Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılması konusuna sıcak baktığını belirterek, ”Bunun çözülmesi gerektiğini düşünüyorum. Ama, güzel bir atasözü vardır, olma keser gibi hep bana hep bana, ol testere gibi bir bana bir sana” dedi.
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Eric Edelman, Milli Eğitim Bakanı Çelik’i makamında ziyaret etti.
Çelik, burada yaptığı konuşmada, görüşmede iki ülkenin eğitim alanındaki işbirliğinin ele alınacağını söyledi. Türkiye’nin ABD’ye lisansüstü düzeyde en çok öğrenci gönderen ülke olduğunu hatırlatan Çelik, ”Biz, burada herhalde bir Irak meselesini değil, özellikle eğitim alanında bir görüşme yapacağız” dedi. Çelik, Büyükelçi Edelman’a görevinde başarılar diledi.
Büyükelçi Edelman da, diplomatlıktan önce eğitimci olduğuna işaret ederek, bu nedenle eğitim konusuna büyük ilgi duyduğunu kaydetti. Türkiye’nin ABD’ye en çok öğrenci gönderen Ortadoğu ve Avrupa ülkeleri arasında yer aldığını belirten Edelman, eğitim konusunda her iki ülkenin yapacağı işbirliğinin daha da geliştirilebileceğini söyledi.
RUHBAN OKULU
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, bir gazetecinin, Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılmasına ilişkin sorusu üzerine, dün Fener Rum Patriği Bartholomeos ile yaptığı görüşmede ve daha önce çeşitli vesilelerle bu konudaki düşüncelerini dile getirdiğini ifade etti.
Demokratik, laik bir ülkede hangi dine mensup olursa olsun o insanların kendi dinlerini hür bir şekilde öğrenmesinin ve o dinlerin ilahiyatına ilişkin her düzeyde eğitimin yapılmasının anayasal güvence altında bulunduğunu anlatan Çelik, şöyle konuştu:
”Patrikhanenin talebi olan ruhban okulu, aslında yıllardan beri gündemde olan, ama bir türlü çözülemeyen bir konudur. Buradaki temel yaklaşım, bu mütekabiliyet meselesinden kaynaklanıyor. Özellikle, biliyorsunuz Lozan Anlaşması’nın gereği Batı Trakya’da bizim bir Türk azınlığımız var ve Türkiye’de de bir Rum azınlığı var. Onlar bizim vatandaşlarımızdır, onlar bizim birinci sınıf vatandaşlarımızdır. Karşılıklı olarak bu işin yapılması gerekiyor.
Ben, bu meseleye son derece sıcak bakıyorum, bunun çözülmesi gerektiğini düşünüyorum. Ama, Türkçemizde güzel bir atasözü var, der ki ‘olma keser gibi hep bana hep bana, ol testere gibi bir bana bir sana’… Yani, Kıbrıs meselesinde de, Batı Trakya meselesinde de aslında karşılıklı adımların atılması gerektiğini düşünüyorum. Ancak, tekrar ifade etmek istiyorum; ruhban okulunun açılması bana göre gecikmiş bir olaydır.
Bir an önce bu meselede gerekli incelemeler yapılacak ve netice itibariyle bu Dışişleri’ni ilgilendiren bir konudur. Birlikte bir karara varılacaktır. Dünden itibaren sayın Patriğin ziyaretinin ardından ben bir komisyon kurdurdum. Bütün altyapısını, hukuki durumlarını araştırıyorlar. Gerekli neyse onlar yapılacaktır.” Çelik, ”Mütekabiliyetten bahsettiniz, Türkiye ne istiyor?” şeklindeki soru üzerine de, ”Batı Trakya’da da bizim bir Türk azınlığımız var. Onların eğitimini, öğretimi konusunda da aynı adımların atılması gerekiyor. Görüşmelerle meselenin çözülebileceğine inanıyorum. Ortada aslında çözülemeyecek, kangren olmuş bir problem olduğuna inanmıyorum” yanıtını verdi.
Yorumlar kapatıldı.