AYDINLIK dergisinin haberine göre, para V. Floridi tarafından 1996 yılında veriliyor. 6 trilyon, 10 kişiye rüşvet olarak dağıtılıyor. Rüşvetin bir milyon dolarlık bölümü, dönemin Refah-Yol hükümetinde bakanlık yapan ve şu anda Adalet ve Kalkınma Partisi’nde önemli görevde bulunan bir politikacıya veriliyor. Bu kişinin parayı almadan önce Fethullah Gülen’le de görüştüğü öne sürülüyor.
Haberin devamı ise şöyle…
10 Ekim 2001 tarihinde Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu, Türkiye’ye geldi. Ziyaretin amacını Papandereu Atatürk Havalimanı’nda şöyle açıkladı: “Fener Rum Patriği Bartholomeos’a, dinlerin şiddetle mücadelesi için bir çağrıda bulunmasını isteyeceğim.” Papandreu’nun ziyaretinin ardından, Patrik Bartholomeos bir açıklama yaptı: “Tek Allah’a inanan tüm din temsilcilerinin katılımı ve siyaset adamlarının desteği ile Avrupa Birliği himayesinde büyük bir kongre organize etmeyi amaçladık.”
YUMAKOĞULLARI’NIN CEM’E SORULARI
12 Ekim’de Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Osman Yumakoğulları, TBMM Başkanlığı’na bir önerge verdi. Yumakoğulları, “Aşağıdaki sorularımın Dışişleri Bakanı Sayın İsmail Cem tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim” dedi. SP milletvekilinin soruları şunlardı:
1- Yunanistan Dışişleri Bakanının ülkemize yaptığı son bir günlük ziyarette Fener Patrikhanesi ile yaptığı görüşme Bakanlığınız bilgisi dahilinde midir? Görüşmenin içeriği hakkında bilgi verir misiniz?
2- Fener Patrikhanesi’nin Türkiye’deki muhatabı ve resmi statüsü nedir? Açıklar mısınız? Patrikhanenin herhangi siyasi ve uluslararası bir konuda görüş bildirmesi uygun mudur? Uygun ise hangi çerçevede olması hususunda Dışişleri Bakanlığı’ndan izin alması gerekmiyor mu?
3- Fener Patriği’nin Ekümenlik talebi var mıdır? Var ise bu talep hangi aşamadadır?
4- Ekümenlik talebi Lozan Anlaşması’na aykırı mıdır? Açıklar mısınız?
5- Fener Patrikanesi’nin Ekümenlik Statüsü’nü talep etmesi laiklik ilkesine aykırı değil midir? Açıklar mısınız?
6- Patrikhane’nin başka bir ülkedeki Rum kişilerden yardım alması kanunlara aykırı mıdır? Açıklar mısınız?
7- Floridi isimli bir Rum kişinin Fener Patrikhanesi’ne 3 milyon 300 bin dolar verdiği doğru mudur? Doğru ise hangi amaçla ve nasıl vermiştir? Açıklar mısınız?
KAYIP OLAN 6 TRİLYON NEREDE?
Bu sorulara Aydınlık cevap aradı.
Osman Yumakoğulları’nın sorularından biri, Floridi isimli bir Rum vatandaşın, Heybeliada’daki Ruhban Okulu’nun açılması için Fener Rum Patrikhanesi’ne verdiği yaklaşık 6 trilyon lirayla ilgili.
Para, Patrik Bartholomeos’un isteğiyle Sıtkı Küçük adlı bir kişi tarafından Toprakbank’ın Beylikdüzü Şubesi’nden ve Kent Bank’tan çekildi. Ancak paranın amaç doğrultusunda kullanılmadığını anlayan Foridi parasını geri istedi, ancak alamadı. Para kayıp.
Konu Kadıköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne intikal etti. Yunan Dışişleri Bakanı’nın bu paranın akibetinden haberi var.
