Bayrakçı Hüseyin: Bu dönem ekmeğimi Azerbaycan bayrağı satarak çıkarıyorum

İstanbul

Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki çatışmalar (bir yandan ateşkes ilan edilip diğer yandan çatışmalar sürüyor) işçilerin de gündeminde. İşçiler çoğu zaman çeşitli propagandaların da etkisiyle bir taraf halinde, üstelik son dönemlerde istemli ya da istemsiz bir şekilde, “Aramızda Ermeniler var” gibi Ermenileri hedef alan sözler daha sık kullanılmaya başlanmış durumda. Ancak bir yandan da bu konunun geçici olduğunu, işçilerin esas gündeminin ekonomi olduğunu söylemek mümkün. Zira önümüzde somut bir örnek var: Henüz çatışmalar başlamadan öngörüde bulunup Azerbaycan bayrağı sipariş veren Bayrakçı Hüseyin. Hüseyin, “Sonuçta bayrak satıyorum, ben de ekmeğimi buradan çıkarıyorum polis görünce selam veriyor hatta zabıtalar da selam veriyor” diyor.

“ÖNGÖRÜLÜ DAVRANDIM”

Küçükçekmece Atatürk Mahallesi’nde omzuna yüklediği Azerbaycan ve Türkiye bayrağını cadde boyunca girdiği dükkanlarda satmaya çalışan, 30 senedir bayrakçılık yapan Hüseyin ile karşılaşıyoruz. Hüseyin yaklaşık 1 aydır Azerbaycan bayrağı satmaya başladığını söylüyor. Öngörülü davrandığını da belirtmeden geçmiyor: “1 ay önce ortam böyle sıcak değildi, o zaman birkaç tane Azeri dostum bize bayrak getir dedi, onlar için getirdim. Bu bayraklar Bursa’dan geliyor. 1 ay önce aldığım fiyattan almaya çalışsan alamazsın.”

Bayrakların büyük boyunu 35 liradan veren Bayrakçı Hüseyin küçükleri 25 liradan satıyor. Kimi gün 3-4 tane kimi gün 10 tane sattığını söyleyen Hüseyin “Bu aralar satışlar daha iyi, epey sattım” diye ekliyor. Sokaklarda Azerbaycan bayrağı satarken rahat olduğunu ifade eden Hüseyin, “Sonuçta bayrak satıyorum, ben de ekmeğimi buradan çıkarıyorum polis görünce selam veriyor hatta zabıtalar da selam veriyor” diyor.

“MEDYA SAVAŞI DESTEKLİYOR, DÜŞMANLIK BÜYÜYOR”

Bayrakçı Hüseyin’den sonra durağımız fabrikalar oluyor. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki çatışmaların işçilerin gözünde Suriye ve Libya hamlelerinden daha farklı bir konumda olduğunu söyleyen İstanbul İkitelli’den bir tekstil işçisi, “Tartıştığım insanlar Ermenistan’ın işgalci olduğunu düşünüyorlar. Bu düşüncelerde medyanın etkisi çok büyük. Medya hep bir ağızdan savaşı destekliyor, farklı bir ses duymak için bana soruyorlar. Cevap veriyorum ama bu defa da beni haksız bulup ‘Orası Suriye değil, Türklere senelerdir zulmediyorlar’ diyorlar. Kürt arkadaşlarımdan da savaşı destekleyen sözler duyuyorum” diyor.

İktidara yakın medya kuruluşlarının Ermeni düşmanlığını büyüttüğünü ifade eden Esenyurt’tan bir ambalaj işçisi ise “Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışma Ermeni düşmanlığını ateşledi. Devlet Bahçeli’nin Ermenistan’ı terörist devlet olarak tanımlaması da buna çanak tutuyor. İktidar medyasını takip edenlerden görüyoruz ki ırkçılık yeniden inşa edilmeye başlanmış” diyor. “İçimizde Ermeniler var” söyleminin arttığını ifade eden ambalaj işçisi, “AKP’li usta yemekhane işçisiyle tartışırken ‘İçimizde Ermeniler var, yaşadığımız sorunları da bu yüzden yaşıyoruz’ diyerek en geniş cepheden saldırıyor” diye anlatıyor.

50’li yaşlarda bir işçiyle konuşmasını aktaran ambalaj işçisi, “Geçtiğimiz gün bir abi bana ‘Asgari ücret bu sene ne kadar olur?’ diye sordu. Ben de çok fazla bir şey yapmazlar, hem savaş var çatışmalar devam ediyor paralar buralara gidiyor dedim. Bana ‘Arkadaş onlar da savaşmasınlar bize önce insanca yaşayacak para versinler’ dedi” diye anlatıyor.

GÜNDEM HÂLÂ EKONOMİ

Enflasyon oranlarının açıklandığı gün konuştuğumuz Hadımköy’den bir kağıt işçisi ise işçilerin asıl gündeminin ekonomi olduğunu ancak Dağlık Karabağ konusu açılınca bir anda havanın değiştiğini söylüyor. Önceden AKP’ye oy vermiş bir işçiyle konuşmalarını aktaran kağıt işçisi, “Gelen vergilerden, uçuk araba fiyatlarından bahsediyordu. ‘Devlet herkesten böyle vergi alsa kazandığı parayı hesap edemeyiz’ diyordu. Başka bir arkadaş Azerbaycan meselesini açınca bir anda ortamın havası değişti. ‘Alırız asarız keseriz’ demeye başladılar, savaşla ekonomik durumun bağını çözmekte sıkıntı yaşıyorlar” diyor. AKP’li işçilerin uzun süredir böylesi tartışmalara girmediğini söyleyen kağıt işçisi, “Azerbaycan Ermenistan savaşı hakkında iştahla konuşmaya başladılar” diye anlatıyor. İşçilerin asıl gündeminin ekonomi olduğunu vurgulayan kağıt işçisi, “Gündemin uzun süre böyle ilerleyeceğini düşünmüyorum. Sıkıntılar büyüyor, yarattıkları her gündemin canı hemen tükeniyor” diyor.

Evrensel Gazetesi