Dünyaya yeni gelen her birey doğa kanunu olarak belli bir süre sonra kendine benzeyen başka bireyler meydana getirir. En ilkel canlılardan biz insanalara dek uzanan zincirde neslin devamı için çok farklı şekillerde çeşitli üreme şekilleri söz konusudur. Bir amipin bölünerek önce ikiye sonra da ikinin katları ile üremesi ne kolaydır. Yine dişi balığın binlerce yumurtasını suya bıraktıktan sonra bu yumurtaların erkek birey tarafından dışarda döllenmesi de insan üremesi yanında çok basit sayılabilir. Bırakın son derecede karmaşık mekanizmaların rol oynadığı insan üremesini, az önce bahsedilen basit üreme şekillerinin ayrıntıları dahi henüz bizler tarafından tam olarak anlaşılmış değildir. Kadın hastalıkları ve doğum bilminin bir amacı da bu sırları araştırmak ve saptanan sorunları tedavi etmeye çalışmaktır. Ayrıca bu alandaki baş döndürücü hızdaki gelişmeler maalesef son 25-30 yılda olmuştur.
Kısırlık (infertilite) düzenli beraberliklere rağmen 1 yıllık süre içinde gebeliğin oluşmaması durumudur. Yalnız burada tek bir ayda gebe kalabilme ihtimalinin % 25 olduğu ve aylar geçtikçe olasılığın azaldığı unutulmamalıdır. Altıncı aya dek gebe kalacak çiftlerin % 70’i gebe kalır. Dolayısıyla ilk altı aylık dönemde gebe kalmayan çiftin ikinci altı ayda gebe kalma olasılığının daha düşük olduğu bilinmelidir. O halde gebelik için zamanı olmayan ileri yaştaki çitftlerin araştırmaları 1 yıl beklemeden de yapılabilir. Bebek isteyen çiftlerin ortalama % 10-15’i bu sorunla karşılaşırlar. Bu oranı etkileyen en önemli faktör kadının yaşıdır. Kısırlık olasılığı 30 yaş altında % 10’larda iken, 40 yaşında % 30’lara ulaşmaktadır. Evlenme yaşının günümüzde ilerlediğini düşünürsek her geçen gün bu sorunla hekime baş vuran hasta oranında artış olacağı kaçınılmazdır.
Kısırlık durumunda hekime baş vuran çiftin birlikte ilk görüşmeye alınması son derece yararlıdır. Çiftin daha önceki tıbbi sorunları, cinsel, sosyal ve mesleki yaşamları için bilgi edinmenin yanında onları eğitimleri için de gereklidir. İlk görüşme sırasında basamak basamak onları nelerin beklediğinin kabaca çerçevelendirilmesi bazı sabırsızlık ve memnuniyetsizliklerin önlenmesi açısından yararlıdır. Çiftin beraberlik sıklıklarından ve adet düzenine göre zamanlamalarından başlamak üzere kısa bilgilerin verilmesi çoğu zaman uyumu kolaylaştırmakta ve başarı oranını arttırmaktadır. Yine bu görüşme sırasında öykülerinde yakalanabilecek örnegin ilaç kullanımı, diğer hormon bozuklukları vs… gibi özellikler kısa yoldan başarıya ulaşılmasını sağlamaktadır. Detaylı görüşmeden ve muayeneden sonra kısırlığa sebep olabilecek nedenleri anlamaya yönelik araştırmalara geçilebilir.
Kısırlık nedeniyle baş vuran çiftlerde zaman zaman bazı psikolojik sıkıntılar görülebilir. Çevre baskısından başlamak üzere kendini sağlıksız ve eksik hissetmeye dek varan depressif reaksiyonlar görülebilir. Bizzat bu durumun dahi bazı stress hormonlarının salgılanmasına bağlı yumurtlama bozukuluğu yapabileceği göz önüne alınır ve çift rahat olmaları konusunda uyarılır. Kültürden kültüre farklılıklar görülmesine rağmen saptanan infertilite sebepleri çiftlere açıklanırken kesin ifadelerden kaçınılır ve böylece sonrasına doğabilecek aile faciaları önlenir.
Bilinenin aksine erkek nedenli kısırlıklar % 35-45’lik büyük bir bölümü oluşturmaktadır. Dolayısıyla araştırmaya başlarken ilk basamak sperm incelemesidir. Sayı, hareketlilik ve normal hücre yüzdeleri belkenen değerlerde olmalıdır.
