İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ortak tarihin eter kokan sayfaları

Yazının tamamı şöyle…

Osmanlı’nın çok kültürlü yapısını unutmayı tercih eden Türkiye’nin,
azınlıkları da yıllarca sessiz sedasız sürdürdüler yaşamlarını.
Yahudi, Ermeni, Rum ya da Süryani cemaatlerinin, kültürlerini tanıtan yaygın
etkinliklerden uzun süre kaçındıkları gerçek. Son dönemde açılan kültür
merkezleri ve çıkartılan yayınlarda gözle görülür bir artış var. Tuhaf
bir tesadüfle Yahudi ve Ermeni cemaatlerinin hazırladığı iki hastane kitabı
aynı günlerde çıktı. Cemaatlerin kimliğinde simge halini almış iki
hastaneyi tanıtan bu kitapların her ikisi de uzun araştırmalar sonucunda
ortaya çıkmış. Or Ahayim Yahudi Hastanesi ve Surp Pırgiç Ermeni
Hastanesi’ni tanıtmanın ötesinde, bağlı bulunodukları cemaatlerin bu coğrafyadaki
tarihini de anlatan iddialı kitaplar bunlar.

Yahudilerin gecikmiş kurumu

Dünyanın dört bir yanına yayılan ama sık sık düşmanlıkla oradan
oraya sürülen Yahudiler, her gittikleri yerde hayatlarını yeniden
kurabilmelerini sağlayacak bilgi ve paraya önem vermişler hep. Bu nedenle başta
ticaret,
ardından doktorluk onların gözde mesleklerinden biri olmuş. Osmanlı İmparatorluğu
döneminde 18. Yüzyıla kadar Saray’ın ve toplumun gözde hekimleri
Yahudilermiş. 18. Yüzyıl milliyetçilik hareketlerinden etkilenen diğer
cemaatler, batılı eğitime önem verip dışarıyla ilişkilerini artırırken,
Yahudiler tıpkı Müslümanlar gibi Batı’nın üstünlüğünü bir zul kabul
edip içe kapanmış. Dış ticarette, hekimlikte üstünlüğü başka
cemaatlere kaptırırken, gerileyip fakirlemiş.

Osmanlı yönetiminin 1837’de Karantina İdaresi’ni kurup sağlık işlerine önem verdiği
dönemde Yahudiler’in yoğun olarak yaşadığı Balat’a dair bir rapor ibret
vericidir.
İnsanların her tür sağlık tedbirinden uzak, pislik ve fakirlik içinde yaşadıkları
anlatılmaktadır. Üstelik, o dönemde tüm cemaatler kendi hastanlerine
sahipken bir tek Yahudiler’in böyle bir kurumu yoktur. Bunun üzerine Padişah
fermanıyla Yahudiler, kendi hastanelerini kurmaya zorlanır.

Bu arada 1841’den itibaren Askeri Tıbbiye’ye Yahudi öğrenciler de alınmaya
başlanmış, bu sayede Osmanlı kadrolarında Paşalığa kadar yükselen, kimi
zaman ünü Avrupa’ya kadar uzanan Yahudi askeri doktorlar yetişir. Yahudi cemaatinin kendi hastanesini kurma girişimi bilinmeyen sebeblerden bir türlü
gerçekleşmez. Ancak yüzyıl sonunda cemaatin gençleri atağa kalkarlar ve
Balat bölgesindeki karanlığa bir ışık getirmesi dileğiyle Or Ahayim
hastanesi için çalışmalar
başlar. Bütün cemaatin katkıda bulunduğu bu hastaneye Avrupa’da yaşayan
Camondo, Rotschild, de Hirsch, Goldschmidt gibi ünlü Yahudi aileler de destek
verir. Hekimlik hizmetlerini de Osmanlı tıbbiyesinde yetişenler üstlenince
Or Ahayim Hastanesi kurulur. 

Hastane yalnızca fakir Yahudilere hizmet vermekle kalmaz. Osmanlı devletinin
bitmek bilmez savaşlarında, yaralı askerlerin de tedavisine katkıda bulunur.
Hatta Osmanlı Devleti hastaneyi bir madalya ile taltif eder. Anti-semitizmin gündeme
geldiği 20’lerden 40’lara kadar İstanbul’a göç eden birçok çaresiz
Yahudi’yi ağırlar. Tüm Anadolu’dan hastalar ağırlayan Or-Ahayim’in kayıtları,
yüzyıl başı Yahudi Cemaati’nin dağılımına dair ipuçları verir. 

Or – Ahayim, Türkiye Yahudileri’nin tarihinde çok önemli bir kurum olur. Çünkü bu hastane kuruluncaya kadar, cemaat farklı
nüfuz alanlarından, zenginliğe, geniş ailelere göre oluşmuş farklı
gruplardan oluşuyor. Ama Or – Ahayim’in kuruluşu, hastanenin yaşatılması, yönetilmesi
gibi işler açısından
Yahudi Cemaati’nin kenetlenmesini sağlıyor.
Bugün Balat’ta, hala hizmet veren Or-Ahayim Hastanesi’nin, kesin olarak
bilinmemekle birlikte, 1900 yılında açıldığı kabul ediliyor. Hastanenin
100. Yılını kutlayan Yahudi Cemaati bir de kitap hazırlamış. Yukarıda
anlattıklarımızın tamamı bu kitapta var. Yıllar süren bir çabayla hazırlanan,
kitap için İngiltere, Hong Kong, Fransa,
İsrail, Meksika ve ABD’den belgeler toplanmış. Osmanlı arşivleri, yüz yıllık
gazeteler incelenmiş. Kitabın içinde fotoğrafları ve tercümeleriyle 500 yıllık
tapu kayıtlarından Padişah fermanlarına, 100 yıllık fotoğraflara ve
planlara birçok belge biraya getirilmiş. Tabii bu araştırmalara layık, bez
ciltli, karton muhafazalı çok kaliteli bir baskıyla, göz kamaştırıcı bir
kitap hazırlanmış.

Kitabın dağıtımını Gözlem Gazetecilik yapıyor. 0 212 240 41 44, 0 212
231 92 82 numaralı telefonlardan istenebilir.

Eczacı ve tabib Ermeniler

Ermeniler’in Asya’daki tarihi Hıristiyanlık öncesi çağlara kadar uzanıyor.
Hıristiyanlığı ilk kabul eden krallıklardan biri olan Ermeniler, gerek bu dönemde
gerek
İslam toplumlarının güçlenip ön Asya’da egemenlik kurdukları dönemde
bilim ve özellikle tıp konusundaki bilgileriyle öne çıkıyorlar. Osmanlı
Sarayı’nın bir çok hekimi ve eczacısı Ermeni. Ermeniler, tıp kadar sağaltım
tekniklerinde önemli bir rol üstlenen eczacılıkta da ilerlemişler. Osmanlı
İmparatorluğu döneminde paşalık unvanı taşıyan Ermeni hekimler yetişmiş.
Osmanlı yönetiminin Ermeni cemaatiyle diğerlerine göre kurduğu çok daha sıkı
ilişkilerin de etkisiyle, Hilali Ahmer (bugünkü Kızılay), Darülaceze gibi
kurumların oluşumunda önemli katkılarda bulunmuş, İmparatorluğun savaştığı
cephelerde
sağlık hizmetleri vermişler.

Tüm bunları Türkiye Ermenilerinden Arsen Yarman’ın yıllar süren çabalarla
hazırladığı Osmanlı Sağlık Hizmetleri’nde Ermeniler kitabından öğreniyoruz.
Kitabın konu aldığı Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi, Yedikule’de 1834 yılında
kurulmuş.
Aslında Ermeniler’in daha önce faaliyet gösteren bir çok hastaneleri var.
Ama cemaatin artan ihtiyaçları yeni bir binayı zorunlu kılınca işe girişilmiş.
Kazaz Artin Amira Bezciyan’ın 2. Mahmut’la olan yakınlığının da yardımıyla,
ağırlıklı olarak sarraf Ermeniler’in de maddi katkısıyla hastane tamamlanmış.
Zamanla büyümüş, içinde bir yetimhane ve akıl hastanesi de barındıran büyük
bir kurum halini almış.

Arsen Yarman’ın kitabı inanılmaz bir hacimde inanılmaz bilgi birikimi
sunuyor. Sayısız resim, fotoğraf ve belgeyi de içerdiğini söylemeye bile
gerek yok. Kitabın sadece tarihçilere malzeme sunmak için değil, Türkiye
toplumuna Ermenileri tanıtmak için de yazıldığını söyleyelim.

  • OR – AHAYİM HASTANESİ
    Sevgi ve Şefkatin Yüzyılı Balat Or – Ahayim Musevi Hastanesi Vakfı Yayını,
    hazırlayan: Viktor Apalaçi, 2001, 247 sayfa, 60 $.

  • OSMANLI SAĞLIK HİZMETLERİNDE ERMENİLER
    Ve Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Tarihi
    Arsen Yarman, Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı Yayını, 2001, 866
    sayfa.

 

Yorumlar kapatıldı.