İstanbul’un sosyal medya üzerinden organize olan kadınlar her gün yemek pişirip hastane ve karakollara ikram ediyor. Samatya’da yaşayan Suzan Öcal (76) 17 gündür hastanelere poğaça ve kete götürüyor. Suzan teyze, “Çeşitli semtlerden hazırlık yapan vatandaşlar da bana ulaştı. Güven köprüsü oluşturarak hastaneye ulaştırdım” dedi. Hilal Azak’ın “Avrupa Yakası Gönüllüleri” adı altında kurduğu grup da çoğunluğu ev hanımı 75 kişiye ulaştı.
Ev hanımları koronavirüsle mücadelenin en ön saflarında yer alan sağlık çalışanları ve emniyet güçleri için iyilik hareketi başlattı. İstanbul’un çeşitli semtlerinde yaşayan ve sosyal medya üzerinden organize olan kadınlar, her gün yemek yaparak hastane ve karakollara ulaştırıyor. Virüsle mücadelede en dikkat çekici isimlerden biri 76 yaşındaki Suzan teyze oldu. Ermeni asıllı olan ve Samatya’da yaşayan Suzan teyze, 17 gündür hazırladığı poğaça ve keteleri bölgedeki hastanelerin yoğunbakım ve acil servislerine ulaştırıyor. Projeye salgın nedeniyle sokağa çıkmayan çok sayıda vatandaştan da destek geldi.
“YAPTIN DA GÖTÜRMEDİK Mİ”
Her şeyin salgın nedeniyle evde oturdukları sırada gerçekleştiğini anlatan Suzan teyzenin Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı Mücevher Ustası oğlu Viktor Öcal, “Uzun yıllar mikrobiyoloji kliniğinde çalıştığım için annem bir gün kahvaltı sırasında, ‘Naptı sizinkiler hala bir tedavi, aşı falan bulamadılar mı’ gibi bir serzenişte bulundu. Ben de ‘Sen ne yapıyorsun, evinde oturuyorsun. Televizyon karşısında, çayın elinde…Bir poğaça yaptın da, götürmedik mi’ dedim. Bu sözlerden sonra annem, kız kardeşim Mariam ve kuzenim Zumbulya Göğüsoğlu’nu da alarak o gün 100 kete, poğaça hazırladı. Ben de yanlarına meşrubat ekleyerek bir kısmını acil servise bir kısmını da yoğunbakıma götürdüm. Çalışmamız böyle başladı” dedi.
“BİZ SİZİN YANINIZDAYIZ”
Yardımları ilk başta sosyal medyada paylaşmadıklarını belirten Öcal, “Kardeşim Maryam ‘İnsanlar yardım yapmak isteyebilir ama nasıl yapacağını bilemez. Karşı taraf geleni kabul etmeyebilir salgın dönemindeyiz. Biz aracı olalım’ dedi. Yaptıklarımızı sosyal medyada paylaştıktan sonra İstanbul’un çeşitli semtlerinden hazırlık yapan vatandaşlar bana ulaştı. Ben de bir güven köprüsü oluşturarak hastaneye ulaştırdım. Paketleri kız kardeşimin eşi Ohannes Çorlu ile birlikte taşıyoruz. Paketleri götürdüğümüzde hem video hem de fotoğraf çekerek teslim ediyoruz” diye konuştu. Hiçbir yemek servisinin paketleri hastaneye ulaştırmadığını aktaran Öcal, “Paketleri getirenler hastane bahçesine dahi girmiyor. Sağlık çalışanları kenara terk edilmiş gibi hissetmemeli. Bizim amacımız kete falan değil, yanınızdayız demek istiyoruz” şeklinde konuştu.
ŞİMDİ BİRLİK ZAMANI
Öcal sözlerini şöyle sürdürdü: “Vatandaşlardan biri rahatsız olduğunu ve evde bir şeyler hazırlayamadığı için 200 lira gibi bir para ulaştırmak istediğini söyledi. Ben de o parayla bir esnafa kuru pasta gibi atıştırmalıklar hazırlatarak yoğunbakıma teslim ettim. Böylece hem esnafımıza destek olduk hem de salgınla mücadelede en ön safta savaşan sağlık çalışanlarımıza yiyecek ulaştırdık. Bundan sonra bağış gelmesi halinde yine bu şekilde çift yönlü bir çalışma yapacağız . Zor bir dönemden geçiyoruz, kim olduğumuzun önemi yok. Şimdi birlik olma zamanı”
Viktor Öcal, salgın başladıktan sonra şu an Bilim Kurulu üyesi de olan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kenan Midilli, Klinik Enfeksiyon Başhemşiresi Pakize Aygün, Mikrobiyoloji Laboratuar Şefi Hatice Yaşar Arsu ile görüştüğünü, yoğunbakımda zor şartlar altında çalışan sağlık çalışanları için ne yapabiliriz diye düşündüğünü aktardı.
