İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ermeni Stanoz Mezarlığı rant için mi tahrip ediliyor?

Yıllardır definecilerin hedefinde olan Ankara’da bulunan Ermeni Stanoz Mezarlığı, koruma altına alınmaması nedeniyle bir kez daha tahrip edildi. HDP alanın ranta açılmaya çalışıldığını söyledi

Ankara’nın Sincan ilçesi Yenikent semtindeki Zir Vadisi’nde bulunan Ermeni Stanoz Mezarlığı yıllardır definecilerin hedefinde. Kent merkezine sadece 30 kilometre uzaklıkta ve 2’nci derece arkeolojik SİT alanı içerisinde yer almasına olan mezarlık daha önce defalarca tahrip edildi. Yanı başında tarım arazileri bulunan mezarlığın bir kısmı da piknik alanı olarak kullanılıyor. Mezarlığı korumak amacıyla Sincan Belediyesi’nin geçtiğimiz yıllarda çektiği dikenli teller ise kaldırılarak, vadide yapılan bağ evlerinin arazisine eklenmiş durumda.

Mezarlıkta gömü arayan definecilerin kazdığı yerlerden çıkan insan kemiklerinin etrafa saçılmış görüntüleri daha önce çok kez sosyal medyada gündeme oturdu. Buna rağmen hiçbir önlem alınmaması nedeniyle geriye sadece üstünde Ermenice yazılar ve haç oymaları olan birkaç mezar taşı kalmış durumda.

Mezarlıklar yok edildi

MA’dan Emrullah Acar’a konuşan Hakların Demokratik Partisi (HDP) Halklar ve İnançlar Komisyonu Üyesi Murad Mıhçı, tahrip edilen mezarlık için daha önce birçok kez yetkililere çağrıda bulunup, bu konusuda defalarca sözler verilmesine rağmen gerekli önlemleri alınmadığını ifade etti.

Mıhçı, “Ermeni mezarlıkların her yerde olması normal ama Türkiye’nin birçok yerinde sanki hiç Ermeniler yaşamamış gibi mezarlıklarını olmadığını, talanla yok edildiğini görüyoruz” dedi.

Stanoz Mezarlığı’ndaki durumun Lozan Antlaşması’nın “Azınlıkların Korunması” kısmında, azınlıkların ibadet ve mezarlıklarına güvence sağlayan 42/3 maddesi ve 37’inci maddenin ihlali olduğunun altını çizen Mıhçı, “2009, 2015, 2016, 2018 ve 2019 yıllarında mezarlıkların tahrip edildiği yönünde gündem olmasına rağmen, daha önce söz veren belediyenin bu konuda hangi bir çalışması olmadı. Bu tahribat son süreçte yine sosyal medya aracılığıyla gündeme geldi, çünkü daha önce tahrip edilen mezarlardan bazılarını hala açık olduğu öğrenildi” ifadelerini kullandı.

Ranta açılma tehlikesi

Mıhçı’ya göre, mezarlığa yönelik ırkçı saldırılara ve definecilere karşı önlemler bilinçli olarak alınmıyor. Mıhçı, “Tüm çağrılara rağmen herhangi bir önlemin alınmaması, tarihi ve kutsal olan bu mekânın yok edilmeye çalışıldığını gösteriyor. Mezarlıklar toplumun tarihsel yüzleşme mekanları olması itibariyle önemli yerler. Ama görüyoruz ki tarihi yok etme amacı var. Eğer bu tahribata ses çıkarmazsak, orayı ranta açacaklar” diye uyarıda bulundu.

HABER MERKEZİ


Yeni Yaşam Gazetesi

Yorumlar kapatıldı.