Zaman Gazetesinde bugün yer alan haberde Türk ve Ermeni diplomat ile bilim adamlarının yer aldığı Türk-Ermeni Uzlaşma Komisyonu’nun ‘soykırımı’ konusunda varılan gizliliğin ihlal edilmesi üzerine dağıldığı bildiriliyor.
Haberin tamamı şöyle…
Türk ve Ermeni diplomat ile bilim adamlarının yer aldığı Türk-Ermeni Uzlaşma Komisyonu, ‘soykırımı’ konusunda varılan gizliliğin ihlal edilmesi üzerine dağıldı.
Temmuz ayında Cenevre’de Türk ve Ermeni diplomat ve bilim adamları arasında hükümet dışı sivil bir girişim olarak oluşturulan Türk–Ermeni Uzlaşma Komisyonu, 11 Aralık’ta 4 Ermeni üyenin tek taraflı çekilmesi ile başarısızlığa uğradı.Temmuz ayında Cenevre’de Türk ve Ermeni diplomat ve bilim adamları arasında hükümet dışı sivil bir girişim olarak oluşturulan Türk–Ermeni Uzlaşma Komisyonu, 11 Aralık’ta 4 Ermeni üyenin tek taraflı çekilmesi ile başarısızlığa uğradı.
Amerikan Ermeni Asamblesi Başkanı Van Krikoryan, Ermenistan Milli Hareketi lideri ve eski Dışişleri Bakanı Alexander Arzumanyan, Ermenistan’ın Suriye eski Büyükelçisi David Hovhannissian ve Moskova’nın tanınmış Ermeni politika analistlerinden Andranik Migranian, Türk katılımcıları suçlayarak Uzlaşma Komisyonu’ndan çekildiler. 4 Ermeni katılımcı yaptıkları ortak açıklamada, ‘Türk katılımcılar daha önceden kararlaştırdığımız halde 1948 BM Soykırımı Sözleşmesi’nin 1918 Ermeni soykırımı konusunda geriye dönük uygulanıp uygulanmayacağı için Uluslararası Geçiş Hukuku Merkezi’ne (ICTJ) yapılan başvurudan tek taraflı geri çekilmişlerdir.’ diyerek, kendilerinin de bu sebeple Uzlaşma Komisyonu’ndan ayrıldıklarını duyurdular.
Uzlaşma Komisyonu’nda yer alan 6 Türk üyeden birisi olan emekli büyükelçi Gündüz Aktan, kendilerinin yapılan başvuru sonuçlanana kadar gizli tutulmasını istediklerini, ancak Ermeni tarafının bilgiyi medyaya sızdırarak bu gizliliği bozduğunu belirtiyor. Emekli Büyükelçi Aktan, kendilerinin geri çekilmesinin de ‘soykırımı’ ile ilgili başvurunun gizliliğinin bozulmasından kaynaklandığını kaydediyor. Bu durumu, ‘güven bunalımı oluştu’ sözleri ile özetliyor.
Taraflar arasında krize sebep olan Uluslararası Geçiş Hukuku Merkezi (ICTJ), ‘baskıcı rejimlerden ve toplu katliamlardan kaynaklanan insan hakları ihlallerine etkili cevap vermek, ihlalleri belgelemek.. ve uzlaşmaya katkı sağlamak’ gibi hedeflerle Mart 2001’de New York’ta kurulmuş sivil bir insan hakları kuruluşu. ICTJ’nin başkanlığını, Nelson Mandela döneminde ırk ayrımcılığını soruşturan Güney Afrika Gerçekler ve Uzlaşma Komisyonu başkan yardımcılığını yürüten ve halen New York Hukuk Üniversitesi öğretim görevlisi olan Prof. Alex Boraine yapıyor.
ICTJ’nin finansörleri arasında, Carnegie Corporation of New York, Open Society Institute ve Rockefeller Brothers Fund da bulunuyor. ICTJ’nin vereceği kararların bağlayıcılığı yok. ICTJ, 21 Kasım’da New York’ta yapılan Uzlaşma Komisyonu toplantısında taraflara yapacakları çalışma ile ilgili Prof. Ani Kalajian vasıtasıyla bir brifing sunmuştu.
Büyükelçi Aktan, bununla birlikte Ermeni tarafının ICTJ olayını bahane olarak kullandığını, çekilmelerinin gerçek nedeninin, Ermeni diasporanın neredeyse yüzde 90’ından aldıkları tepki olduğunu söylüyor. Diasporanın, Türkiye soykırımını tanımadan böyle bir uzlaşma girişimine dahil olmanın, soykırımının uluslararası tanınması çalışmalarına zarar verdiğini savunduğunu belirtiyor, Aktan.
Uzlaşma Komisyonu, Fransa’nın soykırımını tanımasından sonra kurulmasına rağmen, ABD Kongresi, Avrupa Parlamentosu ve Almanya Meclisi art arda soykırımını kabul eden kararlar almaktan kaçındılar. Bu durum özellikle diasporadaki güçlü örgütlerden biri olan Daşnaklar (ARF) tarafından aleyhte kullanıldı. ARF, Toronto’daki toplantıda organize ettiği gösteriler ile Ermeni katılımcıları ‘hainlik’ ile suçlamıştı.
Daşnaklar, diaspora arasındaki bu bölünmenin, Azerbaycan’a 1992 yılından bu yana ABD tarafından uygulanan 907 nolu ambargo kararının 2001 yılında kalkmasında da rol oynadığını savunuyor.
Bu iddialar, Ermeni katılımcıları kendi camialarında zor duruma sokmuş durumda. Büyükelçi Gündüz Aktan, Ermenilerin kendi içlerindeki bu keskin bölünmeyi, ‘uzlaşmaya hazır değiller’ şeklinde özetliyor. Türkiye’nin, bu dönemde vizeyi kolaylaştırmak veya sınır kapısını açmak gibi olumlu adımlar atmamış olmasının da, Uzlaşma Komisyonu’na katılanların konumlarını daha da zorlaştırdığını belirtiyor.
10 kişilik komisyonda Türk tarafından ayrıca Dışişleri eski Bakanı İlter Türkmen, TESEV Başkanı emekli büyükelçi Özdem Sanberk, emekli hava korgeneral Şadi Ergüvenç, Boğaziçi Üniversitesi eski Rektörü Prof. Üstün Ergüder ve Amerika’daki etnik çatışmalar konusunda uzman psikanalist Prof. Vamık Volkan yer alıyordu.
Komisyon üyeleri, 23–25 Eylül’de İstanbul’da, 16–19 Ekim’de de Erivan’da bir araya gelmişlerdi. Komisyonun tamamen ortadan kalkıp kalkmayacağının ocak ayında netlik kazanacağını söyleyen emekli büyükelçi Özdem Sanberk, komisyon ortadan kalksa bile ikili sivil temaslar için alternatif kanalların mevcut olduğunu kaydediyor.
Yorumlar kapatıldı.