelmektedir. Bu unvanın geçerli olup olmadığını, 21. yüzyılda tartışmak ve siyasi polemik için kullanmak artık gülünç olmaya başladı. Tüm dünya kiliseleri nezdinde İstanbul’daki Rum Ortodoks Patriği zaten ekümeniktir. Esasen bu, ‘eklizioloji’ dediğimiz kilise biliminde kullanılan bir terimdir, siyaseten kullanılmaması gerekir.’

Kaan ÖZBEK / İSTANBUL

Yorumlar kapatıldı.