Kadına ait nedenlerin başında yumurtlama bozuklukları gelmektedir. Yapılacak hormon testleri ile yumurtlama olmaması ve nedeni saptanabilir.
Bunun dışında ikinci büyük sebep yumurtalıkları rahme bağlayan, döllenmiş yumurtanın ve spermlerin naklini sağlayan tüplerin tıkalı oluşudur. Çekilecek ilaçlı rahim filmi (histerosalpingografi), ileri aşamada laparoskopi ve histeroskopi; endometirozis, tüpleri içine alan iltihabi hastalıların tanı ve tedavisi için gereklidir. Böylece kadın üreme organlarındaki doğuştan bozukluklar da tanınabilmektedir. Burada özellikle tam olarak neden olduğu bilinemeyen ve rahmin içinde olması gereken tabakaya ait hücrelerin yumurtalık, tüpler ve diğer pelvis içi organların üzerinde bulunup, gebe kalamamaya sebep olan endometriozisi atlamamak gerekir.
Çiftlerin % 40’ında birden fazla sebep, % 10-15’inde her iki bireyde de sorun bulunabilir. Bunca ayrıntılı incelemeye rağmen çiftlerin % 15’lik grubunda bir sebep bulunamaz. İşte bu gruba açıklanamayan (unexplained) kısırlık grubu adı verilir. Bundan 30 yıl önceki bilgilerle bu grubun daha büyük bir yüzdeyi oluşturduğu, yeni buluşlarla her geçen gün bu oranın düştüğü de bilinmelidir.
Tanısı konan kısırlık sebebine göre tedavi yolu değişmektedir. Doğrusu en kolay tedavi edilebilen grup yumurtlama bozukluğu grubudur. Eskiden beri yumurtlama uyarılmasında (ovulasyon indüksiyonu) kullanılan haplar ve iğneler oldukça yüz güldürücü sonuçlar vermektedir. Bazen spermlerin özel bir yıkama sonrasında tam yumurtlama gününde rahme enjektörle verilmesi (aşılama, inseminasyon) ile başarı yüzdesi arttırılabilir. Diğer ileri yöntemlere göre kolay, zahmetsiz ve ucuz bir yoldur. 3 ya da 6 ay yumurtlamanın olduğu ve aşılamaya rağmen gebeliğin oluşmadığı durumlarda bu tedaviye devam etmeyip daha ileri tedavi yollarına baş vurmak gerekmektedir.
Gerek başarısız yumurtlama uyarılması, gerekse tüp tıkanıklığında, tedaviye rağmen gebe kalamayan endometrioziste, ağır sperm bozukluklarında ve açıklanamayan infertilitede yardımcı üreme tekniklerine geçilir.
Genel olarak halk arasında tüp bebek yöntemleri olarak isimlendirlen yardımcı üreme teknikleri son yıllarda özellikle ileri derecede sperm bozukluğu olan erkekler için bir mucize yaratmıştır. Artık tek bir sperm ve yumurta gebeliğe yetmektedir. Tüp içindeki bir yumurtanın etrafına 50–100 bin sperm bırakılarak kendiliğinden döllenmenin beklenmesi (IVF, klasik tüp bebek) uygulamasınından sonra yumurtanın içine spermin enjeksiyonu (ICSI, mikroenjeksiyon) gebelik oranlarını % 60-80’lere taşımıştır. Spermlerin testis ya da kanallardan alınması yöntemleri, embrio tıraşlama (assisted hatching), embrio dondurma gibi ileri teknikler ile de yüz güldürücü sonuçlar günden güne arttırmaktadır. Yumurtlama uyarılması sırasında verilen ilaçlara bağlı tehlikeli sorunlarla karşılaşılan polikistik over sendromlu kadınlarda yeni kullanılmaya başlayan ilaçsız tüp bebek uygulamaları (IVM, invitro matürasyon) son derece ümit vaad eden yöntemler arasına girmiştir.
Görüldüğü üzere basit beraberlik zamanlamasından en ileri yardımcı üreme tekniklerine varan bir yelpazede kısırlık tedavisi planlanmaktadır. Her gün yeni bir yöntem geliştirilmekte, büyük adımlarla teknoloji ilerlemekte, artık etik tartışmalara da sebep olan “yuvalanma öncesi araştırmalar”la (preimplantasyon genetiği) istenilen genetik özellikte gebelikler elde edilmeye doğru gidilmektedir.
Yorumlar kapatıldı.