İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

PATRİK SAHAK II, AÇIKLAMA

Bugün basında Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakıf Yönetim Kurulu başkanı sayın Bedros Şirinoğlu’nun şahsıma yönelik mesnetsiz imalarla ve hakaretamiz ifadelerle dolu basın bildirisini esefle okudum. Bu hafta başı Patrikhane Mali Komisyonunun zor durumdaki okullarımıza yardım amacıyla yürüttüğü çalışmaların ve okul yönetimleriyle üç günlük Zoom toplantılarımızın sonuç raporunu Patrikhane Komisyonları Koordinatörü sayın Hosrov Köletavitoğlu adıyla cemaatimizle paylaştık. 

Bedros bey, sadece vakıf başkanlarının bulunduğu özel Whatsup ortamında- Sayın Şirinoğlu’nun adının geçmemesine rağmen – yazılan rapor hakkında agresif bir üslupla Hosrov Bey üstünden, Patriğe, Patrikhaneye ve yapılan yararlı çalışmalara yönelik ithamlarda bulunmaya başlamıştır. Bunlar belli bir dozu aşmaya başladığında bu guruba bir yazı göndermek zorunda kaldım. İşte bu yazıyı da Bedros Bey maalesef yanlış yorumlayarak, bugünkü şanssız basın açıklamasında bulunmuştur. Patriğine alenen hakaret ettirecek kadar Bedros Bey’i öfkelendiren yazıyı artık kamuyla paylaşmak zorunluluğu oluşmuştur. Halkımızın takdirine sunuyorum.

PATRİĞİN SÖZÜ

28 Nisan 2021, Çarşamba 18.50

Patrikhane Komisyonları Koordinatörü olarak Hosrov beyin yazısını gayet tabii okudum ve onayladım. Keşke Baron Bedros da sinirlenmeden birkaç kere serinkanlılıkla okusaydı, yazıda kendisinin ERVAB başkanı sıfatıyla onurlandırıldığını ve göreve davet edildiğini fark ederdi. Çünkü yazı açık bir dille bu sivil işlerin Ermeni Vakıflar Birliğinin işi olduğunu anlatıyor. 

Cemaatimizin sivil liderliğini sürdüren yöneticilerimiz onlarca yıldır okullar için ne projeler geliştirdiler? Bu konuda nasıl örgütlendiler? Niye örgütlenmediler? Kim bu işlere ön ayak olacak, plan ve projeler geliştirecek? Elbette Ervab! Onu çalıştıracak kişi de kusura bakmayın, patrik değil, onun başkanıdır. On yıllardır Vadip ya da Ervab bunu denedi de Aram Srpazan ya da Patrik mi engel oldu? Belli ki cemaatin sivil ayağının örgütlenme becerileri oldukça hantallaşmış. Bu bir vakıa. Bu boşluk ve atalet gözleri ister istemez yeni seçilmiş Patriğe ve merkezi kurum olan Patrikhaneye çeviriyor. Geçen haziran ayında dört ihtiyacı olan okul yöneticisi bize başvurduğunda Sayın Bedros Şirinoğlu’nu hep bu işin içine çekmeye çalıştık. Saygıda kusur etmedik. Bu Zoom toplantılarına şahsen davet ettim. Gelmediler, temsilci de göndermediler. 

Bu dört okulun, sonra diğerlerinin, kendisine değil de bize başvurmalarının tek nedeni, bu okulların kapanmasından ya da birleşmesinden başka bir önerisi olmayan Bedros başkandan bekledikleri umut ışığının azalmış olmasıdır. Nitekim bu en zor yılda Azkayin Hastanemizin Azkayin okullarımıza yaptığı yardım 600 bin liradır. Ortaköy Kilisesinin diğer okullara yardımı bir buçuk milyona yaklaşıyor. Bütçeler kıyaslandığında elbette Ortaköy takdir toplayacak. Beykoz vakfı bir milyondan fazla yardım yapmış. Baron Hosrof’un yazısında Beykoz unutulmuş ama keşke tüm vakıflarımızda Beykoz yöneticilerinin paylaşma ruhu olsa. O zaman bu konuları değil eğitimde başka konuları konuşuyor olurduk. Tbrevank, Karagözyan, Aramyan gibi artıya geçmiş okulların yönetimlerinin de bu yıl yaşadıkları daralmaya rağmen bu paylaşımcı dili kullanmaya başlamaları cesaret vericidir. 

İhtiyacı olan okulların bizden talebi şu oldu: Yardım edebilecek durumda olan vakıflardan bu yardımların kendilerine ulaşmasını teşvik etmemiz ve aracı olmamız. Biz artısı olan vakıflarımızdan yardım isteyen okulların isteğini ilettiğimizde, okul vakıflarının bilançolarıyla ilgili şüpheleri olduğunu ve bunların açık, güvenilir ve şeffaflığının garanti edilmesi gerektiği talebini aldık. Bunu okullara ilettik. Makul karşıladılar ve gelen bilançolar aynı standartlarla tablo ve çizelgelerle hazırlandı. Bu işin Ervab koordinasyonunda yapılması şahsen benim en çok arzuladığım şeydi. Çünkü bu kurumun salt tabela değil, çalışan ve çözümler üreten gerçek bir örgütlenmeye dönüşmesiyle merkezi yönetimin de nüveleri atılacaktır. 