Papandreu’nun Patrik’le yaptığı gizli görüşmede bu skandalın örtbas edilmesini konuştuğu öne sürülüyor. 6 trilyonun Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması için rüşvet olarak dağıtıldığı belirtiliyor.
REFAH- YOL DÖNEMİNİN BİR BAKANI RÜŞVETTEN PAYINI ALDI
Aydınlık’ın yaptığı araştırmaya göre para, V. Floridi tarafından 1996 yılında veriliyor. O dönem iktidarda Refah- Yol Hükümeti var. Parayı bankadan Patrik’in talimatıyla çeken Sıtkı Küçük isimli şahış ve konuyla ilgisi bulunan Faik Kılıç Türkiye’yi o yıl terk ediyorlar ve bir daha ortada gözükmüyorlar.
İlginç bir nokta daha. Papandreu’nun Türkiye’ye ziyaretinden iki gün sonra yani 12 Ekim’de, Kadıköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden, “görülen davayla ilgili dosyaya kimse bakamaz” kararı çıkıyor.
6 trilyon,10 kişiye rüşvet olarak dağıtılıyor. Rüşvetin bir milyon dolarlık bölümü, Refah- Yol döneminde bakanlık yapan ve şu anda Adalet ve Kalkınma Partisi’nde önemli görevde bulunan bir politikacıya veriliyor. Bu kişinin parayı almadan önce Fethullah Gülen’le de görüştüğü öne sürülüyor.
PATRİKHANE’NİN EKÜMENLİK TALEBİ
Sorulardan biri de, Fener Patriği’nin Ekümenlik talebiyle ilgili. Ekümenlik’in bir başka adı, “Evrensel Patrik”lik. Bu statüye ulaşan Fener Rum Patrikhanesi, “Vatikan”laşacak. Patrikhane artık Türkiye Cumhuriyeti’nin bir kurumu ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Rum azınlığın bir kilisesi addedilemeyecek. Böylece Lozan Anlaşması ihlal edilmiş olacak. Patrikhane, Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılmasını istiyor ve bunu da şu nedene bağlıyor: “Kendi din adamlarımızı eğitme hakkından mahrumuz.” Aslında Patrikhane’nin Türkiye Cumhuriyeti’nden istedikleri şunlar: “Okul, sadece Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan öğrenci değil, dünyanın her tarafından öğrenci alabilmelidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bu okul üzerinde hiçbir şekilde denetim hakkı olmamalıdır. Patrik ve kendine bağlı metropolitlerde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olma şartı kaldırılmalıdır. (Lozan anlaşmasının ilgili maddesine aykırı).”
İSMAİL CEM’İN TALEBİ…
Hemen akla şu soru geliyor: Fener Rum Patrikhanesi Türkiye Cumhuriyeti’nin bir kurumu değil mi? Bir Türk vatandaşı olan Patrik, sadece İstanbul’daki Rum cemaatin dini ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlü değil midir?
Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın ve Halka İlişkiler Sorumlusu Sevgi Erenerol şu soruyu yöneltiyor: “Fatih Kaymaklığı’na bağlı bulunan bir kurum nasıl olur da yabancı bir ülkenin Dışişleri Bakanı’ndan talimat alabilir?” Türkiye’nin, “dinlerarası diyalog” toplantısı talebi yokken, Yunanistan Dışişleri Bakanı’nın böyle çağrıda bulunması ne anlama geliyor? Aydınlık’ın araştırmalarına göre, Patrik’ten bu çağrıyı yapmasını sadece Papandreu istemedi. İsmail Cem de bu çağrının yapılması fikrini Patrik’e iletti. Bir anlamda, Türk Dışişleri de Patrik’in “evrensel” olduğunu kabul etti.
Fener Rum Patriği Bartholomeos’un 1998 yılında ABD gezisi sırasında Los Angeles Times’e verdiği demeçte, Patrikhane’nin amacını açıklıyor: “Heybeliada’daki Ruhban Okulu’nun açılması, Patrikliğin geleceği açısından vazgeçilmezdir.”
Yorumlar kapatıldı.