İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

‘Acımız büyük gururumuz sonsuz’

Türk basınının duayeni, yazarımız 93 yaşındaki Sami Kohen’i dün Neve Şalom Sinagogu’nda düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurladık. Sinagogdaki törende Kohen’i anlatan yakınları O’nun gazetecilik tutkusundan söz etti, mesleğindeki başarılarını dile getirdi. Kohen’in cenazesi, törenin ardından Ulus’taki Arnavutköy Musevi Mezarlığı’nda toprağa verildi.

MERT İNAN İstanbul – İstanbul’da pazartesi günü hayata veda eden Milliyet ve Türk basınının duayeni Sami Kohen, Neve Şalom Sinagogu’nda düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı. Milliyet’te düzenlenen ilk törenden sonra bir süredir kapalı kalan Sinagog, kapılarını Kohen için açtı. Sinagogda Kohen Ailesi’nin tüm fertleri hazır bulundu. Törene Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto, Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, Türkiye Hahambaşılığı Vakfı Başkanı İshak İbrahimzadeh ile Kohen’in sevenleri ve çok sayıda meslektaşı katıldı. Türkiye Musevileri Hahambaşı Rav İsak Haleva’nın yönettiği dini törende konuşma yapan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto, “O bizim ustamızdı” dediği Kohen için “Biz gazetecilerin sevdiği saydığı bir yazardı. O nedenle ülkemizde saygı gördü. Uluslararası alandan gazetecilere kadar birçok insanın sempatisini topladı. Hem cemaatine hem de uzun yıllar çalıştığı gazetesine bağlı bir ustamızdı. Cemiyeti’ne de çok bağlılık gösterir, çağırdığımız her toplantıya da mutlaka gelir Cemiyete yardımcı olmaya çalışırdı. Onu saygı ile anıyorum, ailesine, yakınlarına sevdiklerine, cemaatine saygılarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.

‘Reform yaratmıştı’

Avukat Rıfat Saban ise Sami Kohen’in dış habercilik anlamında Türk basınında ilklere imza atığını belirterek, şunları söyledi:

“Sami Kohen’in sevgili dostları büyük bir acı içindeyiz. Bu acımızın tesellisi olarak pazartesiden beri tüm dostları, Sami Kohen’in meziyetlerini, yaşantısını, sevgisini dile getiren konuşmalar yaparak ona minnet borcumuzu ödediler. Milliyet gazetesi geçtiğimiz gün olağanüstü toplantı yaparken, Kohen’in 10 meslektaşı bu organizasyonda hislerini ifade ettiler. Milliyet gazetesi, 2 gün olağanüstü neşriyat yaparak Kohen’i tarih sayfasındaki yerini almasına öncülük etti. Bir aile bireyi olarak son görevimi yapmak için söz aldım. Kohen’i ortaokul talebesiyken, Yeni İstanbul Gazetesi’nden tanıdım. O zamanki bilgime göre ne olduğunu pek anlamamakla beraber basında yeni bir rüzgâr estiği hissine kapılmıştım. Lisede İstanbul Exspres geldi. Burada dünya ile Sami Kohen’in kurduğu habercilik sayesinde ekibi radyolarla Anadolu Ajansı ile rekabet eden bir düzen getirmişti. Basında dış haber mefhumunu yerleştiğini hissetmiştim. Milliyet gazetesi yıllarında üniversite talebesiydim. Her sabah Milliyet’i aldığımda Abdi İpekçi, Çetin Altan, Sami Kohen ve Halit Kıvanç arasında sörf ederdim. Bu sörfümde itiraf etmeliyim ki en fazla Sami Kohen’in sütununu sever, adeta neler olup bittiğini öğrenirdim. Hakikaten o gün Türkiye’nin dış dünyayla tanıştığı bir Türkiye idi. Sami Kohen bir reform yaratmıştı. Cesur bir gazeteciydi. Her habere korkmadan girendi.

‘Ötekileştirmeden yazıyordu’

Dünyaya kapalı ülkelere, Kore’ye, Çin’e, Arnavutluk’a ilk seyahatleri yapan gazeteciydi. Beceri sahibiydi. Kohen, haberi her türlü vasıta ile alırdı. Çekoslovakya’ya yaya girmiş, yürüyerek Prag’a ulaşmıştı. Arnavutluk’a Beşiktaş kafilesi masörü olarak girmişti. Kohen, çok iyi yabancı dil bilirdi. Yabancı dili radyodan öğrenmişti. ABD’li gibi İngilizce konuşur, Fransızcayı argosuna kadar bilirdi. Bu nitelikleriyle birçok yabancı gazeteye yazılar yazarak Türkiye ile dünyayı tanıştırdı diyebiliriz. Kohen, çok kişi yetiştirdi. Üslubu yumuşak ve barışçıydı. Kimseyi ötekileştirmeden yazıyordu. Dış politikayı ilim gibi yapan Kohen, her gün yabancı elçi ve devlet adamlarıyla konuşurdu. KKTC Başkanı Rauf Denktaş’ın müşaviri gibiydi. Objektif tutumu nedeniyle devlet adamları her zaman Kohen’e itibar ederlerdi. Bugün her faniye nasip olmayan sevgi bağı içinde kendisini uğurlamış oluyoruz. Musevi dininde ölüm bir son değil, geçiş olarak görülür. Ebedi yolculuğa en büyük destek kalan dostların anıları dile getirmeleridir. Sami Kohen çok anı biriktirdi. Biz kalanların anılardan alacağımız ibret en büyük vazifemiz olacaktır. Işıklar içinde uyusun, hepimizin bağı sağ olsun.”

‘Köprüler kurup, insanları birbirine yaklaştırdı’

Türkiye Hahambaşılığı Vakfı Başkanı İshak İbrahimzadeh törende yaptığı konuşmada, Kohen için “Onunla gurur duyuyoruz” ifadesini kullandı. İbrahimzadeh, Sami Kohen’in tecrübelerinin yaşatılmasının önemine değinirken, şunları söyledi:

“Değişen dünyaya ayakta durma çabamız içinde kaybettiğimiz şeylerden en önemlisi değişmeyen tecrübe ve tecrübeden yararlanmak. Şimdi anlıyorum ki, aramızda yaşatacağımız Sami Ağabeyin tecrübeleri, toplumlarımız ve tüm dünya ile uyum için tekrar paylaşmalı. Sami Ağabey bize çok büyük bir miras bıraktı. Gerek sosyal medyada gerek Milliyet gazetesindeki törende ve gerekse de sevenlerinden gelen mesajlarda Sami Ağabeyin doğru anlaşıldığını gördük. Sami Kohen, Türkiye’yi dış dünyaya dış dünyayı da Türkiye’ye tanıtan kişiydi. Her zaman bir firma, marka oldu. Birileri, insanları duvarların arasına sıkıştırırken Sami Ağabey köprüler kurup, insanları birbirine yaklaştırdı. İnsanlığa ışık olmaktan vazgeçmedi. Birçok kişi bir yerlere, sağa sola kayarken ve çalkantılardan etkilenirken Sami Ağabey dimdik hiçbir şeyin etkisinde kalmadan yoluna devam etti. Tüm yolların hepsini araştırıp doğru bildiği yoldan girmeyi bilen kişiydi Sami Kohen…

O’na sahip çıkanlara ve Milliyet gazetesine teşekkür etmek istiyorum. Sami Ağabey, hepimize Türkiye sevdasını öğrettiği gibi iyi bir Türk vatandaşı ve vatanseverin sözde değil özde olacağını gösterdi. Kendisiyle gurur duyuyoruz.”

