İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

OSMANLI’DA ERMENİ OLMAK(I)

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***
Osman KARA

Bakmayın siz bizdeki kripto Ermenilerin ve Ermeni muhiplerinin her 24 Nisan’da sözde soykırım yalanlarını tekrarlayıp ağıtlar yakmalarına. Osmanlı’da Ermeni demek sarraf demektir, mültezim demektir, banker demektir, tüccar demektir, Osmanlı’da Ermeni demek, müsteşar, bakan, mebuz, ayan, kısacası devlet erkânı demektir.

Ama aynı zamanda Taşnak demektir, Hınçak demektir, Kara Haç Cemiyeti demektir, Anavatan Müdafileri Derneği ve İhtilalci Armenakan Partisi demektir.

İsyan demektir, baskın demektir, suikast demektir. Divriği, Trabzon, Eğin, Develi, Erzincan, Zeytun(Süleymanlı), Bitlis, Gümüşhane, Bayburt, Maraş, Urfa, Erzurum, Siverek, Harput, Sivas, Maraş, Merzifon, Sasun, Haçin, Muş, Van ve daha başka isyanlar demektir. Osmanlı Bankası baskını, Kumkapı ve Tatavla kalkışmaları demektir ve Yıldız suikast girişimi demektir.

Bütün bunların hepsi 1915’den çok öncedir ve hepsi bu aziz vatanın en gözde bir bölgesinde Doğu Anadolu’da Türkleri kovup bir Ermenistan kurma hayali uğruna on binlerce Müslüman Türk’ün canına mal olan ihanet kalkışmalarıdır.

21 Temmuz 1905, tehcirden tam on yıl önce bir Cuma selamlığından sonra Sultan II. Abdülhamit’e bombalı suikast girişimi de vardır bu ihanetler arasında. Kaderdir, taktir-i ilahidir, Hünkar kurtulur. İşin garibi Ermenilerin parayla tuttuğu profesyonel suikastçı da kurtulur, araya batılı devletler girer ve bir süre sonra serbest bırakılır, ülkesine döner.

Bir şairimiz hem de ünlü mü ünlü bir şairimiz olan Tevfik Fikret de “Ey şanı avcı, damını beyhude kurmadın/ Attın, fakat yazık ki, yazıklar ki vuramadan” diye hayıflanacaktır. Herhalde Ermeni severliğinden değil, Abdülhamit düşmanlığından olsa gerek.

Osmanlı’da Ermeni diğer tüm gayrı Müslimler gibi askere gitmez, vatanı Müslüman Türk bekler, öbürleri kendi hanelerini bekler, besler ve geliştirir. Sanatla uğraşırlar, ticaret yaparlar ve özellikle de Osmanlı Sarayının ve önde gelenlerinin parasını idare eder. Sarraf ve sarraflık azınlıkların ama özellikle de Ermenilerin işidir. Tarihçi Niyazi Berkes “Türkiye’de paşa sayısı kadar Ermeni sarraf vardır” der. Çünkü paşaların parasını Ermeni sarraflar idare eder, belli bir dönemden sonra sarrafına borçlu olmayan paşa yok denecek kadar azdır.

Kendisi de bir Ermeni olan Onnik Jamgoçyan “Osmanlı İmparatorluğu’nda Sarraflık” adlı eserinde Charles Mark Farlane’nin Ermeni mültezimleri “Kendilerine en büyük rütbeler bahşedilen, herhangi bir Osmanlı vatandaşından çok daha başı dik yürüyen, ülkenin parası avuçlarının içinde olan ve köşklerinde sultanı misafir edebilen insanlar” diye tanımladığını aktarır.

Müslüman Türk sultana kulluk eder, Ermeni sarraf ve mültezimler ise ev sahipliği yapar. Biri vatan için ölür öbürü o vatanın sefasını sürer ve işin sonunda vatanı bölmek isterken can verir. Ve Osmanlı ise Türk’ten “Etrak-ı bîidrak(idraksiz Türk), Ermeni’den ise “Millet-i sadıka(sadık millet)” diye bahseder.

Anlaşıldı, bu yazı uzayacak, şimdilik ana konuyu burada kesip bir ziyafet menüsü sunalım. Kimin olduğunu da yarın yazarız kısmet olursa.

“Limonlu taze istiridyeler, Demidof usulü çorba, Ordövler: Çeşitli mezeler, acı soslu küçük lokmalar, Hollanda soslu böcek, St. Petersburg soslu ıstakoz, Madere şarabında terbiye edilmiş sığır filatosu, Giriş yemekleri: Kekikli kuzu pirzola, Güveçte keklik yavrusu yahnisi, Lyon sirkeli sığır dili, yağlı kağıtta barbunya balığı, kaz ciğerli semiz piliç, jöleli mantarlı tavşan patesi, Sebzeler: Fransız usulü bezelye, saray usulü pilav, tereyağlı yeşil fasulye, Lyon usulü enginar, Kızartmalar: Tere soslu az pişmiş karaca, Perigrord usulü hindi, Moskova usulü keklik, Salatalar: Sultan jölesi, Kiraz likörlü meyve salatası, portakallı jöle, karamelli ceviz, ayva kompostosu, gülsulu vişneli muhallebi, Tatlılar: 20 çeşit tatlı, şekerlemelerle dolu yirmi kase, 30 tepsi meyve şekerlemesi, karamela, bisküvi ve küçük kremalı pasta…”

(Devam edecek.)


http://www.samsunhabertv.com/yazarlar/2031/osmanlida-ermeni-olmaki

Yorumlar kapatıldı.