İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

radikal: Vakıflar mülklerini alamadı

İSMAİL SAYMAZ

İSTANBUL – Tasarrufları altındaki mülklerine tapu kaydı alabilmek için İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne başvuran cemaat vakıflarının büyük çoğunluğu umduklarını bulamadı. Toplam 1819 başvurudan 226’sı değerlendirmeye alınmazken, 574 başvuru, ‘ilgili mülkler tapu kayıtlarında bir başkasına ait olduğu’ gerekçesiyle reddedildi. 579 başvuru ise

‘belgeler eksik olduğu’ gerekçesiyle geri çevrildi. Çoğu, tapu kaydı zaten vakıflara ait olan mülklere ilişkin 440 başvuru onaylandı.

‘AB Uyum Yasaları’ kapsamında değiştirilen ‘2762 sayılı Vakıflar Kanunu’na ilişkin çıkarılan, ‘Cemaat vakıflarının tasarrufları altındaki mülklerini tescil etmeleri’yle ilgili yönetmelik gereğince, 100’ü aşkın azınlık vakfı, İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne başvurdu. Yasal değişikliğin yapıldığı ‘9 Ağustos 2002’den önce ‘satın alma, vasiyet ya da bağış’ yoluyla vakıfların tasarrufuna giren mülklerle ilgili olarak, toplam ‘1819’ başvuru yapıldı.

Bunlardan, tamamı Rum vakıflarına ait 226 başvuru, ‘ilgili yönetmelikte yayımlanan başvurabilecekler listesi’nde adı geçmeyen vakıflarca yapıldığı gerekçesiyle dikkate alınmadı.

Eksik belgeye iki ay süre

Ankara’daki Vakıflar Meclisi’nde incelenen ‘1593’ başvurudan 574’ü reddedildi. Bunlardan 302’sinin Rum, 232′ sinin Ermeni, 13’ünün Musevi vakıflarına, 27’sinin de Bağımsız Türk Ortodoks Kilisesi Vakfı’na ait olduğu öğrenildi. Buna gerekçe olarak, ‘ilgili mülkün tapuda kamu, özel hukuk, tüzel ve gerçek kişilere ait olduğu’ gösterildi. 579 başvuru da, ‘belgeler eksik olduğu’ gerekçesi ve ‘iki ay içerisinde yeniden başvurmaları’ kaydıyla geri gönderildi.

Buna karşılık, 408’i Rum, 26’sı Ermeni ve dördü Musevi ve ikisi Bulgar-Ortodoks vakıflarına ait olmak üzere; 440 mülkle ilgili başvuru onaylandı. Bunlardan tamamına yakını, ‘ilgili mülkler tapuda kendi adlarına kayıtlı olduğu’ için olumlu yanıt aldı. Böylece, azınlık vakıflarının tapulu mülklerinin kendilerine ait olduğu ‘yeniden’ tescillendi.

Erenerol’un vakfına da ret

Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne başvuran vakıflar arasında, ilgili yasa değişikliği tartışıldığı sırada ‘milliyetçi’ bir tutum takınan, Sevgi Erenerol yönetimindeki Bağımsız Türk Ortodoks Kilisesi de var. Vakfın 29 başvurusundan 27’si reddedilirken, ikisi de belgeleri eksik olduğu gerekçesiyle geri gönderildi. 1936 Beyannamesi’nde yer alan mülklerini tescil ettirebilmek için başvuruda bulunduklarını belirten Erenerol, “Beyanname dışı mülkler için beyanda bulunmadık. Bunlar da reddedildi. Sonuç, normal. Devlet ne gerekiyorsa öyle hareket ediyordur. Hakkım varsa, verir” dedi. AİHM’ye başvurmak gibi niyetlerinin olmadığını söyleyen Erenerol, “Ben Türkiye Cumhuriyeti’ni tanırım. Memleket kaçmıyor ya! Benim mallarım da bu memlekette olduğuna göre, daha vaktimiz var” diye konuştu.

‘Dava açacağız’

Ermeni cemaati avukatlarından Luis Bakar, başvuruların hiçbir kriter gözeltilmeden yanıtlandığını ileri sürerek, şunları söyledi:

“Vasiyet ya da bağış yoluyla vakfın tasarrufuna giren mülkleri, ‘Bu başkasının üzerine kayıtlıdır’ diye reddetmişler. Evet, zaten başkasının adına kayıtlı olan malı vakfın adına tescil ettirmek için başvurmuştuk. Böyle yanıt mı olur? Bölge müdürlüğü aleyhine dava açmayı düşünüyoruz.”

İstanbul’da Rumca yayımlanan İHO Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Andrea Rumbopulos da, başvuru yapan vakıflara verilen yanıtların dayanaksız olduğunu savunarak, şöyle konuştu:

“Böyle olacağı, yönetmelik çıktığında belliydi. Bu yüzden iki üç kez değiştirildi. Türkiye’de hukuki yollar tükenirse AİHM’ye gideceğiz. Cemaatimiz 1970’lerden beri mallarını kaybediyor. Bakın, Fener Rum Patrikhanesi tüzelkişilik olarak kabul edilmediği için başvuruları doğrudan reddedildi. İşi burada çözmek isterdik, ama olmuyor.”

‘O mallar başkasının’

İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü yetkilileri ise başvuruların, tapu kayıtlarında kamu kurum ve kuruluşlarıyla gerçek kişilere ait olduğu için reddedildiğini belirterek, şu açıklamayı yaptı:

“Tapuda başka bir kurum, kuruluş ya da kimseye ait olan malı bir vakfın tasarrufuna nasıl verelim. Ayrıca, vasiyet ya da bağış yoluyla edinildiği ileri sürülen başvurularda da yeterli belge gösterilmedi. Yalnızca, ‘Bu mülk bizimdir’ deniyor. Biz de, ‘Eksik belgeleri tamamlayın’ dedik. Ancak, vakıfların adına tescilli görülenlerin tamamını kabul ettik. Nihai kararı da, Vakıflar Meclisi verdi.”

Yorumlar kapatıldı.