Bakü’lü propagandistler, Gürcistan ve Ukrayna’nın Artsakh’taki seçimleri tanımayacaklarından sevinmişler. Birçok kişi bu gerçeği Azerbaycan diplomasisinin “zaferi” gibi alabilir. Ancak, gerçekler çok daha basit.
Birincisi: Artsakh’ta halkın iradesinin meşru bir ifadesi yer aldı. Bakü’de, Artsakh yetkililerinin “Yerevan’ın kuklaları” diye sunulmasını ne kadar isterse istesin, tüm dünya demokratik ve adil seçimler olduğunu gördü ve ikinci turun atandığı bunu kanıtlamış. Buna rağmen Azerbaycan’da seçimler tiyatro performansı ve bazı durumlarda sirkle eş anlamlı hale gelmiştir.
İkincisi: Ukrayna ve Gürcistan Dışişleri Bakanlıklarının açıklamaları bir yenilik değil. Kiev ve Tiflis’ten ayrılan oluşumları tanımadan bunların kendi bölgelerinde çatışmaların olduğu iyi bilinmektedir. Aynı başarı ile Gürcistan ve Ukrayna tarafından Kosova’nın bağımsızlığının tanınmaması, Sırbistan’ın “zaferi” olarak görülebilir, ama bu durum diğer 97 ülkenin bu devletin bağımsızlığını tanımasını engellemedi.
Tiflis ve Kiev’in kararında Ermeni karşıtı bir unsur yok, pozisyonları mevcut jeopolitik durum tarafından belirleniyor. Bakü ilişkilerini ne kadar zayıflatmaya çalışsa da, her iki ülke Ermenistan ile çok iyi işbirliği yapıyor.
Artsakh’ın bağımsızlığı tartışılmaz bir gerçektir ve Bakü’nün istekleri ve herhangi bir ülkenin dış politikanın ifadelerinin aksine, tanınması kaçınılmazdır. Ve bu süreci hızlandırmak için önemli bir adım olan demokratik reformlar, seçimler ve maksimum açıklık sürecidir. Artsakh yetkilileri bununda en çok şanslı oldular.
Yorumlar kapatıldı.