İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

KALELERİN KADER KARDEŞLİĞİ

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***

Prof. Dr. Hacali Necefoğlu / Kafkas Üniversitesi Öğretim Üyesi 

Birkaç gün önce 2020 yılınının acı ve tatlı anlarını geride bırakarak, XXI. yüzyılın 21. yılına kadem bastık. Tüm dünyanın pandemi belası ile savaştığı 2020 yılında; kardeş Azerbaycan halkının kendi topraklarını işgalden kurtarmak için 27 Eylül’de başlattığı ve  44 gün sürdürdüğü Büyük Vatan Savaşı’nı, muzeffer Azerbaycan Ordusu görkemli bir zafer ile taçlandırmıştır.

8 Kasım’da Başkomutan İlham ALİYEV’in bildirdiği, Karabağ’ın kalbi kutsal Şuşa şehrinin düşman işgalinden kurtarıldığı müjdesinin sevincini, Azerbaycanlı kardeşlerimizle birlikte paylaşmıştık. Bu şanlı zaferden on gün önce, 29 Ekim’de, Büyük Vatan Savaşı’nın başından beri Azerbaycan’a manevi desteğini esirgemeyen Türkiye Cumhuriyeti’nin 97. Kuruluş yıldönümünü, 30 Ekim’de ise Gazi Kars şehrinin Ermeni işgalinden kurtuluşunun yüzüncü yıldönümünü hep birlikte kutlamıştık.

Kırk yıl Rus ve bir buçuk yıl Ermeni esaretinde kalmış, nihayetinde Kazım Karabekir Paşa’nın komutanlığında şanlı Türk Ordusu tarafından geri alınan Kars Kalesi’yle; 28 yıldan çok Ermeni işgalinde kaldıktan sonra Başkomutan İlham ALİYEV’in katiyetli ve uğurlu siyasetinin neticesinde, ve de Türkiye Cumhuriyeti Başkanı Recep Tayip ERDOĞAN’ın sonsuz desteği sayesinde, sarsılmaz Azerbaycan Ordusu tarafından kurtarılan Şuşa Kalesi arasında bir çok benzerlikler bulunmaktadır:

Öncelikle;

  • Her ikisi de Türk yurdudur.
  • Her ikisi de deniz seviyesinden yaklaşık aynı yüksekliktedir.
  • Her ikisinin de kalesi meşhurdur.

Ayrıca, nasıl ki Şuşa Azerbaycan musiki medeniyetinin beşiği ise, Kars da Türkiye’de bu musikinin en çok ifâ edildiği ve dinlenildiği şehirlerden birisidir.

Yine Kars, Şuşalı Üzeyir Hacıbeyli’nin “Arşın Mal Alan” operetinin, hem de geçen asrın yirminci yıllarında, Türkiye’de ilk defa sahnelenen şehridir.

Bir çok Karslının soy kökü Karabağ’a bağlıdır. Kars ilinde Ermenistan hududuna yakın Karabağ Köyü’nün varlığı buna kanıttır.

Yüz yıl önce her iki şehrin de ahâlisi Ermeni zulmüne maruz kalmıştır.

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra hem Kars vilayetinin, hem de Şuşa dahil Karabağ’ın Ermenilere verilmesi taleplerini hatırlarsak, bu şehirlerin şovenist Ermeni devletinin ekspansionist (yayılımcı) siyasetinin başlıca hedefleri olduğunu görebiliriz.

Bir asır önce Türkiye’nin ağuşuna dönen serhat şehir Kars ile, 28 yıllık hasretten sonra kardeş Türkiye’nin manevi desteğiyle can Azerbaycan’a kavuşan ve de yeniden serhat kalesi olacak Şuşa’nın, kardeş şehirler ilan edilmesi için gereken adımlar atılmasının önemli olduğunu düşünüyorum.

İnanıyorum ki, Kars ile Şuşa’nın kardeşliği, Cumhurbaşkanları seviyesinde sınanmış, sarsılmaz ve ebedi olan Azerbaycan ve Türkiye kardeşliğinin sembolü olacaktır.

Kars halkının ve Kars Belediyesi’nin bu teşebbüse olumlu yaklaşacağını ve de onun hayata geçirilmesi için Kars Başkonsolosluğu vasıtasıyla Azerbaycan’ın yetkili kurumlarıyla temasa geçeceğini ümit ediyorum.

Prof. Dr. Hacali Necefoğlu

Kafkas Üniversitesi Öğretim Üyesi

02.01.2021

k1.jpg
k4.jpg
k2.jpg
k3.jpg

Kaynak: Prof. Dr. Hacali Necefoğlu’nden güzel bir teklif : “Kars ile Şuşa kardeş şehirler ilan edilsin”

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın