İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Cumhurbaşkanı Esad: Suriye’ye Karşı Savaş, Batı’nın Değişmeyeceğini Ve Yaptığı Her Şeyin Yanlış İnsani İlkelerle Çeliştiğini Kanıtladı – Video – Suriye Arap Haber Ajansı – SANA

MOSKOVA – Sayın Cumhurbaşkanı Beşşar Esad, Suriye’ye yönelik savaşın, diğer ülkeleri kendi çıkarları pahasına da olsa kendi gereksinimlerini karşılayan tabi devletlere dönüştürmeye çalışan Batı’nın değişmeyeceğini kanıtladığını belirterek sorunun Ukrayna veya Kırım meselesiyle başlamadığını aynı şeyin Rusya’yı bölmek ve zayıflatmak için 300 yıllık bir Batı hedefi olan şeyin bugün Rusya’da da yaşandığına işaret etti.
Cumhurbaşkanı Esad, Rusya 1 kanalına verdiği röportajda, Batı’nın yaptığı ve yürüdüğü her şeyin yanlış insani ilkeler açısından anlattıklarının tam tersi olduğuna dikkat çekerek, yalnızca kendi yöntemleriyle içerik koydukları terimleri ihraç etmekte usta olduklarını ve dünyanın büyük bir kısmının buna inandığına, özgürlüğün güzel bir terim olduğunu ancak bu özgürlüğün bir kişinin başkalarını öldürme özgürlüğü, sabote etme ve kötü olan her şeyi yapmakla nasıl olabileceğini, benzer anlamda demokrasinin Batı için, demokrat olarak sınıflandırmalarına aracı olarak sizin onlar nezdinde casus olmanız anlamına geldiğini vurguladı.
Röportajın Tam Metni:
Soru: Sayın Cumhurbaşkanı, iyi günler. Sizinle doğrudan görüşmemize izin verdiğiniz için teşekkür ederiz. Sadece ülkeler ve halklar arasındaki ilişkilerde değil, cumhurbaşkanları arasındaki ilişkilerin de büyük rolü var. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile sizin arasındaki ilişkiler nasıl?
Cumhurbaşkanı Esad: Başkan Vladimir Putin ile ilk kez 2005 yılında, yani neredeyse 18 yıl önce görüştüm. Dün konuştuğumuzla konuştuğumuz aynı dil, dünya neden değişti? Rusya’nın iç, dış ve iç durumu uluslararası ve bölgesel arenada birkaç kez değişti. Ve Suriye, bu iki şeye bağlı: Birincisi, başkanın doğası, Putin ve ben. Bizler, özel dilde ve beyan edilen dilde açık ve net insanlarız. Ama bence daha önemli olan bir nokta var ki, her birimizin dayandığı kültürel temel nedir? Sömürgecilik kültüründen uzak, kibir, üstün görmeden uzak ve başkalarına saygıdan bir Rus kültürü olduğuna inanıyorum, bu popüler bir kültür. Bu popüler kültür siyasi eyleme yansıdığında, ilişkide her zaman istikrar olacaktır. Güven olacak ve saygı olacak. Pratik olarak konuşacak olursak, coğrafi anlamda ve ekonomik anlamda küçük bir ülkeyiz, tarihi rolümüz nedeniyle bölgemizde özel bir öneme sahip olabiliriz. Ama biz bir süper güç değiliz, Sovyetler Birliği ile uğraşırken bile bizden farklı bir ülkeyle uğraştığımızı hiç hissetmedik.
Aynı yönde akan diğer tarafın kültürel rolü burada yatmaktadır. Batılı ülkeler, daha küçük veya daha zayıf olan diğer ülkelerle ilişkilerinde, bu ülkeleri kendi çıkarları pahasına da olsa ihtiyaçlarını karşılayan bağımlı devletler haline dönüştürmenin yollarını aramaktadır. Bizimle Rusya veya eski Sovyetler Birliği arasındaki ilişki şu ki, onlar arkadaş arıyorlar ve bir arkadaşın size yararlı olabilmesi için güçlü olması ve zayıf olmaması gerekir. Dolayısıyla Rus mantığı, Batı mantığıyla tamamen çelişiyor ve Suriye ile Batı ile Suriye ile Rusya arasındaki ilişkideki fark burada yatıyor. Burada, benimle Başkan Putin arasındaki ilişkiyi, bu büyük resme dayanarak, şu anda yaklaşık 70 yıllık olan eski resimden anlayabilirsiniz.
Soru: Bu çok güzel bir şey.Bu arada Batılılar (Amerika ve NATO) özgürlük, refah ve demokrasi getireceğiz diyorlar, Suriye halkını Suriye petrolünden kurtarmaya çalışıyorlar gibi bir his var, yapmıyorlar. Depremde… Herhangi bir şekilde yardımcı oluyorlar mı? Amerikalılar komik bir şekilde yardım yaparlarsa Suriye’deki insanlara değil rejime gideceklerini duyurdular Halep’teyken yardıma ihtiyacı olanları gördüm ama orada ne Amerikalıları ne de NATO’cuları görmedim. Amerika ve NATO’nun Suriye topraklarında ne işi var? Kime yardım ediyorlar?
Cumhurbaşkanı Esad: Demek istediğim sorunun özünde ne yaptılar? Tüm yaptıkları, yanlış insancıl ilkelerden bahsettiklerinin tam tersidir. Bence Batı’nın marifeti şu ki bize terimler verdiler, ancak bu terimlerin içeriğini kendilerine göre koydular ve dünyanın büyük bir kısmı bu terimlere inandı. Özgürlük terimi güzel bir terimdir, ancak özgürlük, bir kişinin başkalarını öldürme özgürlüğü, özgürlük olabilir mi? Bir insan kötü şeyler yaparak özgürlüğü sabote edebilir.Bu güzel terim çirkin bir içeriğe sahip olabilir.Aynı şey demokrasidir. Demokrasi, ulusal kararlara en fazla sayıda insanın katılmasıdır. Onlar için demokrasi, size dayatmak istedikleri modern liberalizm kavramlarını kabul etme konusundaki tek özgürlüğünüzdür. Bu onların istediğini kabul etmek demokrasidir, demokrasi onların temsilcisi olmaktır, o zaman demokrat olarak sınıflandırılırsınız,
Yani Batı terminolojisi yanlış terminolojidir, Batı politikası yalan ve aldatmaca üzerine kuruludur, en iyi Batı ülkelerinde, dürüst olursanız siyasetten çıkabilirsiniz. Bu yüzden önce terminoloji ile zaman kaybetmemeliyiz. Bu terimleri Batı’ya benzemeyen diğer halklar olarak bize yakışacak şekilde tanımlamalıyız.
Bugün Batı azınlıktır, çoğunluk değil. Dünyadaki çoğu ülke batılı değil. Öyleyse neden Batı’yı takip ediyoruz, neden şartlarımıza, ilgi alanlarımıza ve vizyonlarımıza uymuyoruz? Neden Batı’ya karşı ölçüm yapıyoruz, neden Batı referans alınıyor? Bu bir aşağılık kompleksini gösterir, Batı vahşidir. Batı medeniyetini nasıl inşa etti?
600 yıl önce keşfettiği Amerika’dan parayı çaldı. Bu parayla teknoloji inşa etti ve insanları köleleştirmek için kullandı. Parasını kendisi oluşturmadı, 600 yıl sonra şimdi aynı şeyi yapıyor, biz de Batı’nın peşine düşelim mi? bu yanlış. Artık dünyada Batı politikasının tek bir şeye, insanlığın ve medeniyetin yok olmasına yol açacağına dair artan bir farkındalık olduğuna inanıyorum. İnsanlığı yok edecek olan odur ve bunu şimdi yapıyorlar ve gerçek kültürü yok ediyorlar. O yüzden başta dedim ki sorunuzun cevabı soruda. Öldürüyor ve kandırıyorlar. Bir deprem olursa, bu depremin Suriye halkına karşı aynı sonucu verecek askeri bir savaş yerine jeolojik bir savaş olması onlar için bir fırsattır. Onlar memnunlar depreme kızmadıkları için, bu doğruyu söylemeliyim.
Soru: “Şeytanllık” Suriye’de birkaç yıl önce başladı.. ama Rusya’da bu ilk yıl.. Suriye’nin bu küresel yalanla yüzleşme deneyiminden ne öğrenmeliyiz?
Cumhurbaşkanı Esad: Bizim ve sizin uzun bir tecrübeniz var ama bazıları bunu görmüyor. Rusya’nın Batı ile sorununun Ukrayna meselesiyle veya Kırım meselesiyle başladığına inanmak yanlıştır. Rusya ile olan sorunları Büyük Petro’dan kalma 300 yıllık. Rusya’nın küçük, zayıf bir tabi devlet olması isteniyor. Bu kesin bir istek. Rusya’da bazıları Batı’ya bahse giriyor. Rusya Batı’ya teslim olunca içi rahat olmaz diye düşünüyorum, ne oldu? Birinci Çeçen savaşı ve ikinci Çeçen savaşı gerçekleşti. Batı destekli terör operasyonları,
Terörü destekleyen Batı’dır ve Beslan’ın okuluna girip çocukları katletmişlerdir. Tiyatroya girip rehin aldılar vs.
Terör hala Rusya’ya girmeye çalışıyor. Dolayısıyla Rusya’yı bölme ve Rusya’yı zayıflatma hedefi, 300 yıldır süregelen kalıcı bir Batı hedefidir. 300 yıl bir ders vermeye yetmiyorsa ortada büyük bir sorun var demektir. Bizim için Suriye’de de aynı şey, bölgemizi sömürgeleştiren Batılı ülkeler, ister başta İngiltere ve Fransa olsun, ister Amerika şimdi Suriye topraklarını işgal ediyor. Değiştirmediler politika değişmedi,
Ayrıldıktan sonra ekonomik müzakerelerinde bile değişmediler. Tek bir şeyi hedefliyorlar.
Arap ülkeleri ile Avrupa Ortaklık Anlaşması’ndan bahsediyorum. Pazarlık yapıyorduk, Suriye’den her şeyi alıp basit olanı vermek istiyorlardı.
Çıkarlarımıza aykırı olduğu için imzalamayı reddettik. Suriye savaşı Batı’nın değişmeyeceğini kanıtladı
Öyleyse sorunuz ne yapmalıyız? Sadece güçlü olmalıyız, bir ormanda yaşıyorsun, ormandaki en güçlüler diğerlerini yer, hiçbir uluslararası kanun kağıt üzerinde değildir. Uluslararası hukuku koruyan kurumlar yok, NATO var NATO uluslararası hukukun yararına bir araç mı? Hayır, eğer sen güçlü değilsen ve biz güçlü değilsek,
Kimse sana neden kaybettiğini söylemeyecek mi? Onlara iyi olduğumuzu söyleyin, kimse size saygı duymaz, güçlülerin dünyasındasınız, tek çözüm bu. Keşke size başka çözümler de olduğunu söyleyebilseydim ama bu tür sözlerle sizi kandırmış olurum.
Soru: Rus askeri her defasında yalan kampanyalara maruz kalıyor.. Şimdi Batı Rus askerinin adam kaçırıp hırsızlık yaptığını söylüyor.. Suriye’deki halka sordum.. İşte Ruslar geldi.. Hakaret mi ettiler? Şaşkınlıkla bana baktılar.. Ama Batı yalan söylemeye devam ediyor.. Suriye halkı Rus askerinden ne gördü.. Peki bu insanlar Rus vatandaşlarını nasıl görüyor?
Cumhurbaşkanı Esad: Ayrıca, 2015’te Rus kuvvetlerinin gelişinden bu görüşle başlayamayız. Siz ve biz 60 yaşından büyük ortak ailelerimiz var. Şimdi ortak bir babadan veya anneden çok sayıda Suriyeli çocuğumuz var. Karakter yakınlığı olmasaydı bu ailelerin var olması ve savaşı sürdürmesi mümkün olmazdı. Sen doğulusun, biz de doğuluyuz, bu ortak bir şey. Rus Kilisesi, Suriye’deki Kilise Patriklik iken, Rusya’da o zamanlar bir başpiskoposluk iken Suriye Kilisesi ile tarihsel ilişkilere sahiptir. Aralarında karşılıklı destek vardı. Yani yoktan var olmayan ortak bir sosyal kültürel şey var. Aramızda Suriye’de her yerde bulunan ve sayıları on binleri bulan ortak ailelerle temasa geçmeyen kimse yok, bunların bir kısmı Rusya’da, bir kısmı Suriye’de. Dolayısıyla bu ilişki bir yandan sıfırdan başlamadı, diğer yandan iki ülke arasındaki yaklaşık yetmiş yıllık veya daha eski olan ilişkiler, bu ilişkiyi özellikle askeri düzeyde pek çok kez güçlendirdi. Rus uzmanlar onlarca yıldır çeşitli Suriye oluşumlarında bulunuyor. Dolayısıyla 2015’te Rus kuvvetleri geldiğinde bu sürtüşme var. Bu ilişkinin daha da yaygınlaşması dışında tuhaf bir şey olmadı. İlk soruda da söylediğim gibi, bu gibi durumlarda kültürel yapı genellikle benzer olduğu için, kültürlerin farklılığından dolayı biriken pek çok küçük günlük sorun ortaya çıkıyor. Ama bu bile belli değildi, bu açıdan bakıldığında Suriye halkı için en önemli odak noktasının diğerlerine üstünlüğü olmayan alçakgönüllü insanlar olduğu açıktır. Öte yandan özellikle savaşın başlamasından sonra terörün yayılması ve çok sayıda Suriyeli ailenin hayatını kaybetmesi. Terör sebebiyle birçok aile hayatını kaybetti. Onlar için bu Rus askeri, Suriye’yi Ukrayna savaşına benzer şiddetli bir savaştan kurtarmaya geldi.