‘Yılmazdı sebatkârdı’

Törenin ardından Sami Kohen’in cenazesi, Ulus Arnavutköy Musevi Mezarlığı’nda toprağa verildi. Kohen’in defin töreninin ardından kızı Jale Aldiş Kohen ve oğlu Alp Kohen Milliyet’e baba Kohen’i anlattı. Jale Aldiş Kohen, babası ile ilgili ardından söylenenleri duyduklarını dile getirirken “Ne çok kişiye yardım etmiş ne çok kişi onu örnek almış ve ne çok hatıra biriktirmiş. Son günlerde anlatılanları dinlemek bizi çok gururlandırdı. Acımızda yalnız olmadığımızı en derinden paylaştınız. Kendisi hakkında söylenenleri eğer duyursa kaldı ki duyuyordur. Büyük mütevazi, her zamanki gülümsemesiyle karşılayacağını hayal ediyoruz ve onu böyle hatırlamak istiyoruz” dedi.

‘Nizam intizam önemliydi’

Alp Kohen ise babası için şunları dedi:

“Bizim evde fon müziği hep haberler, koku ise baskıdan yeni çıkmış gazetenin matbaa kokusu olmuştur. İlgisini çeken bir şey olduğunda hep not aldığı için bizim evde asla kâğıt kalem eksik olmadı. Aile sofralarında sohbet dünya olayları etrafında dönerdi. Dolayısıyla mutlaka biri sorardı, o da sade ve uzun anlatmaya başlardı. Konu dağılırsa sebatla beklerdi. Yarım saat bile geçmiş olsa mutlaka kaldığı yerden devam ederdi. Yılmazdı, sebatkârdı. Yüksek sesle yanında konuştuğu bir kişiye hararetle bir şey anlatırken konsantrasyon dağılmasın diye o kişinin kolunu tutar, konunun harareti artıkça sıkma kuvveti artar, sonunda bir mengene kıvamına gelirdi. Babam, dağınıklıktan hoşlanmazdı. Kendi deyimiyle, ‘nizam, intizam’ her zaman önemliydi. Planlı olmak çok önemliydi. Sabah uyandığında o günkü işler yazılmalı, yapıldıkça da kırmızı kalemle çizilmeli. Biraz fazla uyuduğunuzda ‘Gün kaçıyor’ diye sitem ederdi. Klasik müzik her zaman ruhunun gıdasıydı. Oturduğu pek görülmezdi, televizyon seyrederken bile hep ayakta dururdu. Yörenin nabzı ölçmemek için halka sohbet eder, her bindiğimiz taksiye ahiret soruları sorardı. Meraklıydı, hep öğrenmeye gayret ederdi. Çok soru sorardı.”

‘Yolun ışık olsun Sami’

Törende aile adına bir konuşma yapan Sami Kohen’in gelini Seda Kohen ise Kohen’in son anlarına ilişkin anısından bahsetmeden önce, törene katılanlara teşekkür ederek, şunları söyledi: “Acımızı paylaştığınız için minnettarız. Acımız büyük ama gururumuz sonsuz. Hepimizin başı sağ olsun. Yolun ışık olsun Sami. Seni çok seviyoruz. An itibarıyla ailesi olarak sorumluluğumuz çok arttı. Sami’den kesintisiz öğrendik. Şimdi öğrendiklerimizi bizler için uygulama vakti. Sami Kohen’in bizi güldüren anıları hep canlı kalacak.”

Başkonsolos Lesniak’tan başsağlığı

Polonya İstanbul Başkonsolosu Witold Lesniak, duayen Sami Kohen’in ölümü dolayısıyla Milliyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mete Belovacıklı’ya ve Kohen Ailesi’ne başsağlığı mesajı gönderdi. Başkonsolos mesajında “Milliyet gazetesi için son derece kıymetli gazeteci Sami Kohen’in vefatından ötürü derin üzüntü içerisindeyim ve acınızı yürekten paylaşıyorum. Sami Kohen’e yüce tanrıdan rahmet, sizlere ve kederli ailesine sabırlar diliyorum. Mekânı cennet olsun. Başınız sağ olsun” dedi.

TAZİYELER ORTAKÖY SİNAGOGU’NDA

Kohen Ailesi, Ortaköy Sinagogu’nda cumartesi, pazar, pazartesi ve salı günleri 18.50’de, çarşamba sabah ise 09.30’da taziyeleri kabul edecek.


Milliyet Gazetesi

Yorumlar kapatıldı.