“MÜCADELE YERİMİ ALDIM”
Sosyal medyada Suzan teyzeyi gördükten sonra Arzu ve Altuğ Odes çifti de Viktor Öcal’a ulaşarak destek olmak istediklerini iletti. Rahatsızlığından dolayı dışarıya çıkamaya Arzu Odes’in hazırladıklarını Öcal evinden teslim aldı. Odes, “Ben hastalığım nedeniyle sokağa çıkamıyorum. Bu dönemde vatandaşlarımızın yaşadıklarını çok iyi anlıyorum. 38 gün yoğunbakımda kaldım. Oradakilerin nasıl bir mücadele verdiklerini biliyorum. Bu mücadele onların yanlarında olmak istedim. Evde yaptıklarımı özenerek hazırladım. Alerjileri olma ihtimaline karşı içerisine koyduklarımı yazdım. Zor bir süreçten geçiyorum. Birbirimize destek olmalıyız. Ben bu destekle mücadele yer aldığımı hissediyorum” dedi.
EV HANIMLARI HAREKETE GEÇTİ
3 çocuk annesi Hilal Azak, “Avrupa Yakası Gönüllüleri” adı altında kurduğu ve çoğunluğunu ev hanımlarının oluşturduğu grupta yemek yaparak Kovid-19 salgınıyla mücadele eden Hastane ve Polis gibi kamu kuruluşlarına destek oluyorlar. Azak, “Koronavirüs nedeniyle evde bulunduğumuz için biz de mücadelenin içerisinde yer almak istedim. Yemek yaparak zor şartlar altında çalışan kamu personeline destek olma fikri aklıma geldi. Anadolu yakasında böyle bir grup olduğunu öğrendim. Gruba katıldım. Ama karşıda olduğum için nasıl olacak diye gruptaki arkadaşıma sordum. O da seni Avrupa yakası sorumlusu yapalım dedi. Hemen “Avrupa Yakası Gönüllüleri” grubunu kurdum. Çoğunlukla ev hanımlarının dahil olduğu grupta şuan 75 kişiyiz. Sayımız her geçen gün artıyor” dedi.
İLK TESLİMAT ŞİŞLİ ETFAL
Önce nereye yardım yapacaklarını belirlediklerini ifade eden Azak, “Destek olmak için önce Şişli Etfal hastanesini belirledik. Hastaneyle iletişime geçtiğimizde çok memnun kaldılar. 1 aydır oradan çıkmayanlar, ev yemeklerine hasret kalanlar olduğunu söylediler. Hemen organize olarak yemekleri hazırladık. Paketlerin yanlarına da notlar koyduk. Cuma günü ilk teslimatımızı gerçekleştirdik. Dün Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesine teslimat yaptık. Bugün Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğüne teslimat yapacağız. Perşembe günü de Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesine en büyük desteğimizi ulaştıracağız. Grupta destek olacağımız yer için bir liste yapıyoruz. Daha sonra dağıtım için adreslerden paketleri topluyoruz. Bunun için kendi aracımı dağıtım için tahsis ettim. Şoför ve dağıtıma yardımcı olacak bir arkadaş buldum. ” şeklinde konuştu.
BU DA NOTLA MOTİVASYON
- Silivri ve Ümraniye’deki ev hanımları da iyilik hareketinin bir parçası oldu. Silivri Devlet Hastanesi ile Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne ulaştırmak üzere yiyecek hazırlayan ev hanımları, üzerlerine de notlar iliştirdi. Sağlık çalışanlarına moral vermeyi amaçlayan notlarda, “Bazı kahramanlar pelerin değil, beyaz önlük giyer” gibi mesajlar yer aldı. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü ise yiyeceklerin fotoğraflarını sosyal medya üzerinden paylaşarak, teşekkür etti.
İlk yorum yapan siz olun