İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Eski Hükümet Konağı (Ruhban Okulu & Üssü Bahri)

Gül Anasal

Acısu semtinden Kalaycılara doğru indiğimizde Yeni Hamam Sokakta karşımıza çıkar eski Fransız Ruhban Okulu, şimdiki Defterdarlık binası. Hepimizin Acısu parkı diye bildiğimiz Mehmet Sadık Efe parkına oturduğumuzda karşıdan muhteşem yapısını, binanın heybetini ağaçların arasından izlemek ayrı bir zevk verir insana. Hele ki çay içerken hayallere dalarsanız, sizi eskilere götürür o taş bina. Bina hakkında eskiden sadece kilise olduğunu, sonradan defterdarlık binası olduğunu biliyordum. Ama işin aslında o bina için duyduğum pek çok anlatımlar, hikayeler varmış ve bir türküye kaynak olmuş.

Bina, 19. yüzyılın sonlarında Osmanlı döneminde inşa edilmiş, kilise ve okul olmak üzere kagir iki yapıdan oluşmaktadır. Okul binasında dikdörtgen pencere kullanılmış, kilise binasında ise klasik sivri kemerli Cizvit kilisesi tarzı pencere kullanılmıştır.

Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun kararı ile mülkiyeti  KocaeliDefterdarlığı’na tahsis edilmiştir. Depremde gördüğü hasar sonrasında onarım-güçlendirme geçiren yapı, günümüzde özgün niteliklerini sürdürmektedir. Defterdarlık misafirhanesi olarak binanın bir kısmı da halen kullanılmaktadır.

Biz binaya gittiğimizde içine girmeden sadece bahçesinde Yavuz Ulugün’ün anlatımıyla bilgi sahibi olmuştuk. Sizlere hepsini aktaramasam da kesitlerle aktarmak istiyorum.

“1891 yılında Fransız “Assomption Augustin’leri” misyoner tarikatınca inşa edilen okul ve şapelin 1893 yılında yanması üzerine Acısu semtinde bugün Defterdarlık misafirhanesi olarak kullanılmakta olan yeni taş binanın inşaatında ruhsatsız kilise yapıldığı iddiası ile sorunlar yaşanmıştır.

Osmanlı Devleti ve Fransa arasındaki kapitülasyon antlaşmaları sayesinde Fransızlarca kurulmuş olan yapılar, 1918’de Fransızların kenti terki sonrası Türklerin eline kalmıştı.

Bina savaştan sonra  Gölcük’de görevli yabancı uzmanların ikametine ayrılmış ve 1930 yılından itibaren de “Marmara Üss-i Bahri ve Müstahkem Mevkii Komutanlığı” olarak kullanılmıştır.

İzmit Tersanesi içindeki “Üssü Bahri” binasının küçük gelmesi nedeniyle 1929 yılında (bugün Defterdarlık misafirhanesi olarak kullanılan) Fransız Azize Barbara (Saint Barbara) Koleji kiralanmış ve İzmit’teki tek yabancı sahipli bu bina 20 Mayıs 1931’de 42,000 TL bedel karşılığı satın alınmıştır. 1927 yılında çıkarılan “Memnu Mıntıkalar – Yasak Bölgeler” Kanunu gereğince kurulan Darıca Müstahkem Mevkii Kumandanlığı, Üssü Bahri Kumandanlığı’na bağlanınca adı “Marmara Üssü Bahri Kocaeli Müstahkem Mevkii Kumandanlığı”, 1949’da ise “Marmara Deniz Ana Üs Kumandanlığı” olmuş ancak halk arasında “Üssü Bahri” denilmeye devam edilmiştir.

Ruhban Okulu Binası 1953-1956 yılları arasında “Ordonat Binası” olarak kullanılmıştır. 1956-1964 yılları arasında “Hükümet Konağı” olarak kullanıldıktan sonra Savunma Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı’nın 21.08.1966 tarihli anlaşmaları sonucu bina, yine Hükümet Konağı olarak Defterdarlık’a devredilmiş ve 1966-1977 yılları arasında Hükümet Konağı olarak kullanılmıştır.

Bugüne değin birçok Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın İzmitli olmasında “Üssü Bahri”nin kent üzerindeki etkisinin neden olduğu şüphesizdir. Bir ara Özden Örnek ve Metin Ataç Paşalar döneminde yapının “Kocaeli Denizcilik Müzesi” olarak düzenlenmesi düşünülmüşse de bu güzel tasarı hayata geçememiştir. Bina kimi zaman tersane bahçesine taşınsa da komutanlık olarak hizmet verirken spor faaliyetleri, sinema salonu, askeri bandosu, orkestrası, müzik dersleri ve hatta düğün salonu ile kent kültürüne de katkı vermeye çalışmıştır. Ancak en ilginci bir aşk hikayesi ve bundan doğan (TRT Repertuarında 9145 no ile kayıtlı, Sana da Yaptırayım Naciyem Aman Fildişi Tarak )adlı bir İzmit türküsünün kaynağı olmuştur.”

Fransız Ruhban Okuluyla ilgili küçük bir ayrıntı, bu okulun kendine ait “Augustins de L’Assomption marşı” varmış. Bu marş öğrenciler tarafından her sabah eğitime başlanmadan önce seslendirilirmiş.

Fransız Ruhban Okulu binası aslında İzmit için kıymeti bilinmeyen bir değer. Keşke Özden Örnek ve Metin Ataç Paşalar döneminde düşünüldüğü gibi Kocaeli Denizcilik Müzesi olsaydı ya da sanatsal etkinliklere açık bir bina olarak kullanılsaydı. Ki İzmit’in bu tarz etkinlik merkezlerine ihtiyacı varken.

“Rahmetli fotoğraf sanatçısı Cemal Turgay’ın fotoğrafladığı üzere 1957 yılında manastırın çan kulesi henüz yıkılmamıştı.”

https://www.kocaeligazetesi.com.tr/makale/5669487/gul-anasal/eski-hukumet-konagi-ruhban-okulu-ussu-bahri

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın