İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

YUNANLIYI VE ERMENİLERİ NE KADAR TANIYORUZ?! 8 BÖLÜM

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***

Fevzi Moray

Sevgili okurlarım yedinci bölümü;  “Haftada bir gün  ikmal maksadıyla  Erzurum’a,  sağlık  ve  sosyal içerikli  diğer ihtiyaçlar olduğunda  ise   yakın olması nedeniyle Sarıkamış’a , Kars’a  ve  çok zorunlu olduğunda da   Erzurum’a   ekip  gönderiyordum.  Bu unsurların gidiş  dönüş yol  emniyetini   birliğimdeki komando bölüğüyle sağlıyordum.” şeklinde bitirmiştim. 

                                                          ***

Bir zamanlar insanların    hudut tabur komutanlığının   izniyle fırsat bulduğunda eğlenip  dinlendiği ,   kontrollü  av yapabilme imkanı bulduğu, belirli periyotlarda yemekli kır gezilerinin  de tertiplendiği  cennetten bir parçaydı  Iğdır!..

Ne olmuştu da   teröristlerin cirit attığı, insanlığa korku ve endişe veren  cehenneme   dönüşmüştü?! 

Olayları birebir yaşayanların dile getirdikleri  gerçekleri  duymazdan gelenlerin, yaşanmamışlık üzerine  ahkam kesenlerin,  çekilen eziyetleri  yazılı ve görsel basında yetkililere  dosdoğru iletmeleri  mümkün  müydü?!..Kocaman bir HAYIR tabii ki!  

Örneğin,  yakın zamanda  tüm dünyada yaşanan  KORONA illeti  nedeniyle  koca koca  profesör unvanlı  bilim adamlarının  yaylım ateşine tutulduk. Ülkemizde bu  dönemde  sağlık bilim kurulunda görev yapan doktorların  verdiği  çelişkili, acabalarla(!)  tereddütlerle  dolu mesajlarla  ne yazık ki beyinlerimiz  yandı ve normal  işlevini yitirdi! 

İnsanlığın şaşkınlığını fırsat bilen  yandaş  kalemşorlarca ,  yardıma muhtaç insanların  yalan haberlerle akıllarını  çelmek  o kadar  zor olmadı ne yazık ki!.  O nedenle  psikolojik harbin önemli bir öğretisini sizlerin bilgilerinize sunmayı  bir görev addediyorum. 

“Doğru  ve donanımlı insanların   verdiği mesajlarda  da doğrudur!” 

Bu konuda unutmayacağımız bir olgu daha var!   Ne yazık ki gerçek bilim adamlarının  medya sektörünün çeşitli mecralarından uzaklaştırıldığına,  konuşturulmadığına,  simalarının unutturulduğuna  ve seslerinin kesildiğine   şahit oluyoruz!                                                                                                                                    

“ Düşmanı  Tanımamak ve Unutmamak “ üzerine sadede  dönersek:  

Yıl,  1990’ların başlarını   gösterdiğinde   o güzelim Iğdır- Kağızman-Demirkapı –  Erzurum   güzergahı ile ,  Iğdır, Tuzluca ,  Digor ve  Kars   güzergahı  öyle  elinizi kolunuzu sallayarak, şarkılarla , türkülerle  gidilecek bir  yol olmaktan çıkmış, teröristlerin   olur olmaz zamanlarda yol kapaması yaparak masum insanları  gözünü kırpmadan öldürdüğü   vahşet alanına  dönüşmüştü. 

Birliğimin  50 km olan  sorumluluk bölgesini  denetlemek ve   ihtiyaçlarını karşılamak   maksadıyla gittiğim  tehlikelerle dolu  bu  ulaşım hatları, her babayiğidin  ve de  her gün seyredeceği bir hat olmaktan da çıkmıştı.                                                              

Şimdi  anlatacaklarım   umarım ilginizi çekecektir. 

Tabur komutanı olarak  birliğe katılışımın  ilk  ayında yürekleri parçalayan  bir olayla karşı karşıya kalmıştım.  İntikam alma duygularımı  zirve yaptıran olayı  daha evvel  siz okurlarımla  Önce Vatan  ve Yeni Çağrı  gibi  günlük ulusal gazetelerde  paylaşmıştım.  Çünkü doğru bilgiye hasret kalan insanları  yaşanan gerçeklerle buluşturmak  önce gelen hedeflerim arasındadır.  

Psikolojik Harbin  hedefinde ise, daha evvelki yazılarımda da  açıkladığım gibi  “dost-düşman  her kesimden insana ulaşmak” önemli bir yer tutar.

Çünkü  bu kutsal topraklar;  atalarımızın  insan üstü  gayretleriyle  kazanılmış  ve  bizlere emanet edilmiştir.  O  nedenle bu kutsal topraklar , uğrunda kan ve  ter  dökenlerindir. 

Paylaştığım gerçekleri okuyan insanlardan   -hevesimi zirveye taşıyan –duygu yüklü ve çok olumlu   geri dönüşler  aldım.  Aynı duyguları  hedef kitleme yeni katılan siz değerli  okurlarla  paylaşmak bana  övünç  kaynağı olacaktır. 

Aynı erişimleri  bir kez daha  siz saygı duyduğum okurlarımla   paylaşmayı    çok önemsiyorum. 

İnsanlığın kanını donduran, yürekleri parçalayan,  alçakça  yapılan  vahşetin anlatıldığı   aşağıdaki  iki(2)  erişimi  lütfen okur  ve  hedef kitlenizle ( Dost- düşman)  paylaşır mısınız?!   

…NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE….. 

BÖLÜM-1https://www.oncevatan.com.tr/hafizamdansilemedigimvahsetibir-de-benden-dinleyiniz-1-bolum-makale,38079.html

BÖLÜM-2 Fevzi Moray – YAŞANMIŞ GERÇEKLER!…- BİRİNCİ  ELDEN!…. (oncevatan.com.tr)                  

DEVAM EDECEK 

Kaynak: https://www.oncevatan.com.tr/yunanliyi-ve-ermenileri-ne-kadar-taniyoruz-8-bolum-makale,50475.html

Önce Vatan Gazetesi

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın