Sözde Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem adı altında ülkeyi koalisyon bataklığına sürüklemek isteyen CHP’nin ekonomiyi de ithal isimlere teslim etmeye hazırlanması büyük tepki çekti. Kılıçdaroğlu’nun önceki gün açıkladığı sözde vizyon belgesi ile ülkeyi emperyalist Batı’ya peşkeş çektiğini belirten uzmanlar, “CHP liderinin açıkladığı proje tam bir teslimiyet projesidir. Devşirme isimlerle hazırlanan çalışma, vizyonerlikten ziyade lejyonerlik belgesidir” görüşünde birleşti.
Derin bir üst aklın yönlendirmesiyle kurdukları kirli ittifak sayesinde iktidar hayali kuran ve sözde ‘güçlendirilmiş parlamenter sistem” ile Türkiye’yi yeniden 90’lı yılların koalisyon bataklığına saplamayı amaçlayan zillet paydaşları, eylem ve söylemleriyle küresel şer odaklarına ve karanlık yapılara göbekten bağlı olduklarını her fırsatta deklare ediyor. Geçtiğimiz hafta açıkladıkları 84 maddelik “Anayasa değişikliği” önerisi ile ülkeyi yeniden vesayet uçurumuna yuvarlamaya hazırlandıklarını itiraf eden 6’lı masaya yönelik tepkiler sürerken, bu defa da ittifakın büyük ortağı CHP’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sözde vizyon belgesiyle adeta dünyanın kanını emen emperyalistlere teslim olacağını ilan etti.
Devşirme akıl hocaları
ABD’ye ve İngiltere’ye gerçekleştirdiği icazet ziyaretlerinden döner dönmez “3 Aralık’ı bekleyin” ifadeleriyle duyurusunu yaptığı “İkinci Yüzyıla Çağrı” ekibini çoğunlukla devşirmelerden oluşturan ve umudunu dışarıdan gelecek kirli paraya bağlayan Kılıçdaroğlu, “Sana rakip olmak için geliyorum ey dünya” şeklinde adaylık iması yaparken, paydaşları ve medyası bile yeterince ilgi göstermedi. Ayrıca projenin başına getirilen ABD’li Jeremy Rifkin’in ismini gizlediler. Somut hiçbir projenin açıklanmadığı, umudun dışarıdan gelecek kaynaklara bağlandığı, projenin başına getirilen devşirme danışmanların telekonferansla bağlandığı, aralarında Selvi Kılıçdaroğlu başta olmak üzere çok sayıda davetlinin mışıl mışıl uyuya kaldığı manda belgesini Akit’e değerlendiren uzmanlar, “Kemal Kılıçdaroğlu’nun vizyon belgesi tam bir teslimiyet projesidir” görüşünde birleşti.
Böyle teslimiyetçilik görülmedi
Hukukçu Av. Aydoğan Ahıakın, şunları dile getirdi: “Kılıçdaroğlu’nun vizyon belgesi tam bir teslimiyet projesi demektir. Kılıçdaroğlu’nun küresel komiserlerinden ABD’li Jeremy Rifkin, danışmanlığını yaptığı Portekiz ve İspanya ekonomilerini krize sürüklemişti. Daron Acemoğlu için FETÖ elebaşı özel teşekkür mesajı yayınlamıştı. Ufuk Akçiğit ise IMF danışmanı. Merkel’in enerji sektörünü ‘yeşil enerji’ politikaları ile batıran eski danışman Rifkin toplantıya gelmeye bile tenezzül etmemiş. Video konferans ile bağlanıyor. Muhalefete sanki ders anlatıyor. CHP Lideri ekibiyle ders gibi oturup dinliyor. Türkiye gerçekliklerinden ve milletten uzak, dışarıdan ithal akıllarla Türkiye’yi yönetebileceklerini sanıyorlar. Belgenin tutarsız olması tabanlarında bile bir heyecan yapmadı. Toplumsal gerçeklerden uzak teorilerle, ithal danışmanlarla bir vizyon ortaya koyamadılar. Belgede ben bir vizyon göremedim. Böyle bir teslimiyetçilik Türkiye tarihinde görülmemiştir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme, Güçlendirilmiş Vesayet Sistemi diyorum. Yürütmede önerdikleri çift başlılık ile çatışma çıkarabilecek eski parlamenter sistem. Türkiye’yi geriye götürmek istiyorlar. Gerici bir ideolojiyle Anayasa önerisi hazırlamışlar. Krizlerin, darbelerin olduğu bir Türkiye hayal ediyorlar. Küçük menfaat gruplarıyla Türkiye’yi yönetmek istiyorlar. Vesayet odaklarını canlandırmak istiyorlar.”
Vizyon değil adaylık belgesi
Ekonomist Necmettin Batırel de şunları söyledi: “Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı vizyon belgesinin asıl amacı küresel güçlere ve altılı masaya bir mesaj. Diyor ki ‘vizyon belgesi’ açıkladım. ‘Amerika’dan danışmanlar yardımcı olacak’ diyor. ‘Şu kadar para gelecek’ diyor. 100 milyar dolar gelecekmiş? Nereden gelecek? Kim getirecek? Hepsi yalan. Altılı masaya ve emperyalistlere mesaj veriyor. ‘Ben bu konuda çok iddialıyım, o yüzden beni aday gösterin’ diyor. Benim anladığım bu. Daron Acemoğlu kim? Amerika’da FETÖ’nün övdüğü, göklere çıkardığı Ermeni bir Prof. Sen bu adamla nasıl işbirliği yapıyorsun? İşaretler, vizyon belgesinin FETÖ ve üst aklın yönlendirmesiyle hazırlandığını ortaya koyuyor. Malum FETÖ Amerikanın adamı. Kılıçdaroğlu da Amerika’ya mesaj vermek istiyor. ‘Jeremy Rifkin ve Daron Acemoğlu ile çalışıyorum’, ‘Bunlar sizin adamınız’ diyor. ‘Beni aday olarak onaylayın’ diyor. Ortada net bir tablo yok. Amerika’dan gelecek olan tepki Kılıçdaroğlu için büyük önem taşıyor. Tabii bir de Akşener’in tavrı. Çünkü masada en belirleyici olan O. Özetle bu anaysa değişikliği, sözde vizyon belgesi, hepsi tamamen göstermelik şeyler, kamuflaj. Kılıçdaroğlu’nun esas maksadı cumhurbaşkanı adayı olmak.”
https://www.yeniakit.com.tr/haber/vizyonerlik-degil-lejyonerlik-belgesi-1713242.html
İlk yorum yapan siz olun