İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

SABAH: Osmanlı arşivine ‘sahip’ miyiz?

Türkiye, İmparatorluğun kuruluş yıldönümünü gösterişli törenlerle kutladı ama 150 milyon belgelik Osmanlı arşivini hâlâ tasnif edemedi. Tarihçiler ilgisizlikten şikayetçi

ÜÇ kıtada hüküm süren onlarca ülkeyi egemenliği altına alan tarihin en büyük devletlerinden Osmanlı İmparatorluğu’nun arşivi 30 ülkeye dağılmış durumda. Bugüne kadar İmparatorluğa ait 150 milyon belgeden ancak 50 milyonu tasnif edildi. Osmanlı’ya ait 100 milyonun üzerinde belge ise hâlâ arşivlerin tozlu raflarında araştırılmayı bekliyor. Yurtdışındaki arşivlerin pek çoğunun araştırmacılara kapalı olması nedeniyle Osmanlı tarihine ilişkin araştırma yapmak isteyen tarihçiler, Türkiye’deki Osmanlı arşivine başvurduklarını; ancak bunun da çoğu zaman yeterli olmadığı söylüyorlar. Türkiye’nin 2 yıl önce kuruluşunun 700’üncü yılını gösterişli törenlerle kutladığı Osmanlı Devleti’nin, mirası olan arşive sahip çıkmaması ise farklı yorumlara neden oluyor. Tarihçilerimiz, bu zengin mirasın bilincine ulaşmadığımız sürece arşivlerin kanayan bir yara olmaya devam edeceğini söylüyor.

PROF. DR. İLBER ORTAYLI – Tasnif yapamadık utanç verici!

19. YÜZYIL’DA hüküm süren bütün büyük devletlerin tarihlerini genç kuşaklara aktardıkları arşivleri bulunur. Ancak bu uygar devletler için geçerli olan bir şey. Bizim tarihle bir ilgimiz yok. Bu yüzden de Osmanlı tarihine ait pekçok önemli belgenin tasnifinin hala tutulmamış olduğunu görebiliyorsunuz. Bu utanılacak bir şey. Osmanlı’nın arşivine verdiğimiz önem bu. Biz 12 Eylül döneminde bina isteyip; belgelerin fiziksel olarak yıpranmasından tasnifine kadar pekçok çalışma yapmayı önermiştik. Umarım torunlarımız tarih bilincine ulaşır ve bir imparatorluğun arşivinin ne demek olduğunu anlayıp ona göre davranır.

PROF. DR. HALİL İNALCIK – Hazine üstündeyiz değerini bilmiyoruz

BİZ bir hazinenin üzerinde oturan ve bunun değerini bilmeyen bir milletiz. Bugün Osmanlı arşivini özellikle yabancı tarihçiler rahat kullanamıyor. Tarihimizden korkmuyorsak; arşivlerimizi açalım. Ermeni soykırımı üzerinde çarpıtılmış bütün iddialar bugün Osmanlı’nın arşivinde bulunmaktadır. Şu anki Osmanlı arşivi pekçok konuda bir araştırmacı için 100 yıl geridedir.

MUSTAFA KAPLAN – Tüm belgeler mikrofilme alınmalı

Yurtdışındaki Osmanlı belgelerine bir araştırmacının ulaşması çok zor. Çünkü Osmanlı arşivi dışında pekçok ülkedeki arşiv araştırmalara kapalı. Yurtdışındaki Osmanlı belgelerinin Osmanlı arşivine kazandırılması konusunda uluslararası arşiv antlaşması uyarınca mikrofilm çekimleri, ülkelerarası karşılıklı değiş-tokuş yapılabiliyor. Bugüne kadar Osmanlı’ya ait belgelerin ancak üçte biri tasnif edilmiş durumda. Yani 50 milyon belge araştırmaya açık; 100 milyon civarındaki belge üzerindeyse çalışmalar devam ediyor. Daha da çok çalışmamız lazım.

PROF. BAHAEDDİN YEDİYILDIZ – Bilim ve tarih bilincimiz yok

BİR bilimadamı olarak Türkiye’de hakkıyla bilimin yapılamadığını söylemek çok acı. Türkiye’de bilim ve tarih bilinci eksik. Osmanlı arşivine gösterilen ilgiyi değerlendirmek için tarihe bakmak gerekir. Osmanlı arşivi şu an dünyanın en zengin arşivi durumundadır. Ancak maalesef arşivin zenginliği algılanmadığı için gereken önem verilmiyor. Mevcut eleman sayısı yeterli değil. Avrupa’daki gibi Türkiye’de de araştırmacıya her şey; elektronik ortamda aktarılmalı. Araştırmacıların yaşadığı en önemli sorun mevcut belgelerin tümünün katolog haline dönüştürülememesidir.

Yorumlar kapatıldı.