Çünkü Ukrayna savaşında Rusya’yı yenmek için NATO ve tüm müttefik ülkeler var. Suriye’deki savaşta, Suriye devletini ve Suriye halkını vurmak için Suriye’deki teröristleri destekleyen aynı müttefikler vardı. Tek fark adlandırmadır. Suriye’de El Kaide ve kolları “IŞİD – El Nusra – Müslüman Kardeşler” vb. Ukrayna’da da Nazizm var. Prensip aynı, aşırılık aynı ve bu durumda Nazi, IŞİD ile aynı yerde buluşuyor.
Soru: Suriye’deki gönüllülerin Avrupa cephesinde Rus askerleriyle omuz omuza olma olasılığı nedir?
Cumhurbaşkanı Esad: Suriye’de savaş başladığında, “ardından bir deney” olan bu deneyim aracılığıyla Suriye devletine yardım etmeye gelen çok sayıda Suriyeli gönüllü ve başkaları vardı. Gönüllülük işi tekildir yani bir gönüllüyü getirme işiyle uğraşamazsın. Ukrayna’da Rusya’nın yanında savaşacak Suriyeli gönüllüler olduğu zaman onlar da aynı yoldan gidecekler. Ülkeyi boydan boya geçmeyecekler, direk gidecekler. Siyasi karar veya siyasi irade olmaksızın. Eminim birçok Suriyeli bu duyguya sahiptir, giden var mı gitmeyen var mı bilmiyorum. Bilgimiz yok ama bence Suriyelilerin Suriye ordusuna karşı hissettikleri zafer arzusuyla aynı. Çünkü Rusya’nın bu savaştaki zaferi Suriye’ye iki açıdan doğrudan yansıyacaktır: Birincisi, Rusya’nın dost bir ülke olması açısından. Eğer arkadaşın güçlü bir konumdaysa, sen de güçlü olacaksın. İkincisi, uluslararası duruma yansıması açısından ve bu uluslararası durum bizim açımızdan kötü bir durum. Rusya’nın zaferiyle bu durum değişirse, uluslararası durumun düzelmesi yoluyla bize de olumlu yansıyacaktır.
Soru: Bazı ülkeler Rusya safında savaşmaya giden gönüllüleri kovalamaya başladı, anladığınız gibi Suriye’de böyle bir şey olamaz mı?
Cumhurbaşkanı Esad: Hayır, hayır, bu onların hakkı, herkesin doğru bildiğini yapma hakkı, bu birincisi. İkincisi, bu çalışma Suriye’nin ulusal çıkarlarını olumsuz etkileyen veya zedeleyen eylemler çerçevesinde sınıflandırılmaz, çünkü kesinlikle değildir.
Soru: Batılı ülkeler size art niyetli telkinlerde bulunuyor.. Rusya’yı terk edin İran’dan uzak durun diyorlar.. Anlaşırız ve bir çözüm buluruz, bu sizin için kişisel olarak hayırlı olur.. Bu taraftan girmeye çalışıyorlar. ?
Cumhurbaşkanı Esad: Savaştan önce de hep bu yöntemi kullandılar. Demek istediğim, bu kötü niyetli tarz, kişiliklerinin bir parçası, görünüşe göre politik kişilikleri. Spesifik olarak Rusya ile ilgisi olmayan bir örnek vereceğim ama 2008 civarında onlarla ilişkiler normal görününce Fransa’ya gittim. O dönemde Suriye’ye açılmanın amacı, İran’ı Batılı ülkelerde uranyum zenginleştirmeye ikna ederek ele geçirmek ve benzeri oyunlardı. Hayır, özellikle savaşta bizi dokunulmazlık karşılığında başkanlıktan vazgeçmeye ikna etmeye çalışıyorlar. Yanına bir maiyet ve para almak istersen sorun yok senin parana da aynı şekilde el koymazlar yani, ama sanırım bu girişimlerden uzun zaman önce vazgeçtiler. Suriye’nin Batı tarzını tam olarak anladığını anladılar. Batı bizi aldatmıyor, Batı ile uzun bir deneyime sahibiz, tüm girişimleri durdurdular ve iletişimi tamamen durdurdular ve bu daha iyi.
Devamı Gelecek…


SANA

Yorumlar kapatıldı.