RAB’BE YAKLAŞIN VE GÖRÜN
Cemaatimizin Sevgili Üyeleri,
Hristiyanlık, diğer dinlerden tamamen farklıdır, çünkü dinden daha başka bir şeydir. Hristiyanlık herşeyden önce Tanrı Oğlu’nun yaşadığı hayattır. O, bu hayatı kendisine iman edenler ve kendisini izleyenler ile birlikte yaşamaya devam ediyor.
Mesih Hristiyanlık, Hristiyanlık ise Mesih ile özdeştir. Yeni Ahit’in her bir kitabında, beden alışından “rablerin Rabbi, kralların Kralı” olarak ikinci gelişine kadar (Vahiy 17:14) O’nu, okuyoruz. Tanrı’nın Eski Ahit aracılığıyla halkına verdiği tüm vaatlerin tezahürü O’dur.
Mesih İsa, “Gökte ve yerde her türlü yetki bana verilmiştir!” dedi (Mat. 28:18). O, yeryüzündeki misyonu boyunca kendisinin insan bedenine girmiş Tanrı olduğunu söyledi. Bakire Meryem’den doğuşu, kutsal ve günahsız yaşamı, gerçekleştirdiği sayısız mucizeler, haça çıkışı ve aynı bedenle ölülerden dirilişi O’nun ilahi doğasını açıkça ortaya koyuyor.
Hz. Yeşaya Peygamber, Mesih’in doğumundan yedi yüzyıl kadar önce aldığı vahiyle peygamberlikte bulunuyordu: “İşte bakire gebe kalıp bir oğul doğuracak, O’na, ‘Tanrı bizimle’ anlamına gelen İmeynuel diyecekler” (Yeşaya 7:14, Matta 1:23).
Başmelek Cebrail, Celile’nin Nasıra kentinde Aziz Bakire Meryem’e görünerek zamanın geldiğini ve onun aracılığıyla tüm ilahi vaatlerin gerçekleşeceğini müjdelediğinde, “Sen Tanrı’nın lütfuna eriştin. Bak gebe kalıp bir oğul doğuracak adını İsa koyacaksın. O büyük olacak, kendisine Yüceler Yücesi’nin Oğlu denecek” dedi ve sözlerine İsa’nın sonsuza dek egemenlik süreceğini ve egemenliğinin sonunun gelmeyeceğini bildirerek son verdi (Luka 1:26-33).
Aziz Bakire Meryem’in “Ben Rab’bin kuluyum. Bana dediğin gibi olsun” (Luka 1:38) sözleriyle hayatını Tanrı’nın Kutsal Ruh’unun işlemesine açtığı o kutsal anda, dünyanın geleceğini değiştirecek ilahi “operasyon” başladı.
Aziz Bakire, bir insan olarak önce meleğin ihtişamına kapılarak şaşakaldı. Zihninde onlarca, yüzlerce soru belirdi. Bununla birlikte çok geçmeden kendine geldi ve ilahi vahyin tezahürüyle karşı karşıya bulunduğunu farketti, Tanrı’nın önünde eğilerek O’nun iradesine uydu.
Ermeni Kilisesi’nin Değerli Evladı!
Tanrı varlığının ruhani ve etkili sıcaklığını yüreğinde, tüm varlığınla duyabilmen için işte Kutsal Doğuş Yortusunun kandillerinin yakıldığı şu an sana bir fırsat veriyor. Nerede ve ne durumda olursan ol, kim olursan ol, bugüne kadar hayatını nasıl yaşamış olursan ol, gelebilir ve Büyük Ailen olan Kilise’nin mutlu coşkusuna girebilirsin.
Kutsal Doğuş ve Tanrı’nın Belirişi Yortusu vesilesiyle yakılan nur dolu sıcak bayram ateşine yaklaş ve ruhunun en derin yerlerine kadar ısın. Uzun süredir varlığının farkına varamadığın ve Yaratan’ın herbirimize verdiği o ruhani sezginin ne kadar çabuk uyandığına sen bile şaşıracaksın.
Hiç çekinme, bırak sıcak tövbe gözyaşların yüzünü ve dünyevi sıkıntılarla yüklü ruhunu yıkasınlar. Benliğinin yarattığı ve seni bugüne kadar tatmin etmeyen, geçici heves ve mutluluklara sürükleyen, seni üzen kabusların yerini sonsuz coşkunun nasıl kapladığını sen de göreceksin.
Gel! Bayram havasını tadabilmek için Kutsal Sofra’ya yaklaş ve Rab’bin ne kadar iyi olduğunu, O’nun varlığının senin hayatın için ne gibi bir tad ve güç kaynağı olduğunu, aynı inancı paylaşan kardeşlerinle bir arada bulunmaktan doğan o manevi desteğin gücünü sen de gör. Bu sevgi çağırısına kulak ver, bu lütuftan mahrum bırakma kendini.
Bu kutsal anda insanî gururunu, kibirini bir tarafa bırak ve dize gelerek Aziz Patriğimiz Nerses Şınorhali’nin duasını yüreğinin derinliklerinden oku: “Tanrı’nın Oğlu, gerçek Tanrı, Baba’nın bağrından alçalarak, kurtuluşumuz için Aziz Bakire Meryem’den beden aldın. Haça çıktın, gömüldün ve üçüncü gün ölülerden dirildin ve Baba’nın yanına ihtişamla yükseldin. Göğün ve Senin önünde günah işledim. Krallığınla tekrar geldiğinde, tövbe eden hırsıza vaat ettiğin gibi, beni de hatırla. Tüm yarattıklarına ve ben günahkara merhamet et”.
Ermeni Kilisesi’nin Sevgili Evladı!
Aziz Bakire Meryem’in örneğiyle Tanrı iradesine uy! Bağrının Beytlehem’e, yüreğinin de Kutsal Bebek’in konulduğu yemliğe dönüşmesine izin ver.
Aklının, yüreğinin ve ruhunun derinliklerinde Beytlehem’deki çobanlarla bir oluver, ve Tanrı’nın görkeminin bir ışık gibi senin üzerine doğduğunu görecek, semavi ziyarete nayil olacak, yemlikte kundak bezlerine sarılı olarak yatan Kutsal Bebek’i ruhunun gözleriyle görmeye layık olacaksın.
Bu gece herşeyi bir tarafa bırak ve varlığının en derin yerlerinden Başmelek Cebrail’e ve ona eşlik eden semavi güçlerin coşkulu ilahisine kulak ver, onların ezgilerine sen de katıl: “En yücelerde Tanrı’ya yücelik olsun. Yeryüzünde O’nun hoşnut kaldığı insanlara esenlik olsun!” (Luka 2:14).
Doğudan Kutsal Topraklara yolculuk eden üç bilgeye sen de katıl! Beytlehem’in üzerine konan yıldızı sen de takip et. Kutsal Bebek’i ve annesi Aziz Bakire Meryem’i sen de bul, ve bebğin önünde yerlere kadar eğilme hazını sen de yaşa. Bilgelerin hazinelerini açarak İsa’ya altın, günnük ve mürü nasıl sunduklarını gör. Gecikme! İsa’ya herşeyden önce sen de yüreğini sun. Unutma, O’nun Kutsal Doğumu Tanrı sevgisinin ürünüdür! “Çünkü Tanrı dünyayı o kadar sevdi ki, Tek Oğlu’nu verdi. Öyle ki, O’na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, hepsi sonsuz yaşama kavuşsun” (Yuhanna 3:16).
Ermeni Kilisesi’nin Sadık ve Öz Evladı!
Bin yıl önce yazılmış olan Narek’li Aziz Krikor’un Dua Kitabı’nı oku ve Aziz Bakire Meryem’le birlikte sen de Tanrı’yı yücelt: “Rab’bin, göğü ve tüm yeri yaratan Yüce Rab İsa’nın Annesi’sin sen! Tanrısal özüyle bizim tabiatımızla birleşen O’nu, mükemmel insan ve mükemmel Tanrı olarak açıklanamaz bir sırla dünyaya getirdin. O’nu Semavi Pederimiz ve Kutsal Ruh’la birlikte yüceltiyoruz. O’na ebedler ebedince yücelik olsun. Amen!”.
Cemaatimizin Sevgili Üyeleri,
Hepinizi bayram coşkusuyla kucaklıyor ve nice mutlu bayramlar diliyorum!
Krisdos dzınav yev haydnetsav! Mesih doğdu ve belirdi!
Orhnyal e haydnutyunın Krisdosi! Mesih’in belirişi mübarektir!
+ M e s r o b
Ermeni Patriği
Yorumlar kapatıldı.