Geçmişte olduğu gibi bugünde, Türkiye bölgesel ve tarihten gelen coğrafi ve jeopolitik konumu gereği istese de istemese de Orta Asya ve Orta Doğu da yazıp çizilen tüm küresel projelerin odak noktasında oluyor.
Coğrafi ve jeopolitik konumundan dolayı, Küresel oyunun merkezinde oldukça da, ABD ve Batı eksenli emperyal hesaplar kaçınılmaz olacaktır.
İsrail, Ortadoğu, Büyük İsrail (Vaad edilmiş topraklar)
Yunanistan, Balkanlar, Helen medeniyeti (megali idea)
Ermenistan. Avrasya, Büyük Ermenistan ideali (Mets Hayk)
20 yüzyılda, küresel akıl tarafından orta ve uzun vadede kullanılmak üzere kurulan ‘’Oldu da bitti maşallah’’ üç devlet ve pişirilmiş servise hazır üç felsefe.
Hedef ve politikaları, aynı kaynaktan çıkmışçasına geçmişten gelen tarihi ve kültürel asabiyet üzerine kurulu, yüksek ideallere inandırılarak devletleşmeleri karşılığında, bugüne kadar ABD ve batının küresel hesaplarında kullanılan, daha doğrusu tetikçilik payesi ile payelendirilmiş üç devlet.
Azerbaycan’a yapılan ve uluslararası hukuk kuralları gereği savaş ilanı sayılan saldırı, aslında 21. Yüzyıla etki edecek, büyük ve küresel güç olmaya aday ülke Türkiye ye karşı yapılmış bir saldırıdır.
Saldırının yapıldığı yer, sınır çatışmalarının yaşandığı yerlerden değil. Karabağ ve işgal altındaki diğer Azerbaycan toprakları ile ilgili çatışmalardan biraz daha farklı görünüyor.
Saldırı; Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’nın hemen yanında, Tovuz ilinde gerçekleşiyor. Bu da gösteriyor ki; mesele sadece Azerbaycan-Ermenistan arasındaki bir sınır anlaşması meselesi değildir.
Erivan yönetimi burada Ülkeler diplomasisinde, gayri resmi hukukun geçerli olduğu Rajona göre, tetikçi durumunda. Birileri onu kiralamış, harekete geçirmiş, Azerbaycan ve Türkiye’ye bir mesaj vermek istiyor.
Kim bu birileri; Rusya’mı? Fransa ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) mi? ABD mi? Veya başkaları mı?
Mesele, aynı akla ve hedefe hizmet edilip edilmemesi meselesidir.
Türkiye’nin, Libya ve Akdeniz de kararlı bir şekilde var olmasını, Batı ve küresel güçlerin bir türlü kabullenememesidir Ermenistan’ın saldırısı.
Batı, Bütün terör örgütlerini bu yönde seferber etmiş görünüyor.
İhale Fransa’da.
Fransa nın Yıllardır koruyucu aile olarak hamilik yaptığı Ermenistan’dan bir fedakarlıkta daha bulunmasını istemesi dir saldırı.
Bu amaçla Türkiye’ye karşı bir Batı-Arap cephesi kurulmuştur. Projenin Arap dünyasında başını BAE, batıda ise Fransa çekmektedir.
Fransa, Ermenistan ile Akdeniz ve Libya’da kaybettiği savaşı Kafkaslara taşıyarak, hem Türkiye’yi hizaya çekmeye çalışıyor, Türkiye’yi birden fazla cephede meşgul ederek Akdeniz ile ilgili bazı şeylere mecbur edeceğini sanıyor.
Anlayacağınız 1940 ların veya 2. Dünya savaşının demode olmuş, klasik hamleleri.
Bölge perspektifine gelince;
İran, Ermenistan ile arasındaki müttefik ve ortaklığını Azerbaycan’a karşı devam ettirecek mi bilmiyoruz, Fakat İran’ın Suriye deki Yüksek ideallerinden!!! Bu konuda da İslam dünyası için iyi bir sınav veremeyeceği muhakkak,
Mısır: Darbe hükümeti, Libya çöllerindeki bazı kabile reislerinide yanlarına çekmiş, savaş tamtamları ve GLU GLU dansı eşliğinde, Ulusal Mutabakat Hükümetinin, Türkiye ile tek başına bir anlaşma yapma yetkisi nin olmadığını iddia ederek Türkiye’ye karşı yeni bir cephe açmış durumda.
Yunanistan: AB’ye çağrı yaparak Türkiye’ye yaptırım uygulanmasını istedi. Ermenistan, Azerbaycan a saldırı konusunda ikna edilmemiş olsaydı muhtemelen Yunanistan ile ege de benzeri bir sorun yaşayacaktık.
ABD: Amerika Birleşik Devletleri’nin Yunanistan Büyükelçisi Geoffrey Pyatt, Türkiye ile Libya arasında imzalanan anlaşmaya Washington yönetiminin karşı olduğunu söyleyerek olası yeni sancıların işaretini ve startını verdi bir nebze.
AB ye gelince, AB Komisyonu Libya mutabakatının, BM’nin Deniz Kanunu ile örtüşmediğini iddia edecek bir taslak metin üzerinde çalışarak sömürge döneminden kalma bir iştah ile Aslına rücu ediyor
İsrail: Yunanistan ile iş birliğine büyük önem verdiğini ve Tel Aviv’in Atina yönetiminin yanında olduğunu ifade eden açıklamalar ile aslında ne demek istediğini net bir şekilde belirtmiştir
Özetle, Türkiye Doğu Akdeniz meselesinde, önceleri tek başına, yedi düvele karşı verdiği diplomatik mücadeleye rağmen, Türkiye’ye karşı her türlü hesap ve ihtimalin bulunduğu küresel masada, bugün Azerbaycan üzerinden Savaş seçeneği devreye sokulmuştur
Vesselam.
http://www.guneydoguguncel.com/ermenistan-israil-yunanistan-premature-dogmus-uc-devlet-uc-idea/
İlk yorum yapan siz olun