Sezen Aksu’nun 30 Ağustos’ta Aspendos’ta,
Türkçe, Kürtçe, Arapça, Ermenice ve Rumca şarkılar söylediği konserine, Ege Ordu
Komutanı Orgenaral Hurşit Tolon’un tepki göstermesi lüzumsuz bir dalgalanmaya
neden oldu.
Hurşit Tolon’u sadece MHP destekledi.
Avrupa Birliği standartlarında bir demokraside, şarkı söyleyen divalar değil,
savunma dışında her türlü siyasi konuya gereksiz bir şekilde görüş bildiren
“konuşkan paşalar” sorun yaratır.
Yeni bir dünya kuruluyor. Ulus devletlerin birbirleriyle kanlı bıçaklı olduğu
dönemler değil, insanların birey olarak kutsallaştığı bir yeni çağdayız. Bu
topraklar üzerinde yaşamış olan uygarlıklara ve Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşlarının kültürlerine sahip çıkmanın doğal karşılanması gerekirken, buna
tepki göstermek, bir önceki dönemde yaşanmakta olduğunun göstergesi.
Dünya teknolojisi kol gücünden beyin gücüne geçince, bireyin kutsallaşması
azınlıklar kavramını da değiştirdi. Ülkelerdeki çoğunluk etnik gruplar değil,
çoğunluğa ait olmayan kültürlerden gelenler de çok önem kazandı.
Yüz milyonluk bir nüfusta bir tek birey bile farklı bir kültürün
temsilcisiyse onun geleneğine, göreneğine, kültürünü uygulayıp geliştirmesine
olanak tanınmaya başladı. Azınlıklar kavramı, ulus devlettekinden çok farklı bir
biçimde algılanıyor şimdi.
Bizdeki militerler, bir önceki dönemin hipnozlarıyla yaşamaya devam
ediyorlar. Havel’in deyişiyle “insanların sınırlardan daha önemli olduğunun”
farkında değiller.
Türk militer bürokrasisinin algılamakta zorlandığı bu yeni çağda, halkına
farklı dillerde şarkılarla mutluluklar dağıtan divalar, toplumların sevgilisi
olurken, “konuşkan paşalar” da insanı keşfetmeyen eski dönemin tabularının
simgesi olarak kalıyor.
Yorumlar kapatıldı.