Yazının tamamı şöyle..
Ermeni Patriği Mesrob Mutafyan, ocak ayında neredeyse ilk kez Türkiye’de azınlıklar ve temsilcilerinin ortada çok gözükmeme ilkesini bozdu. Kalktı Ankara’ya gitti, Ecevit, Bahçeli, Yılmaz, parti liderleri ve çeşitli bakanlarla görüştü. Bu ciddi çıkarmanın nedeni, Meclis’te bekleyen vakıflar yasa tasarısı idi. Tasarı, azınlıklara ve Türklere iki farklı vakıf sistemi getiriyor. Anlaşıldığı kadarıyla Mutafyan’ın temel itirazı, tasarının
9. maddesinde ‘Yukarıdaki hükümlerin uygulanmasında devletlerarası mütekabiliyet şartı aranabilir’ ibaresi. İstanbul Barosu Azınlık Hakları Çalışma Grubu, bunu şöyle yorumlamış: “Mütekabiliyet ilkesi (devletlerarası karşılıklılık ilkesi) vatandaşa uygulanmaz. Bu ilke, yabancılar hukuku alanında ve bir başka devlet vatandaşına uygulanan ilkedir.” Yani Türkiye Cumhuriyeti farklı etnik kökenden vatandaşlarına hâlâ ‘yerli yabancı’ ve rehin muamelesi yapıyor.
Tasarının, ayrıca haksızlıkları gidermese de azınlık vakıflarına hiç değilse ellerindeki malları koruma şansı veriyor. Türk vakıfları açısından ise yeni bir zapturapt yasası. Şu anda yeniden hazırlanmak üzere geri çekildi. Umalım Mutafyan, azınlık vakıfları konusunda derdini anlatabilmiş olsun. Bizse sivil toplum açısından derdimize yanalım!
Yorumlar kapatıldı.