Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 24 Kasım Pazar günü verdiği iftara Fener Rum Patriği Bartholomeos’un talebi üzerine, davetli olmasına rağmen katılmaması istenen Türk Ortodoks Patriği Selçuk Erenerol, ‘‘Patriğe, ‘Diyanet, bizi sen mi yönetiyorsun?’ diyemedi’’ dedi. ”
Selçuk Erenerol, Topkapı Eresin Otel’de verilen ve bütün dinlerin temsilcilerin katıldığı iftar öncesi, kendisini telefonla arayan İstanbul Müftü Yardımcısı Bayram Erdoğan’ın, bu iftara katılmamasını, bunu Patrik Bartholomeos’un istediğini haber verdiğini söyledi. Adnan Menderes’in Başbakanlığı döneminde 4 kiliseleri olduğunu, birinin yol için istimlak edildiğini ve halen 3’ünün hizmet verdiğini, cemaatlerinin ise 250-300 kişiyi geçmediğini belirten Erenerol, şöyle konuştu: ‘‘Bayram Bey’le konuşmamızda, bir gazetede yazıldığı gibi, ‘Mademki istenmiyorum, gelmem’ demedim. Ne demek istendiğini anladığımı belirterek, ‘Utanmıyor musunuz? Gelmemem icap ediyordu o zaman niye davetiye gönderdiniz? Bizi siz mi yönlendireceksiniz, diyemediniz mi? Diyemezsiniz. Hepiniz uşaksınız’ dedim ve kapadım. Aslında bunlar Bayram’ın boyunu aşar. Mehmet Nuri Yılmaz’ın da. Yılmaz, konuyu bağlı bulunduğu Devlet Bakanı’na bildirir. Onlar da bunu Dışişleri’ne götürür. Karar oradan gelir. Atatürk bizi ölünceye kadar destekledi, Patrikhane’ye ‘kale olalım’ diye. Gelen hükümetler hep politika yaptı. ‘Aman Patrikhaneyi küstürmeyelim. Türk-Yunan dostluğu bozulmasın’ diye. Çok yazık bu halen devam ediyor.’’
DİYANET’TEN SAVUNMA
Diyanet İşleri Başkanlığı ise iftar davetlerine Türkiye’deki tüm ruhani liderlerin çağırıldığını belirtti. Diyanet, davete Türk Ortodoks Patriği Selçuk Erenerol’un çağırılmamasını ise İstanbul Müftü Yardımcısının tecrübesizliğine bağladı. Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, şöyle denildi: ‘‘Bu işleri takip eden İstanbul Müftü Yardımcısı Bayram Erdoğan’ın İstanbul’da yeni olması ve bu konudaki tecrübesizliği sebebiyle talihsiz bir hadise yaşanmıştır. Bu olayda herhangi bir ihmal veya kasıt bulunmaması söz konusu olmadığı gibi, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca dini liderler arasında bir tercih ve tefrik yapılması veya dini liderlerin başkanlığımızı yönlendirmesi de söz konusu değildir.’’
Yorumlar kapatıldı.