24 Subat gunbatiminda, Ermeni kiliselerindeki kutsal sofralar (horan/altar) siyah ya da mor renkli perdelerle ortuldu. Buyuk Oruc’un son gunune rastlayan 7 Nisan Cumartesi gunbatimina kadar perdeler kapali kalacak. Perdeler, ancak ruhani merkezlerin olagandisi izinleriyle ozel yortularda duzenlenen torenler icin acilabiliyor. Buyuk Oruc’ta tum ruhani onderler mor, menekse ya da erguvan renkteki pelerinler yerine, siyah pelerinleri giyiyor. Torenbilim’deki anlamiyla renklerden siyah, yalinligi, inzivayi, resmiyeti, yasi, mor ise goksel kralligi ve egemenligi, yetkiyi simgeliyor.
Perdelerin kapanmasi, Atam ile Yeva’nin (Adem ile Havva’nin) itaatsizlik sonucunda Rab’bin huzurundan kovulmasini simgeliyor. Eski Ahit doneminde, Yerusagem’deki mabedde toplanan imanlilar “Kutsallarin Kutsali” denilen kutsal yeri goremez, yalnizca onu orten perdenin onunde durur, dua ederlerdi. Basrahip senede sadece bir gun perdenin oteki tarafina girerek, halkinin ve kendi gunahlarinin affi icin dua ederdi. Perde “Ademi gunahi” ve bunun sonucunda insanoglunun yasamina giren olumu simgeliyordu. (Bakiniz YeniAhit: Ibraniler 9 ve 10’uncu bolumler).
Ancak mabeddeki o perde bir gun ansizin yirtilarak ikiye bolundu. Der Hisus (Rab Isa), Golgota tepesinde carmiha gerildiginde, tum dunyanin gunahlarini uzerine alarak kendini kurban olarak sundugunda, perde yirtildi (YeniAhit: Luka 23. 44-46). Halk artik Der Hisus’un carmihin uzerinde akan kani pahasina, O’na olan imani sayesinde Tanri’ya dogrudan yaklasabilecekti…
Kiliselerimizdeki perdeler de Kutsal Hafta’ya girerken, Der Hisus’un “tum dunyanin gunahlarini sirtlayan Tanri’nin Kuzusu” oldugunu kutlayacagimiz, “Olumu olumuyle yendi, ve dirilisiyle bize hayat verdi” diye coskuyla ilahiler soyleyecegimiz Surp Zadig kutlamalari icin acilacak.
Ancak Kutsal Hafta’ya varana dek, Buyuk Oruc, Tanri’yla, O’nun Tek Ogul’u Der Hisus’la, O’nun Kilisesi ile, degisik ruhani alistirmalar yoluyla (Kutsal Kitap okuma, pismanlik duyma, tovbe yenileme, dua, perhiz, oruc) sahsi iliskilerimizi yenilemeye davet edildigimiz bir donemdir. Kilisenin takvimindeki bu en mistik donemi, atalarimizdan ve kutlu buyuklerimizden bizlere miras kalan ruhani geleneklerimizle degerlendirelim.
Yorumlar kapatıldı.