İnsanların toplantılar yapamadığı, bazen sokağa çıkamadığı bir ortamda henüz sekretaryasını oluşturmaya vakit bulamamış ERVAB’dan bu çalışmayı beklemek pek mümkün değildi. Bedros Başkan tüm zamanını ve enerjisini haklı olarak salgın mücadelesine ayırıyordu. İşte bu durumda biz Patrikhane olarak Ervab’la paralel yürümesini istediğimiz bu çalışmalara ön ayak olmak zorunluluğunu hissettik. Çünkü ihtiyaçların beklemeye tahammülü yoktu. Pandeminin zor koşullarında Patrikhane Mali Komisyonunu teşvik ettik ve on dokuz genç ve uzman muhasiplerle vakıfların finansal durumunu tespit ettik. Belki en az altmış yıldır böyle bir çalışmanın yapılmamış olmasının getirdiği aksamalara rağmen tüm okul yönetimlerinin takdir ettiği harika bir iş çıkardılar. Baron Hosrov Köletavitoğlu Patrikhane’de sivil işler koordinatörümüz olarak, cemaatteki geniş tecrübeleri ve hizmet geçmişiyle çok yararlı bir görev üstlenmiştir.

Ervab kendi sekretaryasını oluşturduğunda, rahmetli Harutyun Şanlı’nın yerini dolduracak aktif bir sekreter atandığında, niyetimiz bu çalışmaları o çatı altında yürütmek ve geliştirmekti. Çalışmalarda bu noktaya geldiğimiz için de artık Ervab’ın, başkanının ve sekretaryasının daha aktif bir rol üstlenmesinin zamanı geldiğini görüyoruz. Bedros beyin alınganlık gösterdiği durum aslında ayağına atılmış bir pastır. Tarihi bir gol atmak için fırsattır.

Biz canlı ve dinamik bir toplumuz. Elbette ihtiyaca göre okullar kapatılır, birleştirilir ya da yenileri açılır. Bundan doğalı olamaz. Ancak Pandemide bunu yapamayız. Büyük küçük tüm işletmelerin, şirketlerin ve devletlerin tüm finansal gücünü kullanarak can havliyle kurumlarını ayakta tutma çabasında biz de cemaat olarak bu kadar kolay okullarımızı feda edemeyiz. Böyle kararları ancak ayaklarımızı tekrar sağlam toprağa bastığımızda, ciddi katılımlı toplantılarla alabiliriz. Bunların planlanması da elbette Ervab’ta yapılacaktır. 

Bedros Başkan’ın finansal anlamda çok değerli önerileri olduğunu biliyorum. Ancak onunla anlaşamadığımız nokta şudur: konumu itibariyle bu işleri başkasına havale edemez. Sivil cemaat lideri olarak kendisi bu önerilerini örgütlemeli ve önderlik etmelidir. Oysa kendisi bu önderlik sorumluluğunu üstlenmek istememektedir. Sihirli bir el çıksın okulları kapatsın, birleştirsin ve artık Hastaneye yük olmasınlar istiyor. O sihirli el, sivil cemaat başkanının örgütleme becerisidir. Hep gıpta ettiğimiz Yahudi cemaatinde durum böyledir. Patriğin ve Patrikhanenin din alanına sıkıştırılmış yetkileri, günün sonunda daha ziyade manevi bir önderliğe izin vermektedir. 

Ama hayat boşluk tanımaz. Eğer Bedros Başkan sorumluluğunu üstlenmezse ya Patrik sivil alana soyunur ya da bu cemaat bölünerek, kısır çekişmeler içinde kendini tüketir. Baron Bedros’a tarihten bir örnek vermek isterim. Sultan II. Murat tahtını çocuk yaştaki oğlu Şehzade Mehmet’e bıraktığında Macarlar bunu fırsat bilip büyük bir orduyla saldırıya geçerler. Savaşa önderlik etme çağrılarını reddeden babası II. Murad’a, çocuk Padişah şu sözü söyler: “Dîn ve devlet tehlikededir. Eğer padişah iseniz, buyurun ordunuzun başına geçin!.. Yok eğer padişah ben isem, sizi, orduma başkumandan olarak nasb ve tâyin eyliyorum!..”

Sevgili Bedros Başkan,

Pandemi dönemi herkesin zannettiğinden çok daha çetin geçiyor. Yöneticiler arasında kırgınlığa, çekişmeye, rekabete değil birlik, esenlik ve kardeşliğe ihtiyacımız var. Bunca yıl görevinizi başarıyla sürdürdünüz. Hastanede gösterdiğiniz başarıyı cemaatin yeniden yapılanmasında da göstereceğinizden eminim. Bu cemaatin size ihtiyacı var. Artık gelecek seçimlerde görev almayacağınızı söylüyorsunuz. Parlak hizmet kariyerinizi, kendi zamanında okullar kapanan değil, okulları kurtaran başkan olarak tamamlamanız ve hatırlanmanız hepimizin arzusudur. Tarihe bırakacağınız miras bu olmalıdır. 

Hastanemizin ve yöneticilerin emeklerini hep takdir ettik ve edeceğiz. Dualarımız ve alkışlarımız bu salgın döneminde hayatlarını tehlikeye atma pahasına görevlerinin başında olan sizlere, sağlık görevlilerine, doktor ve hemşireleredir. Tanrı sizi korusun ve varlığınızı başımızdan eksik etmesin.

Tanrı hepimizin yardımcısı olsun.

Patrik Sahak II.

https://www.facebook.com/sahak.mashalian/posts/10158717384262012

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın