İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Lraper: Gayrimuslim Vakiflari Tartisma Konusu

GAYRIMUSLIM CEMAAT VAKIFLARI SORUNU HAKKINDA SICAK TARTISMA

ISTANBUL, 21 Ocak 2002 (“Lraper” Kilise Bulteni)-
Flash TV uc gun ard arda yaptigi yayinlarla (19, 20 ve 21 Ocak 2002) Devlet
Bakanligi tarafindan hazirlanan 227 sayili Vakiflar Genel Mudurlugu’nun
Teskilat ve Gorevleri hakkinda KHK’de degisiklikler ongoren tasariyi gundeme
getirdi.

Yalnizca asiri milliyetci goruse sahip kisiler arasindan secilmis
konusmacilar surekli olarak Kanun Tasarisini elestirdiler, Ermeni ve Rum
dini liderleri hakkinda kucuk dusurucu ifadeler kullandilar.

Flash TV’nin uc gun suren bu olumsuz yayini Ermeni cemaati icinde uzuntu ve
infiale neden oldu. 21 Ocak Pazartesi gunu Jamanak gazetesi tartismayi
surmansetten verirken, gerek basili gerek internet uzerinden yayinlari ile
tum dunyaya ulasan Nor Marmara gazetesi habere birinci sayfasinda genis yer
ayirdi.

Genel olarak Vakiflar Genel Mudurlugu’nun teskilat ve gorevlerinde
degisiklik yapmak uzere hazirlanan yasa Tasarisi, Turkiye’deki Ermeni ve
diger gayrimuslim cemaatlerin tasinmaz mal edinme kosullarini da duzenliyor.

Flash TV programa yalnizca tasariya karsi olan konusmacilari davet etmisti.
Konusmacilar sirayla Turkiye’deki Ermeni ve Rum patrikleri hakkinda
suclamalarda ve hakaretlerde bulundular. Iki Patrik de “Turk Hukumetinin
cikarlarina karsi calismak” ile insafsizca itham edildiler.

Konuk yorumcular haksiz bir sekilde, Turkiye’nin ekonomik kriz icinde oldugu
bir donemde Ermeni ve Rum patriklerinin kendi cemaatlerini mali yonden
guclendirmeye calistiklarini iddia ettiler.

Konusmacilar, Turkiye’deki bu azinliklarin ve onlarin cemaat vakiflarinin
devlet guvenligi icin bir tehdit olusturdugunu iddia ettiler ve özetle
Devlet Bakani’nin tasariyi geri cekmesini istediler.

Programlara katilan konusmacilardan ikisi eski bakanlardan Enis Oksuz (MHP)
ve Agah Oktay Guner (DYP) idiler. Her ikisi de acikca tasariya karsi
ciktilar ve Bakanlar Kurulu’nu degisiklikleri kabul etmemeye cagirdilar.

Tum bu haksiz ve hakaret dolu soylemlerden rahatsiz olan bir cok kisinin
Flash TV’yi aramasina ragmen, programa baglanabilen tek kisi “Agos” gazetesi
Genel Yayin Yonetmeni Hrant Dink oldu. Dink konusmacilarin haksizlik
yaptiklarini, bu tip konularin daha yumusak bir uslupla tartismanin daha
dogru olacagini belirttikten sonra programin tarafsiz olmadigini,
azinliklardan bir avukat ya da temsilcinin davet edilip saldirilara cevap
vermesinin yerinde olacagini ifade etti. “Ermeni Patrigi’nin ne gibi bir
sucu var? Patrik nereye, hangi devlete basvurmaliydi?” diye soran Dink,
Ermeni cemaatinin vakiflara ve mala ihtiyaci olmadigini iddia eden
konusmacilara Ermeni okullarinin bu vakiflar sayesinde ayakta
durabildiklerini soyleyerek, cocuklarin egitimine devletin hic bir katkida
bulunmadigini hatirlatti.

Flash TV’nin yayinlari, Vakiflar Kanununda degisiklik yapilmasi gerektigini
dusunenlere karsi anti-azinlikci duygularin ilk kez ulusal yayin yapan bir
televizyonda ciddi olarak ifade edilisi oldu. Turkiye’deki gayrimuslim
azinliklar hakkinda tek yonlu aciklamalar ve zorlama iddialar ile gercekler
saptirildi.

En akil almaz iddia ise Turk Ermeni cemaat vakiflarina mal edinme hakki
verildigi takdirde, Yahudilerin Israil devleti kurmak yolunda 19ncu yuzyilda
Filistinde tarlalar satin almalari gibi, Diaspora Ermenileri’nin de genis
toprak parcalari satin alabilecekleri oldu.

Ote yandan Flash TV, gercekte bir hukuksal, anayasal sorun olan konunun ozu
hakkinda hic bir objektif aciklama getirmedi.

Turkiye Cumhuriyeti Anayasasi kendi vatandaslarinin mulkiyet hakkini guvence
altina almaktadir. Turkiye tarafindan imzalanmis olan Lozan Baris Antlasmasi
da Turkiye’deki “resmi azinliklar” olarak Rum, Ermeni ve Yahudi cemaatlerine
ve onlarin kurumlarina ayni haklari saglamaktadir.

