Geçen yazimizda Yervant Odyan’in klâsiklerimiz arasina giren “Arakelutyun mI i Dzablvar” adli eserinden bahsederken Aras yayinevinin gene Odyan’in “Yoldaş Pançuni” adli eserini türkçeye kazandirdigini söylemiştik. Burada ek bir bilgi verelim.
“Arakelutyun mI i Dzablvar” (Dzablvar’a dogru bir misyon) Odyan’in 1908 Meşrutiyet yillarinda Kafkasya’dan “hurriyet” kokusu alip gelen birtakim “sosyalist” haylarin ehliyetsiz ellerle ne idügü belirsiz “ideolojik” naneler yediklerini aci aci hicveden bir eseri. Bu eser “Inger Pançuni” (yoldaş Pançuni) nin “merkeze” hitap ettigi 12 adet mektubundan mûrekkep…Sakin, sorunsuz bir Anadolu hay köyünü “sinif çatişmasi”, “sendikacilik” gibi “özgün” fikirlerle “donatip” dertsiz başa dert açan yoldaş Pançuni’nin hikâyesini Odyan sonra “Inger Pançuni Vasburagani meç” adli ikinci bir kitapta devam etmiş, Van’da geçen bu eser birinci kitabin tam devami olmuştur. Kisaca, Odyan “Arakelutyun mI i Dzablvar” adli 12 mektupluk eserini “Inger Pançuni Vasburagani meç” (Yoldaş Pançuni Vasburagan’da) ile 14 mektupluk eser olarak devam etmiştir. Bu eserleri okurken arevelahay okuyucular bugünkü Hayasdan’da maalesef kullanilan yari lâtin köklü, yari rusca kelime yapisina uydurulmuş “Missa, korüptziya, burjuaziya, brobaganda, obskürantizm, brovokatziya, reaksiyonner, liga,” gibi soysuzlaşmiş kelimelerin aslinda Sovyet idaresi öncesi Kafkas hayligi tarafindan arevelahayerene sokuldugunu da görürler.
Bu yazimizin konusu Aras’da yayinlanan hokeluys RUPEN MAŞOYAN’in “Yev aytbes abretzank” (Ve öyle yaşadik) adli kitabi. 1928 de Istanbul’da dogan Maşoyan (birkaç yil evvel vefat etti) o devrin bolsahay gazeteci ve yazarlarin dil ve ûslubunu özgün bir şekilde bize ileten bir yazarimiz. 1950 yillari başinda “Nor Luys” (Yeni Işik) adli edebiyat dergisinde yayinladigi hikâye ve makaleleri bize o devrin günümüze izdüşümünü verir. Aras’da yayinlanan bu eserinde birkaç iyi hikâye yaninda o devrin hay gazete ve yazarlari hakkinda da güzel hatiratlari var…Hikâyelerinden burada “Klkhu tzav” (baş agrisi) zikre deger…. Özetle, genç bir adam üç yildir çektigi baş agrisindan kurtulmak için tavsiye üstüne elinde bir kartvizitle ünlü bir asabiyeciye gider. Bekleme salonunda sirada bir sürû insan vardir. Doktor her hastaya beş dakika ayirir. Doktorun kapisi açildiginda siradaki genç odada doktora muayenenin 15 lira oldugunun yazildigini görünce bunu verecek parasi olmadigindan panige kapilir ve hatta orayi terk etmeyi bile düşünür….Bunlari tasarlarken artik hayati kendine zindan eden üç yillik baş agrisini unutur ve doktora veremeyecegi o 15 lira ona orada cehennemi anlar yaşatir…..
Maşoyan bu eserinde bize o yillarin hay gazeteci ve yazarlarindan hatiralarini naklederken birkaç isim dikkati çekiyor. Bunlardan ilki o devrin en iyi yazarlarindan ve sosyalizlme bel baglamiş, sosyal haksizliklara karşi cüretle savaşmiş hokeluys ZAVEN BIBERYAN . Zaven Biberyan dostlari tarafindan da hiç ummadigi haksizliklara bir gün tahammül edemez hale gelir ve hay edebiyatina ömür boyu sirt çevirir. Maşoyan’in verdigi ayrintili ve hüzûnlû hatiralara Biberyan’in başka bir dostu, Rober Haddeciyan da yeni çikan hatira kitaplarindan birinde ( “Odaraganner aşkhadasenyagis meç” : çalişma odamdaki yabancilar) adli yapitinda uzun uzun deginir ve bu ces’ur, ces’ur oldugu kadar da yakin tarih hay edebiyatinda büyük degeri olan Zaven Biberyan’dan hayerenin yeterince faydalanamamasinin üzüntülerini dile getirir. Zaven Biberyan’in son ve şaheseri olan “Mrçünneru varçaluysI” ( karincalarin günbatişi) Aras yayinevi tarafindan “Babam Aşkale’ye gitmedi” başligi altinda tûrkçeye kazandirilmiştir. Ben Zaven Biberyan’i 1975 de Aram Andonyan’in “Balkan savaşi” adli eserini türkçeye tercûme ettigi yil tanimiştim. O tercüme o zaman Sander yayinevi tarafindan yayinlanmiş, şimdi ise Aras yayinevi tarafindan tekrar okuyucuya kazandirilmiş oldu.
Maşoyan’in ve Haddeciyan’in kitaplarinda bahsedilen bir başka yazar ve şair de Haygazum Kalusdyan…Bu bedbaht ve hayatta maddi sikintilar içinde güzel eserler vermiş bolsahay şairimizin hayatindan ilginç pasajlari iki ayri yazarimizin da eserlerinde buluyoruz.
Kitabinda Maşoya,n Bolsahay gazetecilerden bahsederken daha çok 6-7 Eylül 1955 de yapilan tahammülü güç haksizliklardan ve vahşetten yilip dişariya göç edenlerden bahseder. Bunlardan Paris’te bir zamanlar Aşkharh (dünya) gazetesini çikaran ve Istanbul’daki “Nor Or” dergisi ile ûnlü Avedis Aliksanyan’ in hatiralari oldukça ilginç yer tutar. Bunlarin yani sira Hagop Mntzuri, okul siralarinda kitaplarda ismine rastladigimiz Babiali’de Nuruosmaniye caddesinde Reşit handaki matbaaci Hagop Abrahamyan vs….Bu Abrahamyan matbaasinda 1940 lardan sonra Bedros Adruni’nin “Tvapanutyun” (aritmetik), Zabel ve Hrant Asadur’un “Tankaran” (hazine adli ermenice okul kitabi) ve diger “kidutyun” (tabiat bilgisi), “gronk” (din) kitaplari basilirdi. Bu matbaa 1960 li yillarin başlarina kadar devam etmişti.
Hokeluys Maşoyan sayesinde ellili yillarin bolsahay yayin hayatini, matbaacilik mesleginin haylarda ne kadar ônemli bir yeri oldugunu, hayeren gazete ve edebi dergilerin bûyük zorluk ve fedakârliklarla nasil ve ne gibi maddi şartlarda abonelerden para toplama zorluklari yaninda çikarildigini hüzün ve degerli yakin tarih bilgisi olarak okuruz.
Gelecek yazimiz varbed Yervant Gobelyan ‘in Aras’da yayinlanan bir eseri ûstûne olacak.
Ohannik Akopcan
Yorumlar kapatıldı.