Her yil geleneksel olarak duzenlenen Kiliselerarasi Ruhani Birlik ve Baris
icin Dua Haftasi vesilesiyle Ermeni Kilisesi’nin planladigi Ekumenik Dua
Toreni, 26 Ocak 2002 Cumartesi gunu, saat 18.00’de, Kumkapi Surp Harutyun
Kilisesi’nde gerceklesti.
Istanbul’daki tum Hristiyan kiliselerinin temsilcilerinin katildigi dua
torenini Ruhani Kurul 2. Baskani Rahip Sahag Masaliyan yönetti. Coksesli
ilahileri Adrusan Hallacyan yönetiminde seslendiren Vartanants korosuna Lusi
Kahveciyan orgla eslik etti.
Rahip Sahag konustugu vaazde ozet olarak soyle dedi:
“Kilisenin iki bin yillik tarihinde birlik arayislari hep mevcuttu. Ama tam
tersine iki bin yil sayisiz aci bolunmelere yol acti. Garip bir tezatla,
birlik icin cabalamanin, bu bolunmelerin temel nedenlerinden biri oldugunu
goruyoruz.
Bunun nedeni birlik ilkesinin yanlis secilmesiydi. Bu ilke, buyuk
kiliselerin ya da imparatorluklarin zor kullanma pahasina Mesih’in evrensel
kilisesini bir dilde, bir kulturde, bir torende veya bir merkezde degismez
bir doktrinle birlestirme girisimiydi. Bu zorlama, kiliselerin kendilerini
korumak icin daha da sertlesmelerine ve iclerine kapanmalarina neden oldu.
Bugun birlikte dua edebilen Katolik, Ortodoks, Resuli ve Protestan
Kiliseleri bir zamanlar birbirlerinin adini duymaktan bile rahatsiz
olmaktaydilar. Bu yanlis birlik ilkesi, ekumenik harekette reddedildi.
Kiliseler birbirlerinde olan degerleri takdir ettiler ve evrensellik
iddiasindan vazgecerek her kiliseye kendisi olma hakkini tanidilar. Bu
anlayis bugun birbirimizin gozlerinin icine saygiyla bakmaya baslamamiza yol
acmistir.
Bir ikinci buyuk yanlis ise, caglar boyunca bir takim kiliselerin
kendilerinin en iyi ve Rab’be en makbul kilise oldugu inancindan
kaynaklaniyordu. Bunun icin atalarimiz bazen komik dusmek pahasina
kendilerine buyuk ve digerlerini dislayan isimler vermislerdir. Birisi
kendine Katolik demistir, yani, ben tek evrensel kiliseyim, dolayisiyla
benden olmayan kilise degildir. Bir baskasi kendini Ortodoks olarak
nitelemistir. Bu, ‘en dogru imana ben sahibim’ dolayisiyla siz dogru imana
sahip degilsiniz demekti. Bazilari kendilerini Resuli (Apostolik,
Arakelagan) Kilise olarak adlandirdilar. Bu da, biz Isa’nin havarileri
tarafindan kurulduk, sizinse kim tarafindan kuruldugunuz mechul oldugu icin
saglam degilsiniz, demekti. Bir baskasi kendini yenilenmis Reform olmus
kilise olarak adlandirdi. Bu ise biz ilericiyiz ve biz sizin gibi kohnemis,
eskimis ve yanlis yollara sapmis bir kilise degiliz demekti. Bir digeri biz
Kilise’deki her turlu gelenegi protesto ediyor ve Kutsal Kitap’a donuyoruz
dedi ve kendisini Protestan olarak adlandirdi. Bir baskasi Incilci Kilise
dedi kendine. Bu Incil’e en cok deger veren biziz, siz batil inanclara
sapmissiniz demekti.
Yirminci yuzyilda ekumenik hareket, her kilisenin Rab Isa’nin Evrensel
Kilise’ninde bir yeri doldurdugu ve Rab’bin ozel bir lutfunu kendi halkina
ilettigi anlayisinin yerlesmesini sagladi. Biz Rab’bin kilisesi oldugumuzu
soyleyebiliriz, ama bu bize baska kiliselerin O’nun kilisesi olmadigini
soyleme hakkini vermez. Oyleyse hepimiz de Rab’bin bizi koydugu tarlada
halklarimiza Yasam Suyu’nu sunan kiliseler olmaliyiz. Rab’bin bizi koydugu
yerde ve kosede… Tum dunyayi ise O’na birakalim! Birlik yolunda bizleri
guden O olsun!”
Törenden sonra konuklar, Kilise Vakfi ve Kadınlar kolu tarafindan duzenlenen
cay sofrasiyla agirlandilar.
Yorumlar kapatıldı.