Ancak, yillar boyunca, birbirini izleyen hukumetler “ozel mevzuat” ve bir
takim “talimatlar” yoluyla bu Anayasal haklara sadece gayrimuslim
cemaatlerini ve vakiflarini hedef alan “istisna”lar getirdiler.

Patrik Mesrob surekli olarak ulke idarecilerine, din farki gozetmeksizin tum
Turkiye Cumhuriyeti vatandaslarina esit haklar taninmasi ve gayrimuslim
cemaat vakiflarina da musluman vakiflarin yararlandiklari ayni guvencelerin
taninmasi yolunda basvurularda bulunmustu.

Patrik Mesrob aciklamalarinda “Herhangi bir Turk vatandasi, dinine
bakilmaksizin nasil mal edinme hakkina sahipse; dini ne olursa olsun bu ulke
vatandaslarinin kurmus olduklari tuzel kisilikler olan vakiflar da ayni
haklara sahip olabilmelidirler.” ifadesinde bulundu.

Flash TV’deki bu program tam da Hukumet’in konuyu cozume ulastirmak ve
yasalari anayasal cizgiye cekmek ile ilgilendigi bir zamanda yayinlandi.

On gun kadar once, Turkiye Ermenileri Patrigi Mesrob II, 11 Ocak 2002
tarihinde Ankara’da Turkiye Cumhuriyeti Basbakani Sayin Bulent Ecevit ile
bulusmustu. Samimi ve yapici bir havada gecen gorusme, Sayin Ecevit’in
Amerika Birlesik Devletleri ziyaretinin bir kac gun oncesinde
gerceklesmisti.

Basbakan, mevcut kosullar ve imkanlar dahilinde Hukumet’in Ermeni cemaatine
yardimci olmak icin elinden geleni yapacagi hususunda Patrik Hazretlerini
temin etmisti ve kendisinden cemaatin her turlu sorununu Hukumet’e iletmeye
devam etmesini istemisti.

Avukatlar, yaklasik ellibes Ermeni cemaat kurumunu temsilen, Devlet
Bakanligi tarafindan hazirlanan vakiflara iliskin tasari uzerine bir
hukuksal incelemeyi Patrik’e sunmuslardi. Bu inceleme, Patrik Hazretleri’nin
resmi mektubu ile birlikte Basbakan’a sunuldu.

Ermeni cemaati, Turkiye’deki en genis gayrimuslim azinlik toplulugudur.
Diger gayrimuslim vakiflar icin sozkonusu oldugu gibi, Ermeni cemaati
vakiflarinin da 1936 yilindan sonra edindikleri tasinmaz mallara el konulmus
ve yeni mal edinmeleri de yasaklanmistir.

Turkiye’deki gayrimuslim vatandaslar yasalar onunde Musluman vatandaslarla
hemen hemen esit bireysel haklara sahip olsalar da, toplumsal haklari
cercevesinde cozum bekleyen bazi sorunlar vardir. Dinsel, egitim ve saglik
hizmetleri saglayan vakiflarin 1936’dan sonra yeni mal edinememesi en onemli
hukuksal sorunlardan biridir.

Patrik Mesrob’un Ankara’daki idarecilere su mesaji verdi: “Gayrimuslim dini
azinliklarin tek bir beklentileri vardir: Osmanli Imparatorlugu’ndan beri
varligini surduren gayrimuslim cemaat vakiflarina, kendi hayri, toplumsal,
dinsel, egitimsel, saglik ve kulturel alanlardaki calismalarini
surdurebilmeleri icin yeni tasinmaz mal bagis alabilme, edinebilme, ve
bunlar uzerinde tasarrufta bulunabilme haklari taninsin.”

Patrik Mesrob, “bunun basarilabilmesi halinde Turkiye Cumhuriyeti’ndeki
Musluman ve gayrimuslim ayiriminin da artik tarih kitaplarinda kalacaginin”
altini cizdi.

Patrik, 16 Ocak gunu Hukumet uyeleri ve siyasi parti baskanlari ile bir dizi
gorusmelerde bulunmak amaciyla yeniden Ankara’yi ziyaret etti. Patrik,
ziyareti sirasinda, Mesut Yilmaz (Basbakan Yardimcisi ve ANAP Genel
Baskani), Husamettin Ozkan (Basbakan Yardimcisi), Nejat Arseven (Vakiflardan
ve Insan Haklarindan sorumlu Devlet Bakani), Rustu Kazim Yucelen (Icisleri
Bakani), Buyukelci Volkan Vural (AB Iliskileri Genel Sekreteri), muhalefet
liderleri Recai Kutan (Saadet Partisi Genel Baskani)ve Tansu Ciller (DYP
Genel Baskani) ve bir grup parlamenter ile gorustu. Patrik Hazretleri
ayrica, 15 Ocak gunu Istanbul’da Recep Tayyip Erdogan (AK Parti Genel
Baskani) ile de gorusmustu.

Yorumlar kapatıldı.