İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Sadakatten ayaklanmaya

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***
YAVUZ DONAT
VAN

Osmanlı dönemi… Ermeni asıllı 22 kişi, “bakanlık” yaptı… Dışişleri Bakanlığı dâhil.

7 büyükelçi, 11 başkonsolos. Meclis-i Mebusan’da… 33 milletvekili. Türkler ile Ermeniler arasında bir sorun yok… Öylesine ki… Türkler için Ermeniler… “Millet-i sadıka.”

Yani “Sadık millet.”

Sadakat nasıl oldu da, “ayaklanmaya” dönüştü? Ermeni isyancılar, neden masum Müslümanları öldürdü?

ABD Başkanı Joe Biden, biraz da bunlara kafa yormalı.

Görecektir ki… Ermeniler kışkırtıldı… ABD kışkırttı… Rusya, İngiltere, Fransa, İtalya kışkırttı.

***

Vahşetin her türlüsü

Belgeler… Yüzlerce… Köy köy… İsim isim… Yaz yaz bitmez.

Çarıkser (Dolutaş) Köyü… Bir çocuk, Ermeniler tarafından şiş geçirilerek, kuzu gibi kızartılmış… Diğer çocuklar süngülenmiş… Bazıları direklere asılmış.

Kavlik (Keçi Kayası) Köyü… 7 yaşındaki Fatma ile 9 yaşındaki Gülnaz’a tecavüz edilmiş… Sonra öldürülmüşler.

Astuci (Tepedam) Köyü… Öldürülenlerden birkaçı… Hasan kızı Ziro… Ali kızı Hazal… Hüseyin kızı Hamsa… İsmail oğlu Musto… Nimet oğlu Ali. Kasir Köyü… Engel Köyü… Müküs Köyü… Yüzlerce köy… Yakılıp yıkılmış… Tecavüz… Katliam… Kafa kesme… Ağaca asma… Tandırda yakma… Anlatılır gibi değil.

***

Gölde katliam

Ermeni isyancıların zulmünden kaçan Müslümanlar, Van Gölü’nü geçmek için gemilere biniyor…

İsyancılar, gemilere ateş açıyor…

400 kişi ölüyor. Kimi kurşunlara hedef oluyor… Kimi gemiden atlayıp boğuluyor.

***

Ahtucu Köyü

Kemo isimli köylünün karısı Zeliha, tandır başında ekmek pişiriyor.

6 aylık çocuğu ateşe atılıyor… Gözleri önünde pişiriliyor.

Zeliha’ya… Çocuğunun etini yemesi emrediliyor.

Anne direniyor…

Zavallı kadının bir bacağı fırına sokuluyor… Yakılıyor… Zeliha da öldürülüyor.

***

Amik Köyü

Bugünkü adıyla Yeşilsu.

100 hane.

Köylü… Ermeni saldırısından korunmak için kaleye sığınıyor. Ermeniler köye giriyorlar.

Kalede saklanan köylüye “Savaş bitti” diyorlar:

– Korkmanız için bir sebep kalmadı… Dost olduk… Kaleden çıkın.

İnandırıcı olmak için Kur’an-ı Kerim’i öperek, yemin ediyorlar.

Köy halkı kaleden çıkmaya başlıyor.

Muhtar Molla Yusuf, “Bu bir tuzak, inanmayın” dese de… Köylü, Ermeni isyancılara inanıyor… Herkes kaleden iniyor.

Ve sonra;

Ermeniler… Türklerin silahlarına el koyuyorlar.

Erkekleri öldürüp, göle atıyorlar.

Kadınlar… Tecavüze uğramak korkusuyla, göle atlayıp, boğulmayı tercih ediyorlar.

Geriye kalanlar… Çocuklar ve yaşlılar… Öldürülüyorlar.

***

Arşivden belge

Osmanlı arşivlerinden bir belge (BOA… HR… SYS… HU… kr… 100.dob… 12-2,nr.114-116):

“Ermeni ve Ruslar’ın Van ve çevresinde Müslümanlara büyük acılar çektirdikleri, işgalcilerin kadın, çocuk, genç, ihtiyar demeden İslam ahaliyi çeşitli zulümler yaparak öldürdükleri; hamile bir kadının karnını yararak çocuğu çıkarıp kafasını kestikleri, girdikleri evlerdeki insanları saatlerce işkence yaptıktan sonra öldürdükleri, on beş-on altı yaşlarındaki bir erkek çocuğu çırılçıplak soyarak cinsel organını kestikleri ve daha sonra doğradıkları; Amerikan müessesesine götürülen kadın ve kızların ırzına geçildiğinin ortaya çıktığı, mezarlıkları kazarak defnedilmiş olanları dışarı çıkardıkları ve ziyaretgâhları kazıp içine pislik doldurdukları….”

***

Çar’dan teşekkür

Rus orduları, Van’ı ele geçirince… Rus Çarı İkinci Nikola, Van’daki Ermeni Komitesi’ne telgraf gönderiyor…

21 Nisan 1915’te: “Rusya’ya yaptıkları hizmetler nedeniyle, Ermenilere teşekkür ederim.”

***

Mirgehi Köyü

Nüfusu 58… Ermeni çeteleri tarafından basılıyor.

Başta muhtar Molla Hasan olmak üzere… 12 kadın, 8 erkek, 8 çocuk, “koyun gibi” kesiliyorlar.

Ermeni militanlar, kızları alıp götürüyorlar.

***

Müjde (!)

Amerika’da yayınlanan bir Ermeni gazetesi… “Goçnak.”

Goçnak… Okuyucularına “Müjdeli bir haber” yayınlıyor… 24 Mayıs 1915’te: “Van’da yalnızca bin 500 Türk kaldı.”

***

Vicdan azabı

Kahte Ehrhold… Alman…

Hemşire… Misyoner… Yetimler yurdunda kalan çocukları, “Hıristiyan yapmakla” görevli.

Ermeni isyanından 22 yıl sonra…

1937’de… “Vicdan azabı çekiyor.” “Geç de olsa, Van’da gördüklerimi, Tanrı katında kendime saklama hakkını göremiyorum” diyor.

Ve… Her şeyi anlatıyor:

Rusların yaklaşması ile birlikte (20 Nisan 1915) Ermeniler sakladıkları silahları çıkararak, savaşa başladılar.

Van, Rusların eline geçince, yaşlı, çocuk ve kadın Türkleri katlettiler.

İşledikleri cinayetleri büyük bir günahkârlık olarak görüyorum.

Savaş muhabirlerinin yazdıkları yalanları görünce, bu gazetecilere güvenim kalmadı.

***

Van destanı

Bitmedi… Daha anlatacak çok şey var.

Aslında… “Van’ı yazmaya henüz başlamadık” desek, yeridir.

Vali Mehmet Emin Bilmez’in anlattıkları… Kayhan Türkmenoğlu’nun yaşadıkları… İkram Kali ile Van turu… Van kedisi… Korona… Ekonomi… Siyaset… Anket.

Pazartesi… Salı… “Van destanına” devam edeceğiz.


Sabah Gazetesi

Yorumlar kapatıldı.